Radiye Hanım ne yapmak istedi?
Televizyonlarda yayınlanan evlilik programları hepinizin malumu…
Ahlak yozlaşmasının hangi boyuta geldiğini gösteren bu programlar
RTÜK denilen kurumu hiç mi hiç rahatsız etmiyor.
Vatandaşların şikayetleri üzerine sırf bir şey yapmış gibi görünmek için arada bir maddi para cezası kesiyorlar o kadar.
Kesilen para cezaları ise o TV kanalının günlük kazancının yanında devede kulak kalıyor.
Yani ahlaksızlığı parayla satın almanın ve devamında toplumu ahlaksızlaştırmanın değişik bir yönetimi bulmuş gibiler adeta.
***
Bu konu o kadar çığırından çıktı ki, RTÜK denen kurum gözlerini kapayınca, insanlar çareyi Milletvekillerinde buldu. Ne de olsa onlar milletin-vekili (!)
Geçtiğimiz günlerde MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy tarafından gündeme taşındı bu mevzu.
MHP’li vekil, TBMM Genel Kurul’unda evlilik programlarının ciddi bir sosyal yara açtığını,
değerlerin yozlaştığını ve bunun aile kurumuna olumsuz etkileri olabileceğini ifade etti.
Bunun araştırılması için de meclis genel kuruluna bir önerge verdi.
Mecliste bu konu konuşulurken tansiyon yükseldi.
Yapılan konuşmalar özellikle Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunu hedef aldı.
Radiye Sezer Katırcıoğlu'nun başkanı olduğu komisyondan, bu konunun gereğinin yapılması istendi.
Ancak o da ne..?
Toplumda olumsuz davranış ve sonuçlar doğuracak böylesi önemli bir konuda AKP grubu ret oyu verdi.
***
Bu önergeyi CHP’li bir Milletvekili verseydi bir nebze anlardım belki.
Çünkü ana muhalefet partisinin verdiği her önergeye kafadan olumsuz yaklaşılıyor.
İktidar partisi yaptığı bütün icraatlarına olumlu ya da olumsuz sonuna kadar sahip çıkıyor.
Özeleştiriyi bir tarafa bırakın, yapılan tüm önerileri düşünüp tartmadan olduğu gibi ret ediyorlar.
Ama söz konusu MHP olunca açıkçası şaşırdım.
Son günlerde Türkiye’nin geleceğini ilgilendiren kritik süreçte birlikte yol yürüdükleri MHP’nin,
Hem de böylesi önemli ve doğru bir adımında nasıl olur da ret verdiler şaşırmamak elde değil!
***
Meclis genel kurulunda AKP’li milletvekillerinin oylarıyla gündemden düşen izdivaç programları
Artık meclisten de aldığı güç ve yüz ile neler yaparlar hayal edemiyorum.
Fakat benim garibime giden bir başka olay daha var.
Oylamanın yapıldığı gün Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyon Başkanı ve AKP Kocaeli Milletvekili
Radiye Sezer Katırcıoğlu sosyal medya hesabından bir twit attı.
Katırcıoğlu attığı twitte şunu yazdı:
“Meclis konuşmamda; Medya yöneticilerine sesleniyorum. Evlilik programlarını yayından kaldırın ya da toplumu aileyi yaralamayan formata getirin”
***
Ben, Katırcıoğlu’nun bu yazısını görünce şaşırdım doğrusu ama bir yandan da bravo dedim.
Taktir ettim, çünkü bu sorun gerçekten can sıkıcı boyuta ulaştı.
Bir kadın koca bulmak için her gün başka bir erkeğe kur yapıyor.
Erkek derseniz çeşitleme istiyor, beğendiğiyle bir araya geliyor beğenmediğine neredeyse hakaret ediyor.
İşte bu tür rezilliklerin yaşandığı bir ortamda da, “pardon da Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunun başında siz yok musunuz Radiye hanım” diyesim geliyor.
Veya bu ülkeyi sizler yönetmiyor musunuz, twit yazarak kime nasıl mesaj veriyorsunuz?
Partiniz “ret” oyu verirken niçin sesiniz çıkmadı?
Bu konuyu hükümetin ilgili Bakanlığına taşımadınız mı şimdiye kadar?
MHP gündeme getirmeseydi hiç aklınıza gelir miydi o rezil izdivaç programları?
***
Sayın Katırcıoğlu; Attığınız o twite gelince…
Sizi gören de bu ülkeyi AKP değil başka bir parti yönetiyor zanneder?
Ya da sizi AKP değil de başka partinin milletvekili sanabilir.
Ama görülen o ki, meclisteki tepkiler sonrasında bu notu yazmak zorunda hissettiniz kendinizi.
MHP’nin sert tepkisi karşısında ne yapacağınızı şaşırdınız, öyle değil mi?
Onu da geçin…
Etkisizliğiniz o kadar bariz ki ve siz bunu o kadar kabullenmişsiniz ki,
İçinize sinmeyen bir konuda bile risk alamadınız.
“Bu programlar kaldırılmalı” diyemediniz.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na somut veri ve bilgiler aktarmış olsaydınız
Ve bakanlık bunu ciddi anlamda ele alsaydı, o evlilik programı adı altındaki ahlaksızlıklar
Sizin aracılığınızla yayından kaldırılabilirdi.
Ama siz ne yaptınız? Partinizle birlikte ret oyu verdiniz.
Tepkiler büyüyünce de sonra bu twiti yazdınız.
***
Twitin ana fikri ise şuydu:
“Biz beceremedik bari medya yöneticileri kendiliğinden yayından kaldırsın. Ha kaldırmıyorsanız da azıcık elden geçiriverin, bizi yormayın”.
Benim anladığım aynen budur.
Bu arada Sayın Katırcıoğlu (çok mümkün görmesem de) “ret” oyu vermedim derse o da ayrı…
Yargısız infaz yapmış olmayalım. Söyleyeceği bir şey varsa dinleriz…