Posco bizim gazetecileri çözmüş (!)

Aysun Özcan

Aysun Özcan

Tüm Yazıları

Günlerdir Posco Assan fabrikasındaki işçilerin sendikal mücadeleye katılmaları sebebiyle

İşten atılmalarını yazıp çiziyoruz.

Birleşik Metal-İş Sendikası’nda örgütlenen işçiler patronlarının bam teline bastı.

“Vay siz misiniz sendikaya geçen”… tek tek kapı dışarı ettiler.

Yanılmıyorsam şu ana kadar seksen civarında işçi, bir Anayasal hak olan sendika üyeliği sebebiyle ekmeğinden edildi.

Bunu başka yerde göremezsiniz! Bu bizim ülkemize özgü bir durum.

Ama sermaye de kendine göre haklı bir bakıma.

Başımızda patronaj sevdalısı bir iktidar var ne de olsa.

Gerisini koy ver gitsin…!

***

En çokta şu gazetelere işçi arama ilanına takıldım.

Kuralın dışına çıkanı işten at, sonra işçi arıyorum diye gazetelere ilan ver, oh ne ala memleket!

Böyle yaparak bir taşla iki kuş vuracaklarına eminler tabi.

Hem gazetelere ilan parası kazandıracaklar, hem de o gazetelerle çözüm ortağı oldukları için olumsuz haber yapmalarının önüne geçecekler.

Var mı böyle bir özgürlük..?

Maalesef bizde var. Bunun var olduğunu da en iyi Posco’nun patronları biliyor çünkü denenmiş bir yöntemdi.

Zamanında “İzmit Dilovası olmasın” diye bas bas bağıran ve bu konuda ortak ses çıkaran Kocaeli basınına ne yaptıkları ortada.

Hatırlayın o dönemleri.

Kocaeli basınının o zaman çok önem verdiği kalemleri Güney Kore’ye götürülmüş ve her biri döndüklerinde Posco’ya övgüler dizmişti.

Biri, “Posco buradakilerden daha çevreci” derken diğeri “Posco Kocaeli Valilik binasından daha temiz. Çevre riski olmadığına ikna oldum” dedi.

Bir Kore gezisiyle aniden çark eden büyük gazeteciler sayesinde Kocaeli basınına bakış ortada.

O gün Posco’ya karşı çıkan basını bir yol bulup (sanırım o yol Ömer Polat’tan geçti) susturan Posco ile

Bugün işten atılan işçilerin yerine gazeteye ilan veren Posco aynı zihniyetin ürünü.

Varın gerisini siz düşünün..!

LASTİK İŞÇİLERİ POSCO’YU İBRET ALSIN

Posco’da Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye oldukları gerekçesiyle işten atılan işçileri konuşurken,

Öte yandan sendikalı olmanın büyük keyfini yaşayan Lastik işçilerinin masaya oturma zamanı geldi.

Lastik işçisi sendika genel başkanı Abdullah Karacan’a ne kadar dua etse azdır.

Bence lastik işçileri Posco işçilerinin başına gelenleri ibret diye okusunlar.

Bakın, bu ülkede sendikalı olmak bile ne kadar zor.

Ama görüldüğü üzere lastik işçileri bu işin nirvanasını yaşıyor.

Sermaye ile masaya oturan Abdullah Karacan’ın işçisini masada satmayacağını çok iyi biliyor.

Herkesin gıptayla baktığı fabrikalarda insanca ücret almanın ayrıcalığını yaşıyor.

Buna itiraz edenin aklından ve vicdanından şüphe ederim.

Her kim ki Karacan ile ilgili olumsuz düşünüyorsa ya kuyruk acısı vardır, ya çekememezliği ya da emek düşmanıdır.

Daha ötesi yok, varsa söyleyin!

Bugün bir işçinin ortalama 7-8 bin lira aldığı bir fabrika gösterin bana..!

Bunların yanı sıra bir tek sandalyesi olmadan milyonluk yatırımları olan başka bir sendika daha gösterin!

O yüzden lastik işçisinin yapacağı tel şey, ayaklarını uzatıp kafası rahat şekilde sonucu beklemek olmalı.

Abdullah Karacan sendika konusunda türünün tek örneği.

Bunu çürütecek argüman bulursanız onu da dinleriz…