Nur topu gibi krizimiz oldu!

Aysun Özcan

Aysun Özcan

Tüm Yazıları

Fahiş yurt ücretleri ve ev kiraları sebebiyle kalacak yer bulamayan üniversite öğrencileri

Çeşitli kentlerde belli saat aralıklarında eylem başlattılar.

Öğrenci Sendikası tarafından yapılan örgütlenme çerçevesinde öğrenciler sokaklarda “BARINAMIYORUZ” adıyla nöbet tutmaya başladılar.

Peki, ev ve yurt bulmak neden bu kadar imkansız hale geldi?

Fiyatlar niçin bu denli yükseldi?

*

Geçtiğimiz yıl üniversite kazanan öğrencilerin pandemi sebebiyle eğitime ara verilmesinden dolayı ev veya yurt ihtiyacı olmamıştı.

Ancak bu yıl yüz yüze eğitime geçildi ve ikinci sınıfa geçen o öğrenciler harıl harıl barınacak yer aramaya koyuldu.

Hiç okul yüzü görmeden bir yıldır online eğitim alarak ikinci sınıfa geçen öğrencilerin üstüne bu yıl üniversiteye yerleşen yeni kayıtlar eklendi.

Üstüne bir de bizim ev sahiplerinin (bol paradan dolayı) “Arap seviciliğini” de eklerseniz, alın size enflasyonun babası ortaya çıktı…

*

Durum buyken, evlere ve yurtlara talep had safhaya ulaştı ve maalesef yine fırsatçılık devreye girdi.

Ev sahipleri kiralara inanılmaz zam yaptı.

Yersen lokantası, yemezsen yiyen bulunur dendi.

Bazı yurt işletmecileri de ev sahiplerinin izinden gitti ve öğrenciler ortada kaldı.

Pandemiyi fırsat bilen ev ve yurt sahiplerine haddini bildiren, onları kontrol altına alan bir hükümet olmayınca;

Herkes kafasına göre bir tarife belirledi ve olan öğrencilere ve de ailelere oldu.

Çaresiz kalan öğrenciler seslerini duyurmak için el mecbur, sokak eylemi başlattı.

*

Buraya kadar yaşananları yani sokak eylemlerini normal karşılamak mümkün.

Ancak öğrencilerin yaşadığı mağduriyet üzerinden siyasi fırsatçılık yapanları da göz ardı etmemek lazım.

Birkaç gündür ilimiz dahil olmak üzere 11 tane şehirde yaşanan rezalete nasıl çözüm bulabiliriz diye ortak akılla yürümek yerine,

Ne yazık ki burada da ayrışma yaşandı ve kaostan ne menfaat elde edebilirimin peşine düşüldü.

İktidara yakın taraf, öğrencilerin sorununu görmek ve çözüme kavuşturmak yerine bunun provokatif bir eylem olduğunu iddia ediyor.

Örneğin Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, eyleme katılan öğrencilerin yurt talebi olmadığını, farklı illerden geldiklerini tespit ettik diyor.

Yani provokasyon vurgusu yapıyor.

Oysa Kocaeli Üniversitesi Rektörü Sadettin Hülagü, daha önce artan kiralara karşın ev sahiplerini uyaran bir açıklama yapmıştı.

Yani sorunu biliyor ve kabulleniyordu.

*

Vali Bey’in ve Rektör Hocanın birbirine zıt açıklamalarından yola çıkarak fotoğrafa geniş çerçeveden baktığımda şunu anlıyorum:

*

-Birincisi; Gençlerin hakikaten de barınma sorunu var ve fiyatlar kontrolden çıkmış durumda. Buna acil çözüm gerekli!

-İkincisi; Ucu iktidara dokunan her olumsuz konuda bilinçli ya da bilinçsiz, bürokratların, siyasetçilerin gözü kapalı savunmaları var. Anında bir suçlu aranıyor ve bulunuyor.

-Üçüncüsü; Kriz çıksın da iktidara ateş edelim diye bekleyip, gençlerin sorunlarından siyasi menfaat devşirme peşinde koşan muhalefet var.

-Dördüncüsü; Türkiye’de sokak eylemlerini haklıyken haksız konuma sokan, kime neye hizmet ettikleri belli olmayan provokatörler ve onları kontrol eden gizli güçler var.

*

Kısacası, gençlerin barınma sorununu ciddi ciddi dert edip kafa yoran, bir masa etrafına toplanan yok.

Varsa yoksa siyaset…

Ancak siyaseten de olsa ortada kalan o çocuklara kapılarını açan, kamunun imkanlarını seferber eden kim varsa sağ olsunlar var olsunlar.

Kötünün iyisine razı olmayı öğrendik.

*

Bu bağlamda şehirlerde bazı belediyeler atağa geçti.

Atağa geçen o belediyeler arasında İzmit’de var.

Barınma sorunu yaşayan öğrencilerin sorununa karşı İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’ten şık bir hareket geldi.

Hürriyet, İzmit’te yüksek ev kiraları ve fahiş yurt fiyatları nedeniyle barınamayan öğrencilere,

Belediyenin mülkü olan Vadi İzmit Evlerinin kapılarını açtı.

Öğrenciler barınacak yer bulana kadar Vadi İzmit’te belediyenin mülkiyetinde olan sıfır dairelerde konaklayacak.

Sıfır daireleri öğrencilere açarak ikinci ele düşüren İzmit Belediyesi’nin kar-zarar hesabı yapmadan o evleri öğrencilere tahsis etmesi kentte tartışma yaratacak.

AKP’liler, meclise sorulmadan böyle bir kararın alınamayacağını söyleyecek.

Provokasyon vurgusu pekiştirilecek.

Hürriyet ise, krizi çözmek için risk alan başkan olarak vatandaşın vicdanına seslenecek.

Yazının ana temasında anlatmak istediğim de buydu.

Siz onu anladınız…