KENT KONUT raporunu okuyunca Civelek çok masum kaldı

Aysun Özcan

Aysun Özcan

Tüm Yazıları

Bugünkü yazımızın konusu “KENT KONUT” olsun dedim.

Gerçi bir süredir bu kurumla alakalı farklı haberleri gündeme getiriyoruz ancak malum, bizim milletimiz balık hafızalı.

Okuduğunu hemen unutuveriyor, anlık yaşıyor.

E zaten Türkiye koşulları da buna müsait.

Yani “SKANDAL” denilen bir olayın ardından dakika geçmiyor ki yeni skandallar gelmesin.

Eskisini anında rafa kaldırıyor.

Anlayacağınız, ne kadar usulsüzlük, ne kadar kılıfa uydurulmuş hikaye varsa hepsine alıştırılmış bir toplumla işimiz zor.

Ama biz yine de “Çıkmadık candan umut kesilmez” diyerek, tespitlerimizi ortaya koymaya devam edeceğiz.

***

Kent Konut, hepimizin bildiği gibi Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı bir kurum.

Ve Büyükşehir Belediyesi bu kurumun yüzde 95 ile en büyük hissedarı konumundadır.

Kamu yararına iş yaptığından belli yaslarla yönetilmektedir.

İşte bu yasalar çerçevesinde de Sayıştay tarafından denetlenmektedir.

Aktaracağım konular tam da bununla alakalı.

Kent Konut hakkında Sayıştay raporlarına yansıyan olaylar zincirinde biz resmen kaybolduk gittik.

Asıl görevi sosyal belediyecilik anlayışından yola çıkarak,

piyasa şartlarında konut sahibi olması zor görünen alt gelir gruplarına ve engelli vatandaşlara

bankalarla anlaşarak uygun ödeme koşulları ile sosyal konut yapmak olan bu kurumda;

Nelerin suiistimal edildiği Sayıştay raporlarında bariz biçimde ortaya konulmuş.

Bunların neler olduğunu tek tek açıkladık ama ben yine de konu başlıklarıyla olayı bir kez daha hatırlatayım.

***

1-LÜKS KONUTLARDA EKSTRA İNDİRİM

Hani az evvel dedik ya; Kent Konut, alt gelire sahip vatandaşları konut sahibi yapma amacı güder diye.

Ama görülen o ki, el yakan fiyatlarda ev yapan Kent Konut, bu işi çoktan amacından saptırmış.

Sayıştay raporlarına göre, Kent konut A.Ş Genel Müdürü tarafından şirket menfaatleri gözetilmeden

bazı kişilere ekstra indirim yapıldığı için şirketin zarara sokulduğu ortaya çıktı.

Kamu kurum ve kuruluşların bağlı olduğu kanuna göre “herhangi bir kişi veya kuruma ücretsiz veya indirimli tarife uygulanmaz” hükmüne rağmen

“Ekstra genel müdür indirimi” ile konut satmış.

Bu nedenle Kent Konut 2012-2013 yıllarını yaklaşık 4 milyon zararla kapatırken yapılan indirim miktarı 750 bin lira civarında olmuş.

***

2015 yılında ise Kent Konut’un zararı daha da artarak neredeyse 10 milyonu bulmuş.

Burada indirimin özellikle Haldız İnşaat’ın yaptığı Tuana evleri ve Yıldız konutları gibi üst gelir grubuna yapılan konutlarda olduğu dikkat çekti.

Ayrıca bu projelerin halka duyrulmadan belli kişilere ve birden çok daire alanlar için indirim yapıldığı açıkça raporda yer aldı.

Bu indirimden doğan zararların ise yetkiyi amacı dışında kullanan genel müdürden tahsil edilmesi gerektiği yazdı.

Yani Sayıştay burada Kent Konut Genel Müdürü Yalçın Özön’ü sorumlu tuttu ve parayı ödesin dedi.

***

2- “PEŞİN ALIM İNDİRİMİ” YAPILMAMIŞ

Büyükşehir Belediyesi Kent Konut’tan 8 milyon 260 bin T'lik işyeri satın aldı.

Aldığı işyeri neresidir, ne iş yaparlar orasını bilmiyorum.

Ama Büyükşehir bunu peşin ödedi.

Kent Konut burada herkesi şaşırtan bir uygulama yaptı.

Normalde peşin alımlarda uygulanan yüzde 10’luk indirimi uygulamadı.

Yani Büyükşehir Belediyesinin kasasından fazladan 826 bin TL çıktı.

Bu olay ortaya çıkınca da Büyükşehir Belediyesi aradaki farkın Kent Konut’tan tahsil edileceğini söylemiş.

O para tahsil edildi mi, edilmedi mi henüz bilen yok!

Benim anlamadığım, kendi içlerinden konut almaya kalkan herhangi bir bürokrat, yönetici veya AKP temsilcisi ekstra indirim alayım diye şekilden şekile girerken

Büyükşehir neden hakkı olan "yüzde 10'luk peşin indirimi" istenmiyor?

O para hepimizin parası değil mi? Zararı bu kente yansımaz mı?

***

3- İNDİRİMLERDEN DOĞAN ZARAR 18 MİLYON TL

Kent konuttan peşin ödemeyle ev alanlara peşin indirimi yapılıyor, evyallah.

Ancak Sayıştay raporuna göre peşin ödemediği halde indirim yapılanlar da hayli fazla.

Yani yönetim kurulu kararında “vadeli satışlarda indirim yapılır” ibaresi olmamasına rağmen indirim yapılmış ve bu indirimler işletmecilik gereği değilmiş.

Yapılan bu yersiz indirimlerden dolayı Kent Konut yaklaşık 12 milyon zarar etmiş.

Sayıştay raporunda bu zararın ilgililerden tahsil edilmesi gerektiği yazıldı.

***

4-RAMAZAN OLMAMASINA RAĞMEN VERİLEN “İFTAR YEMEĞİ”

Kent Konut, bir yemek vermiş.

Bu yemeğin içeriği, konusu, kimlerin katıldığı belli ise değil.

Ancak Kent Konut açıklamasında bu yemeği, konut satın alan kişilere verdiğini söylemiş.

Hem de toplu iftar yemeği şeklinde…

Bu durumu savunmak için de özel şirketlerin benzer yollar izlediğini söylemiş.

Yani, konut alanlar arasında hemşeri ilişkilerini güçlendirmek, site sakinlerini kaynaştırmak istedikleri için toplu iftar verdiklerini ifade etmiş.

Rapora göre bu toplu iftar yemeği Sekapark Turizm İşletmecilik ve A.Ş tarafından Kent Konut’a fatura edilmiş.

İlginçlikte burada başlıyor.

Sekapark Turizm A.Ş tarafından gönderilen faturanın Ramazan ayı ile uzaktan yakından alakası yok.

Sayıştay’ın tatmin olmadığı bu durum karşısında, verilen yemeğin parasının ilgililerden tahsil edilmesi gerektiği yazıldı.

5-HALDIZLAR BİTİRME SÜRESİNİ TINLAMIYOR

Kent Konut, kentsel dönüşüm kapsamında yaptığı Tuana evleri 2. Etapı makul sürelerde bitirmediği belirtildi.

Arsa sahipleriyle yapılan “gayrimenkul satış vaadi” sözleşmesi kapsamında zamanında bitirilmeyen evlerle ilgili olarak arsa sahiplerine gecikme ve kira yardımı yapılıyor.

Bulgulara bakılırsa 1080 günde teslim edilmesi gereken Haldızların yaptığı evler 1200 günde anca bitecek.

Kent Konut’un bu gecikmeden doğan zararı 1.5 milyon.

Ama bu durum Haldızları hiç mi hiç ilgilendirmiyor gibi.

Çünkü Haldızların sitesine bakılınca Tuana evleri 2. Etapın 30 Kasım 2017 yerine 27 Mart 2018 de biteceği yazıyor.

***

Sayıştay raporlarından da görüldüğü üzere Kent Konut kafasına göre işler yapıyor.

Bunca zarar, bunca suiistimalin sorumlularına ise kimseden çıt ses çıkmıyor.

Bekle ki kamu iz sürsün, dava açsın.

Memleket yangın yeri olmuşken Kent Konut’ta neler olduğu kimin dikkatini çeker ki?

Biz de birer “KAMU GÖREVLİSİ” olduğumuza göre sorumluluğumuzu yerine getirelim istedik.

Sayıştay raporlarında yer alan olayları anlaşılır bir dilde vatandaşlarımıza aktardık.

Gerisi yetkililerin ve diğer siyasi partilerin işi.

“Kent Konut mecliste sorgulanamaz, o yüzden bizim yetkimiz yok” düşüncesinden kendilerini arındırıp işin ucundan tutarlarsa

Bu olaylar çok su kaldırır gibi görünüyor.

Yazık günah…

***

Sosyal belediyecilik anlayışıyla fakir fukaraya ev yapacağım diye başlanan işten bile

Bu kadar suiistimaller zinciri çıkıyorsa varın gerisini siz düşünün!

Vakti zamanında AKP eski il başkanı Mahmut Civelek indirimli daire aldı diye neler olmuştu?

Hatta bu olayın ortaya çıkmasında başı çekenlerden biriydim.

Ben ne bilirdim ki, Civelek’in aldığı indirimin devede kulak kalacağı günler geleceğini.

Düşünüyorum da, Civelek gerçekten bunların yanında fazlasıyla masum kaldı.

Ama siyasetçi dediğin malzeme vermeyecek demekki,

Civelek’in rakipleri bunu iyi kullandı.

İl başkanlığından milletvekili olmak için istifa etti ama güç çoktan el değiştirmişti.

Şimdi onun olması gereken yerde milletvekili olarak silik, sönük, hiçbir icraatına rastlamadığım,

Doğum yerinin Trabzon olmasından başka hiçbir özelliği olmayan başka bir hemşehrisi oturuyor.

Bu da Civelek’in şanssızlığı işte..!