“TAM” bu kadar kapandık!

Yılmaz Karabıyık

Yılmaz Karabıyık

Tüm Yazıları

Pandemi süreci başladığı günden bu yana gerek muhalefet, gerekse bilim insanları, belli bir süre tam kapanmanın gerekliliğinden bahsedip durdu.

Amaç, insanların evlerine daha çok değil, daha az hapsedilmesiydi, amaç eğitimin daha fazla aksamamasıydı, amaç esnafların ve çalışanlarının perişan olmamasıydı.

Lakin iktidar, 15 ya da 21 günlük bir tam kapanma yerine yıla yayılmış taksitli yasaklar ve tedbirler uygulamayı tercih etti. Mantık almayan, vakaların önüne geçemeyecek tedbirlerle bir süreç yürütüldü.

Esnaf, kendini ayakta tutacak hibe ve kredi desteğini göremedi, çalışanlar ücretsiz izinde iki kuruşa mahkum bir şekilde yaşamlarını idame ettirmeye çabaladı, yaşlılar evlerinde hapis kaldı, hafta sonları insanlar evlerine tıkıldı, önce saat 21.00, sonra saat 19.00 sonrası sokağa çıkmak yasaklandı.

Pandemi ile mücadele ediyoruz, hiçbir şey yapmıyor değiliz” imajı oluşturma tedbirleriyle bir yol alamayan Hükümet, vakaların arttığı bir süreçte destek sağlayamadığı kafe, restoran, lokanta, kıraathane işletmecilerine mekanlarını belli saat dilimine kadar açma izni verdi.

Kırmızı renkli illerde bu izin yoktu lakin kırmızı olmayan komşu illerde mekanlar açıldı, hafta sonu kısıtlamaları mavi ve sarı illerde tamamen, turuncu illerde kısmen kalktı. Bu süreçte seyahat kısıtlamasının olmaması, insanların bilet almasının sokağa çıkması için yeterli olması, İstanbul başta olmak üzere pek çok ile günübirlik gidiş gelişleri artırdı.

Vakalar bu tür illere taşındı, bu tür illerden de başka illere! Sonuç mu, sonuç bir il hariç tüm illerin kırmızı olması oldu!

Ramazan ayı geldi, tedbirler artırıldı, lakin beklenen düşüşler yaşanmadı.

Derken Rusya gibi ülkemize yazın yoğun turist gönderen ülkeler, vatandaşlarına Türkiye’ye seyahati yasakladı. Esnaf bitti, vatandaş boğuldu tam kapanma gelmedi ama Rusya gibi ülkelerin bu hamlesi, turizm gelirlerini riske soktuğu için Hükümet, sürpriz bir şekilde tam kapanma kararı alıverdi. Dün akşam saat 19.00 itibariyle başlayan tam kapanma, 17 Mayıs Pazartesi günü saat 05.00’e kadar sürecek.

***

Esnaf bitti, vatandaş çileden çıktı derken geç de olsa gelen bu tam kapanma, 17 Mayıs sonrası için ülkemiz için bir umuttu. Gerçekten tam kapanacaksak vakaların bu zaman diliminde sıfırlanması dahi söz konusuydu. Lakin detaylar ortaya çıktıkça tam kapanmanın, “TAM” olmadığını da görmeye başladık. Sevincimiz kursağımızda kaldı tabiri caizse. Çünkü fabrikalar, imalat yerleri tam kapanmadan muaf. Çalışma izin belgesi alınarak insanlar işlerine gidip gelebilecek.

Aşılama çalışan kesimden başlatılmış olsaydı, fabrikaların ve kimi iş yerlerinin açık tutulmasının vaka sayılarını artırıcı bir etkisi minimum düzeye inecekti illa ki lakin böyle bir durum da olmadı. Aşılamaya evine kapatılan 65 yaş ve üstü vatandaşlardan başlamayı tercih etti Hükümet!

Bunun yanı sıra Diyanet İşleri Başkanı açıkladı geçtiğimiz günlerde, “Camilerde vakit namazları cemaatle kılınabilecek” diye. Bu da ayrı bir mantık almayan durum. Keza bu mantıklı bir kararsa pandeminin ilk döneminde neden kapatıldı camiler, bunu da sorgulamak lazım!

Demem o ki pandemi sürecindeki tedbirleriyle şaşırtan Hükümet’in geç de olsa tam kapanma kararıyla çok doğru bir hamle yaptığını düşünmüşken, fabrika, imalat yerleri ve kimi iş yerlerinin açık olması, TAM kapanmadığımızı gösteriyor. Kapatılamayan fabrikaların, imalat yerlerinin, muhafiyeti olan iş yerlerinin çalışanları, evlerinden iş yerlerine, iş yerlerinden evlerine corona taşımayı sürdürecek. 17 gün evinde kalan vatandaş, sokağa çıkmadığı halde virüs kapabilecek.

***

Peki ne kadar kapandık? Bu sorunun cevabını da bugün İzmit'te D-100 karayolunda çekilmiş bir fotoğrafla göstermek isterim size. Yukarıda yazdığım onca şeyi ve daha fazlasını, ne kadar kapandığımızı bu fotoğraf özetliyor.

Fotoğraf bugün çekilmiş, yoğun denetim var! Her geçen araç durduruluyor, sürücü ve beraberindekilerin izin belgelerine bakılıyor. Denetimle felç olacak kadar yoğun araç var.

Yolun her iki yönünde de belli bir kısım denetim için dubalarla kapatılmış. Bu fotoğrafı trafikteki yoğunluğun yanı sıra bir “benzetme” olarak da kullanmak istedim aslında.

“Ne kadar tam kapandık?” sorusunun cevabını, yolun dubalarla kapatılan boş kısmına, “Ne kadar kapanmadık?” sorusunun cevabını ise yolun trafiğe açık olan kısmına bakarak görebilirsiniz!

Sonuç mu, hayat felç!

Vaka sayıları