Mütevazıyız ama aptal değiliz…!

Bu hafta oldukça hareketli bir gündem bizi bekliyor.

Aylardır beklenen Kocaeli Ticaret Odası seçimleri 3 Nisan Salı günü yapılacak.

Ondan önce Kocaeli Sanayi Odası ve Deniz Ticaret Odası seçimleri var.

Hemen ardından ise Körfez Ticaret Odası ile Gebze Ticaret Odası seçimleri yapılacak.

Tabi bir de İzmit için çok ama çok önemli gündem maddesi olan çöp fabrikasının Çevre Etkileri Değerlendirme (ÇED) toplantısı var.

Biz ekip olarak böylesi yoğun bir gündeme hazırız.

Özellikle heyecanlı geçmesini beklediğimiz iki adaylı kongreler ile ÇED toplantısını oldukça önemsiyoruz.

Yine farklı ve geniş bakış açımız ile olayları değerlendireceğiz.

KOTO seçimlerini yerinde takip edeceğim.

Deniz Ticaret Odası seçimlerini de ilgiyle izleyeceğim.

Demokrasinin güzelliğini ortaya seren bol adaylı yarışları seviyorum.

Bu nedenle önceliğim KOTO ve DTO olacak.

Gebze Ticaret Odası seçimini de önemsiyorum tabi.

Geçen dönemde FETÖ’cülerin bin bir ayak oyunları oynayıp ele geçiremediği GTO’da Nail Çiler’in içlerindeki İrlandalıları temizleyeceğini düşünüyorum.

Doğrusu ortaya çıkacak meclis tablosunu merak ediyorum.

Aynı şekilde Kocaeli Sanayi Odası kongresi de öyle.

Ayhan Zeytinoğlu’nun güven tazeleyeceği seçimlerde yeni isimlere yer verilecek mi, göreceğiz.

Oda başkanları arasında en fazla yıpratılmaya çalışılan, üzerine oynanan Zeytinoğlu’na

Kocaelili sanayicilerin desteğini bu kongrenin tek adaylı olmasıyla gördük.

Karşısına aday çıkmaması, herhangi bir spekülatif çalışma yürütülmemesi ona duyulan güvenle alakalıdır.

Kısacası Ayhan Zeytinoğlu, oda başkanları arasında en rahat olanıdır.

Körfez Ticaret Odası’nda son durum ne diye bakacak olursak; derin bir sessizlik olduğunu söyleyebiliriz.

Bir hızla ortaya “adayım” diye çıkan Erdoğan Bozkurt ne alemde göreceğiz.

Ancak Recep Öztürk’ün yana yakıla istediği oda başkanlığına çok yaklaştığını söylemek mümkün.

Deniz Ticaret Odası’nda ise Vedat Doğusel ile Yavuz Ulugün yarışacak.

Yavuz Ulugün İzmit’in tanınmış, beyefendi simalarından.

Rakibi olan Doğusel’e DTO’ya değil de Avukat olması sebebiyle Baro başkanlığı tavsiyesinde bulunmuştu.

Ancak Vedat Doğusel’in kuşaklar öncesine dayanan denizci kimliğiyle tanışınca Doğusel’e haksızlık yapıldığını düşünüyorum.

Genç, dinamik, heyecanlı, bilgi ve birikimli olmasının yanı sıra optimist ve hümanist bir kimliğe sahip olan Doğusel’in

DTO’da kazanamasa bile Kocaeli için bir değer olduğunu öğrenmiş olduk.

Tabi seçim bu; neyin ne getireceği hiç belli olmaz.

Doğusel geç çıkmasına rağmen iyi yol aldı.

Kimseye sataşmadı, sataşmalara cevap vermedi, projelerini sundu.

Ve bu tavrıyla farklı bir beyefendi profili çizdi.

Bu hafta oda seçimleri ve ÇED toplantısının yanı sıra bir de İYİ Parti’nin büyük kongresi var.

Meral Akşener’in delegeler tarafından oylanarak seçilmiş başkan olacağı İYİ Parti kongresini

Gazetemizden Uğur Enç takip edecek.

Her zamanki gibi Ankara’ya muhabir yollayan ender gazetelerden biriyiz.

İYİ Parti kongresinde yaşanan gelişmeleri, kulisleri, görünmeyen yönlerini Uğur arkadaşımız aktarmaya çalışacak.

Değerli okurlar; farklıyız biliyorum.

Bu konuda artık mütevazı olmayacağım.

Çünkü mütevazılığı aptallıkla karıştıranlara rastlıyorum şu ara.

Birileri her ne kadar internet gazetesi diye bizleri küçümsemeye çalışsa da

Aslında yerimizde olmak için neler yapabileceklerini çok iyi biliyorum.

Çünkü fikir işçiliği çok başka bir şeydir.

İnanmadığın bir şeyi savunmak, ekmek derdinden dolayı olduğundan farklı görünmek bir nevi tecavüz gibi gelir insana.

İşte böyleleri yaşadıkları bu ezikliğin hıncını bir şekilde gelip sizden alacaktır.

Sizi küçümseyerek, yaptığınız haberi iki gün sonra ilk kendileri bulmuş gibi yaparak kendi kendilerini hoş etmeye devam edecekler.

Ama ilahi adalet çok harika bir şey, unutmayın!

Ben Kocaeli Barış’ı ilk kurduğumda internet gazeteciliğine demediğini bırakmayan, burun kıvıran

Kendini tövbe ha’şa peygamber gibi erişilmez görenlerin geldiği noktayı görüyoruz.

Şimdi yazı yazacakları bir internet gazeteleri bile yok.

Buna seviniyor muyum, asla! Bilakis çoğalmamız gerek.

Ancak insan büyüdükçe küçülmeyi bilmeli.

Kendinden başka herkesi böcek gibi görmemeli.

Hele hele oturduğunuz masa sizin değil de bir sermayeye aitse o zaman on kere düşünmeli.

Demem o ki, imkanlar doğrultusunda en iyisini yapmak için çok çabalıyoruz.

Yarın bir gün ne olur bilmem!

Ama şu an için rahatlıkla söyleyebilirim ki; Kocaeli Barış bu kentin nefes aldığı bir alan oldu.

Bunu her yerde ummadığım kişilerden duymak gururumu okşuyor.

Ne demeliyim bilemiyorum?

Güveniniz ve ilginiz için çok teşekkürler.

Seven-sevmeyen, kızan, hatta nefret eden…

Kısacası bu gazeteyi kim hangi duyguyla girip okuyorsa hepsi var olsun, sağ olsun.