Erdoğan, EYT için düğmeye basmış!
Kim ne derse desin ne kadar yalanlarsa yalanlasın, anketler Cumhur ittifakı için iç açıcı değil. 31 Mart yerel seçimlerinden önce de böyleydi, şimdi de böyle. Aslına bakarsanız, yerel seçimlerden önceki tabloyu arayacakları bir durum söz konusu şu an.
Yerel seçimler öncesi çok kez yazdım, ekonomik meselelerin, genel politikaların, yerel seçimleri etkileyeceğini, sonucu değiştirecek en önemli kitlenin ise emeklilikte yaşa takılan vatandaşlar olacağını defalarca dillendirdim. Bu insanların içinde yıllarca AKP ve MHP’ye oy vermiş insanların olduğunu, bu insanların “Önce geçim, sonra seçim” diyeceklerini, EYT’lilerin sorunu çözülmezse Cumhur ittifakı adaylarının sandığa takılacaklarını ifade etmeye çalıştım. Keza öyle de oldu. Önce 31 Mart yerel seçimlerinde, sonra da 23 Haziran’da yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde AKP, yıllardır kalesi olan yerleri kaybetti.
Matematiksel olarak baktığımızda milyonlarca EYT’li, onların aileleri, yakınları sandıkta büyük bir güce sahipti. “Türemiş”, “Boş iş”, “Yük”, “Erken emeklilik istiyorlar” gibi itici söylemler onları sandıkta kendilerinden itti, güçlü rakiplere yöneltti. Ve sonuç hüsran oldu Cumhur ittifakı için.
Kızılcahamam kampında kimi AKP’liler bunu dillendirdi, EYT’nin seçimi kaybetmelerinde önemli bir etken olduğunu, bu konuda bir çözüm üretilmesi gerektiğini belirtti. 7 Haziran hezimetini 1 Kasım’da zafere dönüştüren AKP, sorunu fark etmişti, bir hamle de burada yapar, bu insanları geri kazanır, en azından bunu seçim kaygısı ile yapar diye düşündüm. Bu düşüncemi, o dönem T.C. Cumhurbaşkanlığı Sosyal Politikalar Kurulu Başkan vekili ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olan Vedat Bilgin’e verildiği söylenen talimat güçlendirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Vedat Bilgin’den EYT ile ilgili rapor hazırlamasını istediği iktidara yakın medya tarafından dahi dillendirildi. Bu süreç, EYT’lileri heyecanlandırsa da süreç garip bir şekilde sonlandırıldı. Önce bakanlar çıktı, EYT’den bütçeye yük olarak söz etmeye başladı, ardından da Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Seçim kaybetmek pahasına yok” diyerek, EYT’ye kapıları kapattı. Ve Vedat Bilgin, kendisine böyle bir talimat verilmediğini ileri sürerek şok etti.
Oysa hiçbir zaman siyasetin arka bahçesi olmayan, 31 Mart yerel seçimlerine kadar Cumhur ittifakını oluşturan partilere oy vermiş insanları da içinde barındıran Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, müzakere kapılarını hep açık bırakmış, sadece milyonların hakkı için her partiyle bu sorunu görüşmüştü. Erdoğan’ın bu tavrına dahi “Danışmanları tarafından yanıltılıyor” diyecek kadar iyi niyetli olan genel başkan Gönül Boran Özüpak ve yönetimi, dertlerinin AKP’ye seçim kaybettirmek değil, seçimleri fırsat bilip milyonlarca mağdurun sorununu çözmek olduğunu kanıtlamıştı.
***
EYT, iktidardan umudunu yitirmişti ki EYT lehine bazı gelişmeler yaşanmaya başladı. Önce EYT için çözüme kökten karşı çıkan Berat Albayrak, bakanlıktan istifa etti. Akabinde EYT’nin çözümündeki diğer bir engel Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un bakanlığı kabine değişikliğinde sona erdi ve Vedat Bilgin, 21 Nisan 2021’de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olarak atandı.
Vedat Bilgin’in atanması tesadüf değildi. EYT meselesinin seçime etkisi ortadaydı. Bir de pandemi sürecinde mağdur edilen esnaflar, vatandaşların pandemi süreci ile ilgili tepkileri eklenince anketler iyiden iyiye alarm vermeye başladı. Muhalefetin erken seçim beklentisi ve hükümetin erken seçime karşı çıkışı da bunu ortaya koyuyor.
Öte yandan muhalefetin, olası iktidarlarında EYT’ye noterden çözüm sözü vermesi, EYT’nin gönlünü kazanması da sürece eklenince işler iyice kötü gitmeye başladı AKP için. İşte Vedat Bilgin’in atamasını EYT’den bağımsız görmek bu yüzden çok mantıklı bir bakış açısı değil. Kim ne derse desin iktidar seçime kadar Vedat Bilgin aracılığı ile EYT’ye eğilecek. Bunu EYT Federasyonu Genel Başkanı Gönül Boran Özüpak aracılığı ile yaparlarsa sorunun kökten çözümü noktasında adımlar atılabilir lakin göstermelik bir çözüm üretilecekse federasyonla görüşmeden “Yaptık oldu” tarzı bir sözde çözüm ile EYT’lilerin karşılarına çıkacaklardır.
Peki, böyle bir çalışma var mı? Yani Vedat Bilgin, böyle bir talimatla çalışmalara başladı mı? Duyumlara göre Vedat Bilgin’in EYT konusunda bir çalışma yaptığı ileri sürülüyor ancak içerik pek net değil.
O vakit bir uyarıda bulunalım… Madem bunca yıl “mağduruz” diyen insanların çığlığına kulak tıkamanıza rağmen seçim kaygısı ile bir çalışma başlattınız, milyonlarca insanın kul hakkından korkmayıp, anketlerin alarm vermesiyle sandıktan korktunuz, o vakit tam bir çözüm sunmadan çıkmayın EYT’lilerin karşılarına. “Seni emekli ediyorum” deyip, aylık bağlanma oranında bir değişiklik yapmayacaksanız, sözleşme imzaladıkları dönemki şartlar üzerinden sorunlarını çözmeyecekseniz yani “Sizi emekli ediyorum, 1500-2000 lira emekli maaşıyla nasıl geçinirseniz geçinin” diyecekseniz, hiç boş yere kafa patlatmayın bu işe. Bunun adı çözüm olmaz, bunun adı çözmüş gibi yapmak olur. EYT’lilerin bu konuda tavrı net ve bu netliğini de yıllardır ortaya koymaktalar. EYT artı ABO sorunu çözülecekse, kazanılmış haklar geri iade edilecekse, yasa geriye dönük işletilmeyecekse bunun adına çözüm denir, gerisi masal, hikaye ve bu insanların masala karnı tok.