AKLINIZ NEREDEYDİ…?

İyi de niye şimdi…?

Neden elinizde imkan varken, hukuksal açıdan sorun yokken yapmazsınız?

Neden kriz anını beklersiniz?

Ve neden şehrin en merkezi en gözde noktasını öncelemezsiniz?

İzmit’in en popüler alanlarından biri olan Cumhuriyet Parkı’ndan söz ediyorum.

Buranın mülkiyeti Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nde.

Ancak Büyükşehir Belediyesi halk deyimiyle -çocuk parkını- İzmit Belediyesi’ne tahsis etmiş.

Nevzat Doğan döneminden bugüne değin, parkın kullanım hakkı İzmit Belediyesi’ndeydi.

Doğan döneminin sonlarına doğru o park cazibe merkezi olmaktan çıkmış, berduş yatağına dönüşmüştü.

Bırakın İzmitlilerin uğrak mekanı olmasını; o bölgede oturan insanlar dahi parkın yakınından geçmeye korkar olmuştu.

İzmit Belediyesi’ni CHP kazanınca Cumhuriyet Parkı’nda köklü değişimler olur zannettik.

Çünkü bu parkın CHP için manevi değeri de bir başkaydı.

Gezi eylemlerine ev sahipliği yaptı o güzelim park!

Fatma Kaplan Hürriyet de o zamanlar CHP örgütlerinde görev yapan birey olarak o parkta yoldaşlarıyla omuz omuza malum düzene karşı çıkmıştı.

Kısacası CHP’liler için Cumhuriyet Parkı’nın ayrı bir manevi değeri vardır.

Şahsen CHP İzmit’te idareyi ele geçirdiğinde ilk olarak o parkı güzelleştirmekle işe başlar sananlardanım.

Çünkü Cumhuriyet Parkı vitrin olabilecek noktalardan biriydi.

İzmit’in sosyal demokratlar tarafından yönetildiğini hissedeceğiniz mekanlardan biriydi.

Tıpkı şuan Yahya Kaptan Mahallesi’nde Gülümse Kafe’de olduğu gibi…

Ama Hürriyet’in neredeyse 3 yıla varan başkanlığı süresince ne yazık ki şehrin göbeğindeki parka el sürülmedi.

Ne zamanki tahsis süresi bitti, o zaman aydılar.

Oysa üç yıl, bilemedin bir yıl öncesinden bile olsa bu işler yapılıp hayata geçirilebilirdi.

O zaman büyükşehir belediyesine pek ala emrivaki yapılabilirdi.

Zaten İzmit Belediyesi’ne tahsisli bir alana proje yapmak kadar doğalı yoktu.

Ama gelinen noktada tahsis süresi bitmiş, büyükşehir burayı ben yapacağım demiş, siz kalkıp hukuk dışı davranış sergileyerek “burayı biz işleteceğiz” deyip oldu bittiye getiriyor ve yeni krizlere kapı açıyorsunuz.

Evet, bence de Cumhuriyet Parkı’nı İzmit Belediyesi işletmeli zira yakışanı odur.

Ama neden şimdi…?

Neden eliniz güçlüyken, o park İzmit Belediyesi’ne tahsisliyken koca parkı kaderine terk ettiniz?

Yok pandemi vardı, yok bilmem ne…

Geçiniz onları!

Pandemi varsa her yerde herkese var.

Kentin en merkezi, en bilindik, en kritik noktasına olan duyarsızlığın akılla izah edilecek yanı yoktur!

Ben bunu bilir bunu söylerim!

O parkı üç yıldır yok saymanız, berduş yatağına dönmesini görmezden gelmeniz, büyükşehir belediyesine iyi bir fırsat verdi.

Sonuçta büyükşehir belediyesi AKP tarafından yönetiliyor ve en nihayetinde o da kendi siyasetini yapacak.

Elbette ki tek amacı, İzmit’i yeniden AKP’ye kazandırmak olacak.

Bu gerçekleri bile bile büyükşehir belediyesinden diğer ilçelere davranıldığı gibi davranılmasını beklemek siyasi öngörüsüzlükten başka bir şey değildir.

İşte o yüzden diyorum ki, bu işleri yumurta kapıya dayanınca değil de elinizde fırsat varken yapmalıydınız.

Şimdi her iki taraf da park üzerinden siyaset yapacak.

Ama şu kadarını söyleyeyim; bu olayda ortada ne mağdur var ne mağdur eden var.

Bu olayda gollük pasın ufak bir plase dokunuşuyla kaleye atılışı var.

Vatandaş açısından baktığımızda da bir mağduriyet söz konusu değil.

Sonuçta kim yaparsa yapsın, o parka el atılacak olması, parkın kıymete binmesi güzel bir şey.

Krizler, kaoslar derken, farklı renklerin armonisinden vatandaş kazançlı çıkıyor.

Bu da hepimize yeter de artar…

Parkın son halini merakla bekliyoruz.