CHP’li üyeleri kandırabilecek misiniz?

Aysun Özcan

Aysun Özcan

Tüm Yazıları

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz Salı günü İzmit ilçe örgütü ile görüştü.

İlçe başkanı Mehmet Ümit Küçükkaya’nın önderliğinde hazırlanan programa mahalle temsilcileri davet edildi.

TBMM’de’ki grup toplantısının ardından Kılıçdaroğlu’nu meclisteki makamında ziyaret eden partililere CHP Kocaeli Milletvekilleri de eşlik etti.

Fotoğraflara baktığımda neyin ne olduğunu veya o odada neler konuşulduğunu adım gibi bildiğimi söyleyebilirim.

Çünkü çok kere meclise gerek kafile ile gerekse bireysel ziyaretlerde bulunmuşluğum vardır.

İnsan orada kendini bambaşka hisseder.

Her şeyden önce meclis binasının havası insanda farklı bir duygu yaratır.

O çatının altında kendinizi güvende hissedersiniz. Ama kasvetli havasından da çabuk sıkılırsınız.

En azından ben öyle hissediyorum.

Neyse…

***

Az evvel dedim ya, o odada neler konuşulduğunu tahmin edebiliyorum diye?

Hepsini az çok tahmin ettim de şu CHP’li üyelerin eğitimden geçme masalının tekrar önlerine konulacağını tahmin edemedim.

Çünkü geçtiğimiz seçimlerde böyle bir kural koydukları halde eğitime tabi olanlar dışında kim varsa aday gösterilmişti.

Tabiri caizse, kelle isimler dediğimiz kişilere bu kural işletilmemişti.

Neden? Çünkü onlar siyasetin kurduydu. Bir üyeden çok daha fazlasıydı.

Onca makamlarda temsiliyet yetkisi almış kişileri çömezlerle aynı kefede katagorize ederler miydi?

Daha kafadan adamlara kral muamelesi yapılmıştı.

***

Aslında orada anlamalıydık CHP’nin aday belirlerken aynı nakaratı çalacağını.

Ama o zaman bunu kestiremiyorsunuz işte.

Koca koca başkanlar, MYK üyeleri, Parti Meclisi günlerce oturup bir karar almış.

Demişler ki, parti içi eğitim sertifikası elinde olmayan tek bir Allahın kulu aday olamaz.

E siz bundan ne anlarsınız?

Doksan yıllık kurucu partinin kurumsallığından taviz vereceğini düşünemezsiniz öyle değil mi?

Öyle değil maalesef..!

***

Geçen dönem ilk önce ilçe örgütlerinde daha sonra Eskişehir’de yapılan eğitim programları tamamen hikayeydi.

Bu eğitimlerin tek yararı, üç kuruşluk üyelik aidatından kaçanların, aday olmak için kesenin ağzını açarak partiye maddi anlamda bir faydası dokunmasıydı.

Onun dışında, Eskişehir’in ekonomisine de katkısı oldu, hepsi bu.

Anlayacağınız, 90 yıllık CHP kurumsallık adı altında aldığı kararı uygulamada sınıfta kaldı.

Kendi koyduğu kuralı bozarak üyelerin gözünde güven kaybına sebep oldu.

Gerek belediye başkanlarının aday adaylığı, gerek milletvekili aday adayları, gerekse meclis üyeliklerinde asla bu koşul aranmadı.

Cebi ve arkası sağlam olan listelerde yer buldu.

***

Ha, bir de yapılan eğitimin kalitesine bakalım.

Eğitime muhtaç üyelerden seçilmiş sözde eğitimcilerden oluşan (burada yeterliliği olanları tenzih ediyorum) insanlar sözüm ona üyeleri eğitti.

Gayri ciddi anlatımların aynı ciddiyetle katılım sağlandığı ve

CHP tarihini anlatmaktan öte geçmeyen eğitimlerin ardından rota Eskişehir’e çevrildi.

Orası da buradan farklı değildi.

Ama bunun sorumlusu üyeler miydi?

Tabi ki değildi, bu programı hazırlayan parti yönetimiydi.

Ancak buna rağmen yılmamışlar aynı olayı yine üyelere dayatma girişimindeler.

Bakalım CHP’li üyeler bu eğitim işine geçen seferki kadar rağbet gösterecek mi?

Tüm bunlardan sakın ola eğitime karşı olduğum falan anlaşılmasın.

Ben sadece kandırılmaya karşıyım..!