‘Pazar’a kadar TAM KAPANMA, mezara kadar CORONA!

Yılmaz Karabıyık

Yılmaz Karabıyık

Tüm Yazıları

Hani bir film izlersiniz, filmin gidişatını izledikçe tahmin etmeye başlarsınız ya öyle bir film değil bu, filmin seyrinin ne şekilde değişeceği ne zaman ne olacağı hiç belli olmuyor! Doğaçlama bir tiyatro gibi daha çok!

Ülkemizdeki pandemi sürecinin yönetilmesi de böyle ne zaman ne olacağı hiç belli değil, kestirmek güç! Pandeminin başında alınan kararlar başka, ortasında alınan kararlar başka, normalleşme sürecinden sonra alınan kararlar başka.

Bir bakıyorsunuz, camileri, AVM’leri yasaklıyorlar, bir bakıyorsunuz açıyorlar.

Bir bakıyorsunuz esnafı ayakta tutacak destek verilmeden kafe, restoran, lokanta, kıraathaneler kapatılıyor, bir bakıyorsunuz en olmadık zamanda kısıtlı saat aralığında bu mekanlar açılıyor.

Bir bakıyorsunuz seyahat kısıtlaması yok, bir bakıyorsunuz var.

Bir bakıyorsunuz halka çağrı yapıyorlar “Evde kalın, sosyal mesafeyi koruyun, maske takın” diye, bir bakıyorsunuz kendileri kongre yapıyor, bu uyarıların hiçbirine uymuyorlar…

Taksit taksit yasaklarla vakalarda, ağır hasta sayılarında ve vefatlarda yükselişin önüne geçilemeyince ve turizm tehlikeye girince alınan, adına da “TAM KAPANMA” dedikleri bir sürece girdik 29 Nisan akşamı itibariyle. Bu süreç 17 Mayıs Pazartesi günü saat 05.00’e kadar sürecek. Muhtemeldir ki buna 18 ve 19 Mayıs da eklenecek.

Adı TAM olsa da bir dostumun yaptığı yorum gibi sonu “MAT” olacak bir sürece dönüştü bu da… Ülkede hiçbir işin “TAM” olmadığı gibi kapanmamız da “TAM” olmadı maalesef.

Evet, tam kapanmayı pek çok kesim istedi, muhalefet de bilim insanları da lakin istenilen tam kapanma ile şu an uygulanan tam kapanmanın yakından uzaktan birbiriyle alakası yok!

Hafta sonu evine kapanan, hafta içi ise belli bir saat dilimine kadar sokakta olabilen vatandaş, bir yıla yayılmış bu süreçten sıkıldı, keza özellikle kafe, restoran, lokanta ve kıraathane işleten esnaflar tükenme noktasına geldi, bir kısmı ise çoktan tükendi! Bundan dolayı “TAM KAPANMA” bir umuttu hem vatandaş hem de esnaf için.

Bir yıla yayılan bir taksitli yasak sürecini yaşamaktansa 17 gün hapis hayatı yaşamak elbette ki daha çekilebilir bir durum, tabii sonunda koronavirüsten tam kurtulabileceksek, hayat tam anlamıyla normalleşecekse, mekanlar tam açılabilecekse..! Yoksa, 17 Mayıs’tan sonra taksitli yasaklar sürecek, vakalar yine ciddi anlamda tehdit oluşturacak boyutta olacaksa “TAM KAPANMA” adı verilen bir süreci kim yaşamak ister ki?

Ama öyle bir TAM KAPANMA yapıldı ki akla zarar! Nüfusun yüzde 61’i tam kapanmadan “MUAF”, aldıkları tam kapanma kararı da işte bu yüzden diğer kararlar gibi “TUHAF!”

Pandeminin ilk döneminde kapalı tutulan camiler, tam kapanma sürecinde dahi açık! Eyvallah, içeride sosyal mesafe ve maske kuralına uyuluyor peki cami avluları, orada uyuluyor mu? Cami önlerindeki banklarda yaşlısı, orta yaşlısı, sosyal mesafe takmadan saatlerce oturuyor. Aşı da oldular ya pek çoğu, kafaları rahat! Mutasyonlu virüs, aşı dinlemiyor, bundan bihaberler!

Fabrikalar açık, insanlar her zamanki gibi işçi servisleriyle işlerine gidip geliyor. Kapalı ortamda iç içe çalışarak evlerine geri dönüyorlar. Tam kapanan aile bireylerine, fabrikadan koronavirüs taşıma ihtimali yok mu bu insanların, var…

Aşılama çalışan kesimden başlamamış, mutasyonlu virüs yayılmakta, yasak öncesi Güney sahillerine gidenler, tam kapanmadan sonra ikametlerine geri dönecek, sonra da bu virüs siz adına “TAM” dediniz diye bitecek öyle mi?

Üstüne şimdi de “PAZAR” kararı alındı! 8 Mayıs Cumartesi ve 15 Mayıs Cumartesi günleri saat 10.00-17.00 arasında sadece yaş sebze/meyve ile fide satışı yapan pazar yerleri açık olacak. Esnaf gibi pazarcılar da zor bir süreçten geçiyor, mağdur olmamaları için böyle bir şey yapılmış eyvallah da kardeşim bu nasıl TAM KAPANMA? Ya da pazarı açan sizler tam kapanma sonrası nefes alacaklarını düşünerek bayram alışverişinden dahi mahrum bırakıldıklarına aşırı bir tepki göstermeyen esnafla dalga mı geçiyorsunuz? Oldu olacak onları da açın, “TAM” olsun!

Tam kapanma denilen şey böyle bir şey değil! Tam kapanma denilen şey, vaka sayısını sıfırlamak için yapılır, vaka sayısını azaltarak ülkemize turist göndermeyen ülkeleri turist göndermeye ikna etmek için değil! Sınırlar kapatılır, üretim durur, hayat durur, bakkal ve fırınlar dışında vatandaşın sokağa çıkışına engel konur. Ama bunların hiçbiri yok!

Cami avlularında oturanlar, sokak aralarında kamelyalarda maske ve mesafe dinlemeden sohbet edenler, sokakta cıvıl cıvıl çocuk sesleri, denetimlerde trafiği kilitleyecek kadar yoğun araç, açık fabrikalar ve şimdi de 2 günlüğüne açılarak vatandaşı belli bir saat aralığında kendine akın ettirecek olan pazarlar… Tam kapanma pazara kadarsa bu corona sürer durur mezara kadar!

Siz en iyisi değiştirin “TAM KAPANMA” adını, ne bileyim “KAFAMIZA GÖRE KAPANMA” deyin, “YARIM YAMALAK KAPANMA” deyin, kesinlikle cuk diye oturur!

Vaka sayıları