İFTARA DAVET ETTİĞİNE PİŞMAN ETTİLER!

Son yıllarda sadece Türkiye’de değil, dünyanın genelinde bir kutuplaşmadır gidiyor.

Özellikle popülizm çerçevesinde seçim kazanan popülist liderler sayesinde kutuplaşma olgusu gittikçe yaygınlaşıyor.

İşin kötü yanı, bunu bir politik strateji olarak görüp, demokrasinin altına dinamit koyuyorlar.

Bizler farkında olmadan otoriter rejime doğru yol alıyoruz.

Bunu sadece görev başında bulunan iktidar erkleri değil, muhalefet cephesi de yapıyor.

Siyasi partilerde işler tamamen lider odaklı, dediğim dedik astığım astık mantığıyla yürüyor.

Kimsenin kimseye hoşgörüsü ve tahammülü yok.

Kutuplaşma öyle içimize işledi ki gündelik hayatımıza kadar girip toplumu zehirler hale geldi.

En basitinden sosyal medyada bile kutuplaşmanın izlerini görüyoruz.

Sol görüşlüysen sağdaki bir ismi takip edemezsin veya tam tersi.

Karşıt görüşteki siyasinin beğendiğin bir çalışmasını, projesini takdir edemezsin.

Onu da geçin, aynı partide görev yaptığınız halde parti içinde farklı ekiplerde olup karşı ekibin bir şeyini dahi beğenemezsiniz.

Kutuplaşma, kamplaşma işte böyle toplumun tüm hücrelerine yayılmış vaziyetteyken geçen gün bir haber gözüme çarptı.

Olay Zonguldak’ta geçiyor.

Zonguldak’ta CHP Merkez İlçe Başkanı Ebru Uzun eşini kaybediyor.

Pandemi nedeniyle taziye ziyareti yapamadığını söyleyen MHP Zonguldak İl Başkan Yardımcısı Mevlüde Yalçıner, CHP ilçe binasına taziyeye gidiyor.

Her iki kadın siyasetçi bu ziyareti sosyal medya hesaplarından yayınlamakta bir beis görmüyorlar.

Ama onların beis görmediği noktada bazı MHP’liler sosyal medyada ortalığı ayağa kaldırıyor, iki kadını birden linç ediyor.

Tepkilerden korkan MHP il başkanı ise Mevlüde Yalçıner’i görevden alıyor.

Ziyaret fotoğrafı MHP Genel Merkezi’ne gönderilerek sanki çok büyük bir ihanetin içerisindeymiş gibi muamele ediliyor.

Mevlüde Hanım her ne kadar CHP’li Ebru Başkan ile yıllara dayalı arkadaşlığından dolayı bunun insani bir davranış olduğunu anlatmaya çalışsa da netice alamadı.

Tabi bu duruma sebep olduğunu düşünen Ebru Hanım da çok üzüldü, kim üzülmez ki!

MHP’li Mevlüde Hanım yaptığı açıklamada “Zonguldak küçük bir yer ve herkes birbirini tanır. Ebru hanımı, siyasete girmeden önce de tanıyordum. Pandemi nedeniyle başsağlığı ziyareti yapamamıştım. Bunun için ziyaretine gittim. Farklı partilerde, farklı siyasi görüşe sahibiz diye düşman mı olmamız gerekiyor. Bunlar bizim görüşmemize engel değil. Partimle bir sorunum yok ama bu haksızlık ile sonuna kadar mücadele edeceğim” dedi ama nafile…

Mevlüde Hanımın kalemini kırdılar.

*

Bu olay benim çok garibime gitti.

Kaç gündür aklımdaydı, siz okurlarımla paylaşmaya hazırlanıyordum ki benzer vakanın ilimizde yaşandığı bilgisi geldi.

Kocaeli’de meydana gelen olayda istifa veya görevden alma falan olmadı çünkü bu kez MHP erken önlem aldı.

Nasıl mı?

Anlatayım.

*

Millet ittifakı partilerinden olan Saadet Partisi Gebze İlçe Başkanı Mustafa Türel bir iftar daveti düzenledi.

Bu davete millet ittifakı partilerinin ilçe başkanlarının tamamı katılım sağlarken;

Gebze MHP İlçe Başkanı Bülent Özdemir de davetliler arasındaydı.

Bülent Özdemir SP’nin iftar organizasyonuna katılarak ilçe başkanlarıyla toplu fotoğraf verdi.

Tabi bu fotoğraf sosyal medyada yayınlanınca aynı Zonguldak’ta cereyan eden olayın benzeri yaşandı.

Gelen tepkiler sonrasında MHP’li Bülent Özdemir’e il başkanlığı tarafından ayar çekildi.

Ayar çekildi çekilmesine ama Bülent Bey için yeni bir kriz kapıdaydı.

Çünkü MHP’li Özdemir partisinin iftarına CHP ve İyi Parti ilçe başkanları başta olmak üzere millet ittifakının ilçe başkanlarını davet etmiş bulundu.

İki arada bir derede kalan Bülent Özdemir biçare, sosyal hayatta iyi diyaloğu bulunan muhalefet partilerinin ilçe başkanlarına nazikçe durumu arz etti.

Kimine arz etti kimine iftara katılmaları halinde zor durumda kalacağının mesajını yolladı.

Yani bir şekilde hepsine “Ben çağırdım ama n’olur gelmeyin” dedi.

*

Güler misiniz, ağlar mısınız?

Muhalefet partilerinin ilçe başkanlarının o iftara katıldığını düşünsenize…

Kim bilir Bülent Özdemir ‘e neler edeceklerdi.

Allah aşkına böyle siyaset olur mu, bırakın siyaseti, bu yapılan insanlığa yakışır bir şey mi?

Biz nasıl bu hale geldik?

Ne zaman bu kadar kamplara bölündük?

Çok değil, bundan birkaç sene evvel bu kentte “il başkanları masası” diye bir şey vardı.

O zaman da tasvip etmedim hala da etmiyorum.

Çünkü o siyasi açıdan yanlıştı.

Yukarıda genel başkanlar birbirine küfrederken,

Cumhurbaşkanı, parti genel başkanı edasıyla vatandaşına hitap ederken,

Aşağıda il başkanları bir masada oturup lay lay lom yapamaz, güya şehri yönetemez, bu olsa olsa iktidarın değirmenine su taşımak olur.

Ama pek ala yılda bir kerecik olsun iftar yapabilirler.

İftar yahu, iftar!

Bunun neresi yanlış?

Bu kadar mı insanlığınızı kaybettiniz? Bu kadar mı nefret dolusunuz?

Taziyeye gidemezsin, iftar yapamazsın, aynı kareye giremezsin.

Geldiğimiz nokta tam da burası!