Alan razı satan razıysa bize ne…?
Bende yaklaşık 14 bin üyesi bulunan Kocaeli Ticaret Odası’nın üyesiyim.
Sistem gereği KOTO’ya üye olduk.
Madem sistem bizi buna zorluyor, o halde kurumun temsilcileri üyelerinin hakkını hukukunu korumada azami dikkat edecek.
Bu anlayış çerçevesinde Kandıra’da yapımına başlanan Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nden yükselen seslere kulak verdim.
KOTO’nun 3. Meslek Komitesinin bir parçası olan hafriyatçıların kimileri isyan bayrağı açmıştı.
Kandıra GİOSB’da nebati toprağın alınma işinin kendilerine haber vermeden adrese teslim yapıldığını söylediler.
***
Söz konusu araziye gidip baktığımda haklı olduklarını gördüm.
Kısa süre önce iflas bayrağı çeken SOYLULAR Beton, bu kez kenarda tuttuğu bir başka şirketi üzerinden iş yapmaya başlamıştı.
GOGUSER adını verdikleri firma, Kandıra GİOSB’da hummalı bir çalışma içerisindeydi.
Ortada bir haksızlık vardı, bu iş öyle sessiz sedasız ve de ihalesiz olmamalıydı.
Her geçen gün ağırlaşan ekonomik koşullar nedeniyle iş yapamaz hale gelen inşaat sektörü, bir de böyle bir adaletsizlikle karşı karşıyaydı.
Sesimizi yükselttik, kamuoyu oluşmasına yardımcı olduk.
Bizden sonra pek çok basın kuruluşu bu eksende olayı sahiplendi.
3. Meslek Komitesi basının gücünü arkasına alarak Kocaeli Valisine kadar gitti.
KOTO üyelerinin kollanması gerektiğini savundu.
Valilikten hoş bir sedayla ayrılan hafriyatçılar ihaleyi beklemeye koyuldu.
***
Ve Kandıra GİOSB Başkanı Mehmet Başol 20 Ağustos’ta ihale açacaklarını açıkladı.
Hazırlanan şartname bir parça kafa karışıklığı yaratsa da bu çok absürd bir şey değildi.
Şartnamede hafriyat için kullanılacak olan iş makinelerinin 5 yaşın üzerinde olmaması koşulu vardı.
Bunu da sorduk Sayın Başol’a…
“Belirlediğiniz şartlara haiz bir veya iki firma anca çıkar deniliyor. Bu da yeni bir adrese teslim algısı yaratıyor” dedik.
Başol bu söylemi kabul etmedi.
Aksine, çok sayıda firmanın şartlara uyabileceğini, denildiği gibi 2-3 firma dışında katılan olmazsa ihaleyi iptal edeceğini söyledi ve ekledi.
“Bu eleştirileri iyi niyetli bulmuyoruz. Ayrıca hiç hafriyat işi yapmamış firmalara ihaleyi verecek değiliz” dedi.
***
İşin bu kısmı benim pek ilgimi çekmiyor zaten.
Derdimiz bağcıyı dövmek değildi.
Biz neyi savunduk? İhale yapılmasını…
İhale yapıldı mı, yapıldı.
Yerinde izledik mi, izledik.
Ne oldu o ihalede?
Altı firma teklif verdi, ihale usulüne uygun biçimde ikinci teklifler istendi.
Dört firma indirim teklifine yanaşmadı.
Sadece SGC İnşaat ile GOGUSER firması teklifi yeniledi.
Sonuç olarak GOGUSER firması en düşük teklifi veren firma olarak ihaleyi almayı becerdi.
***
Her şey hepimizin gözü önünde olup bitti.
İşi kılıfına uydurmaksa çok güzel uydu.
Nasıl olduğunu anlayamayacağımız şekilde hafriyat ihalesini yine aynı firma kazandı.
Orada bulunan firmalar da GOGUSER’in sahipleriyle kucaklaşıp, hayırlı olsun dileklerini iletti.
Bundan sonra yazılacak her şey art niyet beslemek ile ilişkilendirilir.
***
Hep söyledim bir daha tekrar edeyim. Biz itibar suikastçısı değiliz!
İstediğimiz olana kadar insanları karalamak pahasına yazı yazmayız.
Kimsenin tetikçiliğini de yapmayız.
Banane kim alırsa..?
Biz, ihale yapılmadığı için bu kadar yazdık çizdik.
Ama adam gereğini yapmışken tutupta “sen nasıl o firmaya verirsin” diyemeyiz.
Varsa bir katakulli o zaman ilk önce ihaleye katılanlar bağıracak.
***
Bunu da sordum Mehmet Başol’a…
“İhaleden sonra katılımcı firmalar sizi arayıp sitem etti mi veya birileri aracılığıyla mesaj gönderdi mi, ihaleye itiraz var mı” diye.
Beni kimse aramadı, niye arasınlar. Her şey açık ve şeffaf yapıldı dedi.
Detaylarını yarın haberimizde okursunuz.
***
Benim demek istediğim şu:
Kandıra GİOSB’da ihalesiz olarak kayırmacı anlayışla işi doğrudan GOGUSER’e vermeleri yanlıştı.
Doğru olan, açık ihale yapılmasıydı.
Bizler kamuoyu oluşturarak ihale yapılmasına yardımcı olduk mu, olduk.
Biz de iş istiyoruz diyenler teklif sundu mu, sundu.
En düşük teklifi GOGUSER vermişse ve kimseden çıt ses çıkmıyorsa olay bitmiştir.
Ha, diyorlarsa ki “Bu iş şöyle şöyle tezgahlandı”, onu da yazalım.
Ama alan razı satan razıysa, kalkıp kazanan tarafı kucaklıyorsa mahallenin delisi biz değiliz.
Dolayısıyla en azından bu ihale için konuşmak gerekirse;
Benim açımdan konu kapanmıştır…!