Krize-kaosa hoşgeldiniz…!
Mayıs ayında kaleme aldığım yazımda sormuştum.
“Durhasan’da kimler yer kapattı”
demiştim.
Ortada öylesine bilgi kirliliği var ki, herkes bir şey söylüyor.
Bazı isimler telaffuz ediliyor.
2012 yılından bu yana pek çok siyasetçinin, bürokratın, iş adamlarının o bölgede yer kapattığı iddia ediliyor.
Dile kolay, tam 660 dönümden bahsediyoruz.
Tarım arazisi olarak çok ucuz fiyata köylüden satın alınan yerler şimdi sanayi arsasına çevriliyor.
Bu satın almalar sırasında köylülere, “biz bu köye sanayi sitesi kuracağız” denilmiyor.
Herkesle ayrı pazarlık yapılıyor.
Kısacası köylü, başına gelecekleri bilmiyor.
***
Daha sonra işe uyanıyorlar.
Gol yediklerini anladıklarında ise iş işten geçmiş oluyor.
Altı yıl boyunca toplanan yerlerle ilgili sıra somut adım atmaya geliyor.
Bu işin dört ayağı var.
-İzmit Belediyesi
-Büyükşehir Belediyesi
-Durhasanlı köylüler
-Makineciler kooperatifi…
***
Geçtiğimiz Cumartesi günü İzmit Makine İmalatçıları
Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Başkanı Metin Aktürk gazeteye misafir oldu.
Kendi penceresinden süreci baştan aşağı anlattı.
Oldukça dertli ama derdini tam anlatamadığını, uzun cümlelerle birlikte etrafında dolandığını fark ettim.
Sayın Aktürk, Durhasan’da kurulacak olan makineciler sitesinin çevreye zararı olmadığını, istihdam konusunda köylüye faydası olacağından söz etti.
***
Doğrusunu isterseniz bu beni irrite ediyor.
Ne zaman bir bölgede yapılacak olan yatırımla ilgili ayaklanma olsa;
Millete hemen bu vaat ile gidiliyor. İşçiler o köylerde yaşayan insanlardan alınacak deniliyor.
Kardeşim adı üzerinde “köylü”
Yaşamını tarımla, hayvancılıkla, bağda bahçede elde ettikleriyle idame ettiriyor.
İş isteyen ya şehirde yaşıyor ya da köyden şehre sabah akşam git-gel yapıyor.
Sizin mantığınıza göre o zaman bütün köylülerin ayağına iş götürelim.
Nerede bir fabrika ve benzeri şey kurulacaksa köylerden yana tercihimizi kullanalım, oraları da katledelim.
Bu bana doğru gelmiyor.
Yani köylüye havuç göstererek yol alınmaz!
Daha inandırıcı, daha gerçekçi sözlerle gitmek lazım.
***
Durhasan’da kurulacak olan makineciler sitesiyle ilgili kararı verecek olan İzmit ve Büyükşehir belediyeleri şimdilik suskun.
İzmit Belediyesi CHP üzerinden köylüyle temas halinde.
Bir süre önce CHP’li meclis üyelerinin Durhasanlılara yaptığı ziyarette referandum kararı almışlardı.
Biz referandumdan birkaç gün önce o bölgeye gidip bazı araştırmalar yaptık.
Köylüyle konuştuk, muhtarla görüştük.
Ortaya çıkan tabloda Durhasanlıların bu yatırıma şiddetle karşı çıktıklarını gördük.
Üzerlerinden birilerinin inanılmaz rant elde ettiklerini düşünüyorlar.
***
Fatma Kaplan Hürriyet’in Durhasan’da kadın kooperatifleriyle birlikte başlattığı “Lavanta bahçeleri” projesi içlerine sinmiş çünkü ucunda tarım var.
Ama sanayi denildiğinde adeta köylünün suratı düşüveriyor.
Muhtar derseniz, bu konuda inisiyatif kullanmak istemiyor.
Ne olsun, ne olmasın havasında, köylü karar versin diyor.
Ayrıca Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin kendilerini bilgilendirmediğinden şikayet ediyor.
***
Ve günlerdir beklenen referandum bugün gerçekleşti.
Durhasan ile Solaklar’da yaşayan 304 köylü vatandaş sandığa gitti.
Ortaya çıkan sonuçta 291 kişi makineciler sitesine “HAYIR” derken,
13 kişi “EVET” dedi.
Bu kararla birlikte köylünün tavrı netleşmiş oldu.
Durhasanlılar kesinlikle ve kesinlikle “SANAYİ İSTEMİYOR”
***
Peki, şimdi ne olacak?
Köylünün kararı dikkate alınacak mı?
Onları ikna yoluna gidilecek mi?
Referandumdan elde edilen sonuç nihai sonuç sayılacak mı?
Bunun gibi daha pek çok merak edilen soru var kafalarda.
Buralardan kimlerin yer kapattığı sorusu hala net değil mesela.
***
Referandum yapılırken orada bulunan CHP İzmit ilçe başkanı Hakan Çakar ne dedi?
“Zamanında köylülerden çok ucuz paralara aldılar buraları rant için. Bu rantı sağlayanların da kim olduğunu çok iyi biliyoruz”
O zaman açıklayacaklar, kamuoyuyla bildiklerini paylaşacaklar.
Kimse karnından konuşmayacak, bildiklerini ortaya dökecek.
***
Ayrıca AKP bu işin neresinde?
Neden AKP İzmit ilçe başkanı Ali Güney’i Durhasan’da göremedik?
Kandıra için ayaklanan AKP’li İzmit belediyesi meclis üyeleri
İzmit sınırlarındaki böylesi önemli bir konuda meclis üyeleri olarak neden köylünün yanında olmadılar?
Onlar Kandıralı olabilir ama İzmit’in meclis üyeleri.
Mikro milliyetçilik mi oynuyoruz, nedir?
Bu yaklaşımlarından, sanayi sitesi projesini kabul ettiklerini anlayabilir miyiz?
***
Bakın, bu şehir çok zor bir şehir.
Kim, ufku açacak, şehri büyütecek, vizyon katacak bir iş yapmaya kalksa ayağından çekmeye kalkanlar çok olur.
Ben bu noktada projeye kafadan karşı durmayı yanlış buluyorum.
Ama her şey şeffaf olmalı, kafalardaki sorular cevaplarını bulmalı.
Ben de biliyorum yapılacak olan yatırımın yeşil sanayi olarak hizmet vereceğini.
Amma ve lakin “RANT” kelimesini duyunca ister istemez geri duruyorum.
***
Biz daha Kandıra Gıda OSB’yi bile çözemedik.
Kime ne rantlar sağlanıyor, kimlerin hakkı gasp ediliyor, bilmiyoruz.
O yüzden Durhasanlılarla biraz daha konuşmak, yetkililerin yapacağı açıklamaları beklemekten yanayım.
Ancak şu bir gerçek;
Kandıra çöp tesisinden sonra yeni bir krizimiz daha oldu.
Bakalım mevlam neyler, neylerse güzel eyler…