Tam kapanma sonrası bu senaryo doğruysa direk asın gitsin(!)

Yılmaz Karabıyık

Yılmaz Karabıyık

Tüm Yazıları

Nasıl yani, yok mu olsunlar, iflas mı etsinler, borç batağında mı boğulsunlar? Süründürmeyin bari, direk asın gitsin bu nargilecileri, oyun oynatanları, eğlence mekanı işletenleri? Ne yapacak bu insanlar, nasıl çıkacaklar düştükleri borç bataklığının içinden, nasıl toparlanacaklar, nasıl evine ekmek götürecekler, nasıl adam çalıştıracaklar?

Normalleşme sürecinde her şey normal, oyun oynanan, nargile içilen kafeler, kıraathaneler anormal… Tek virüsü yayacak olan bunlar mı yani? Plaja git, otele git, yemeye içmeye kafeye, restorana git, çay içmeye çay ocağına git, camiye git, pazara git, protestoya git, kongreye, fabrikaya git, balık istifi tramvaya, otobüse bin virüs kapma, nargile ve oyundan virüs kap…

Ne yani çözüm üretilemez mi? Marpuçlar değişir, kişiye özel nargile konur, dezenfekte edilir, falan filan. Oyun oynarken elden ele okey taşları, iskambil kağıtları dolaşıyormuş, eee aynı masada oturunca karşılıklı, maskeyi çıkarıp birlikte yemek yiyince, bir şeyler içince bulaşmıyor mu bu virüs? Sigara dumanından falan bulaşmıyor mu?

Yani her şey normalleşecek, bir bunlar normalleşmeyecek yine öyle mi?

Ulusal kanallara, basına yansıyan senaryolarda “Nargileciler ve gece kulüplerinin açılması beklenmiyor” diyor…

Geçtiğimiz yıl yaz ayındaki normalleşmede bu böyle oldu, nargile ve oyuna yasak kondu.

Bu sene de böyle olacağı dillendiriliyor.

Umarım bu bir tahmindir sadece ve Hükümet, bitkisel hayata soktuğu bu sektördeki esnafın fişini çekmez böyle bir karar vererek.

Sadece nargile ve oyun üzerine olan kafeler değiller elbette bu sektördekiler. Yemek de var, çay da var, kahve de var, tatlı da var. Sahil kenarındaysa, açık alandaysa, ayak üzeri bir yerdeyse nargile ve oyun olmadan da bir şekilde kazanç sağlıyor bir kısmı ancak bir kısmı öyle ayak üzeri değil, sahil kenarında değil ve bunların nargile ve oyun üzerine müdavimleri var. Kazançlarının yüzde 90’nını oyun ve nargile oluşturuyor. Arkadaşlarıyla oyun oynamaya gelenler çay içiyor, nargile içiyor, kahve içiyor, yemek yiyor falan ya da direk nargile keyfi yapmak için bu mekanları tercih ediyor. Nargile ve oyun yasak olduğunda ise bu kafelerin 100’de 1’i bile dolmuyor. Kira ödüyorlar, geçtiğimiz yıldan bu yana o kiraları ödemek için kredi çekiyorlar ve şu an hem kredi hem de kira borçları var. Öyle tanıdıklarım var ki aylık 150 bine yakın ödemesi var ancak sıfır kazanca sahip. Normalleşme sürecinde de sıfır değil de 1-2 kazandılar en fazla. Sürekli kredi çekerek borç ötelerken içinden çıkamayacakları bir borca saplanmaktalar. Ne olacak bu insanlara?

Eğlence mekanlarına gelince, güney sahillerinde otellerin eğlence merkezleri açılacak ama turizm bölgesi olmayan noktalarda kapalı olacak öyle mi? Bunun izahı dahi olmaz.

Demem o ki elinizi vicdanınıza koyarak hareket edin, medyada çıkan bu senaryoları gerçek kılmayın. Gerçekse de gerçekleştirmeden vazgeçin. Hem bu işletmecilerin hem de çalışanlarının vebaline daha fazla girmeyin.

***

CNN Türk’ün haberine göre senaryonun diğer ayrıntıları şöyle:

Birinci aşama 17 Mayıs Pazartesi günü itibariyle başlayacak. İlk etapta kafe, restoran, lokanta ve kıraathaneler açılacak. Bu işletmeler saat 20.00’ye kadar hizmet verecek. Sokağa çıkma kısıtlaması artık 19.00'da değil eskisi gibi 21.00'den sonra olacak. Cumartesi günleri de sokağa çıkma kısıtlaması kaldırılacak.

Normalleşmenin ikinci aşamasında belirlenen tarih ise 31 Mayıs. İkinci aşama adımlarının bu tarihte başlaması bekleniyor. Bu dönemde kafe, restoran, lokanta gibi iş yerleri 22.00'de kapanmaya başlanacak ancak kapalı alanlar kullanılamayacak. Dışarısı ise yüzde 50 oranla kullanıma açık olacak. Daha küçük işletmeler, kahvehane ve çay ocağı gibi yerler için valilik üzerinden izin çıkarılacak. Örnek olarak kapınızın önüne masa atarak çalışın denilebilecek. Bu dönem pazar günü de sokağa çıkma kısıtlaması da olmayacak.

Normalleşmenin üçüncü aşamasında ise işaret edilen tarih temmuz ayı, hayat neredeyse normale dönecek. Düğünler belirli kısıtlamalarla yapılabilecek. Kafe ve restoran gibi yerler 23.45'e kadar açık olacak ama yine de kapalı alanlar kullanılamayacak. Dışarısı ise yüzde 50 oranda kullanılabilecek.

***

Birinci aşama 1 Mart’ta açıklanan gevşetme kararlarına benziyor, hani şu tüm ülkeyi kırmızıya boyayan kararlara, yani hiçbir işe yaramayan aksine vakaları artıran kararlara… Tehlike geçmediyse bu kararlar vatandaşı boğmaktan, esnafı sıkıntıya sokmaktan başka ne işe yarayacak? Tehlike geçtiyse bu kararlar neden alındı?

İkinci aşamada da saat kısıtlaması var kafe, restoran, lokanta ve kıraathanelere ama biraz daha süre uzatılmış. Yine anlamsız.

Üçüncü aşamada ise temmuz ayına gelmişiz ama hala bu mekanların bir saat sınırlaması olacak! Kapasite ve kapalı mekan şartı da sürecek!

Bu üç aşamalı senaryo gerçeğe dönüşürse esnaf kendini toparlayamadan kış aylarına doğru yeniden gelişecek bir kapanma ile tamamen çöker.

Tam kapanmada tam kapatsaydınız bu iş biterdi ama tam kapatmadınız, tam bitirme hedefinde de olmadınız, hedefinizi bile 5000 vaka olarak açıkladınız. Görünen o ki o hedef de tutmadı.

Ve şu an yine ortada TAM olan bir şey yok! Yine taksitli yasaklar, yine kışa Allah Kerim denilen bir süreçten söz ediliyor.

Bırakın bunlar senaryo olarak kalsın, salın milleti, işe yaramayacak saat kısıtlamalarıyla boğmayın.

Vaka sayıları