Kılıçdaroğlu’nu dinlemeye gelmeye korktular mı?

Aysun Özcan

Aysun Özcan

Tüm Yazıları

Bugün bu kentten CHP Lideri Sayın Kılıçdaroğlu geçti.

Partisinin hazırladığı bir dizi program için ilimize gelen Kılıçdaroğlu’nu canlı olarak izleme fırsatı buldum.

Sabah muhtarlar ve azalarla yaptığı toplantıdansa STK’larla buluşma toplantısına katılmayı çok istedim.

Burada Kılıçdaroğlu’nun neler söyleyeceğinden çok, o toplantıya hangi Sivil Toplum Kuruluşları icabet edecek, ona odaklandım.

Çünkü referandum sürecinde yürütülen kampanya asla centilmence değil.

“EVET” cephesi iktidarın tüm gücünü sokakların en ücra köşesinde dahi hissettiriyor.

Ve sona yaklaştıkça insanların üzerinde ki baskı daha da hissedilir oluyor.

***

Bu bağlamda Kılıçdaroğlu’nun emekçi kenti İzmit’e yapacağı ziyarette öğle yemeği yiyeceği bir fabrika dahi bulunamayışını aklınıza getirin mesela!

CHP yetkilileri her ne kadar bu durumu yalanlasa da, Kılıçdaroğlu’na bir fabrika ziyareti ayarlanamadığı olayı gerçektir.

Bugün yaşam tarzları ve dünya görüşleri sosyal demokrat çerçeveye uygun olan fabrika sahipleri

ne yazık ki bu ülkenin Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanına kapılarını açamadı.

İddialara göre bu fabrikaların başında Özka Lastik, Kalibre Boru, Müpa ve Enpay gibi kuruluşlar başı çekiyor.

Kime gidilse “aman ben yanarım, biterim” diyor.

Durum böyle olunca da, fabrika ziyareti programdan çıkarılıyor.

***

Aslında onları da anlamak lazım geliyor belki ama şahsen ben anlayamıyorum.

Kılıçdaroğlu sizi ziyaret etseydi AKP’den nasıl bir karşılık göreceğinizi düşünüyordunuz?

Yapmayın Allah aşkına! İşi bu kadar abartmaya ne gerek var?

Bakın bu kentte iktidar ve muhalefet partileri il başkanları her ay bir araya geliyorlar.

Kentin Valisine, Büyükşehir Belediye Başkanına gidiyorlar.

Ortak zeminde buluşup, sürecin yumuşak geçmesi adına mücadele veriyorlar.

O zaman sizdeki bu korku, bu panik niye..?

Varsa bir baskı çıkın söyleyin yoksa da meseleyi bu kadar abartmayın!

***

Kılıçdaroğlu’nun programına dönecek olursak;

STK’lardan en çok gözüme çarpan Kocaeli Ticaret Odası (KOTO) oldu.

KOTO Başkanı Necmi Bulut, Meclis Başkanı Akın Doğan, Başkan yardımcısı Volkan Yılmaz,

Yönetim kurulu üyesi Mehmet Akif Şen Kılıçdaroğlu’nu dinlemeye gelenler arasındaydı.

Öte yandan İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı (İMO) Tolga Ok ve Trabzonlular Dernek Başkanı Sami Durmuşoğlu da toplantıya katılan farklı isimlerdendi.

***

Bu isimleri AKP’nin toplantılarında görünce şaşırmıyoruz ama CHP’nin davetine icabet etmelerini elbette demokrasinin güzelliği açısından önemsiyorum.

KOTO’nun kimseden çekinmeden tam kadro orada bulunması başlı başına büyük bir olaydır.

Ama diğer yandan KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu’nun o salonda olmayışı tam bir hezeyandır.

Zeytinoğlu’nun oraya gelemeyişini, tıpkı kapılarını açmaktan korkan sanayicilere benzettim nedense (!)

Adı üstünde bunun adı “Sivil Toplum” yani siyasetten arındırılmış demek…

Bu kurumların ürkek tavırları iktidarın baskısından değil, koltuk kaybetme telaşındanmış gibi geliyor bana.

Bugün o salona gelipte Kılıçdaroğlu’nu dinleyen STK temsilcilerinin hiçbirinin herhangi bir baskı ya da veto ile karşılaşacağına inanmıyorum.

Gelmeyenlerin ise ayrı bir ödülü hak ettiklerini de sanmıyorum.

Referandumda görüşünüz ne olursa olsun, “Evet” cephesini de “Hayır” cephesini de tarafsızca değerlendirmek STK’ların görevidir.

Çünkü o kurum adı altında yüzler hatta binlerce insanın farklı görüşlerine saygınız olmalı, oralar kimsenin arka bahçesi olmamalı.

***

Mesela nerede Fırıncılar Odası Başkanı Ali Sarı?

Nerede Esnaf Odalar Birliği Başkanı Kemal Kaya?

Nerede işçi sendikaları başkanları?

Davet mi edilmediler yoksa davete icabete gerek mi görmediler?

Ben söyleyim; bir kısmı orada görülmekten korktular, bir kısmı iktidarın gözüne girmek için gitmedi, bir kısmı ise çoktan militanlaştılar.

Ya Kocaeli Üniversitesi Rektörü?

Acaba bu toplantıya o da davet edildi mi? Edildiyse neden gelmedi, AKP’li gençlerin bile davetini karşılıksız bırakmamıştı hatırlarsanız.

Şayet edilmediyse bu nasıl organizasyon?

***

Görüldüğü üzere Kılıçdaroğlu’nun STK’lar ile buluşması dar çerçeveden öteye geçemedi.

Ama içerik bakımından Kılıçdaroğlu muazzam bir dil kullanarak “Hayır” adına verimli bir konuşma yaptı.

Gözlemlerime dayanarak söylüyorum;

Kılıçdaroğlu’nu ilk kez canlı olarak dinlemeye gelen STK temsilcileri her ne kadar koltuğun ucunda oturur gibi dursalar da, pür dikkat kesilip salonun reaksiyonunu ölçtüler.

Referanduma sayılı günler kala (CHP Gebze örgütünü tenzih ediyorum çünkü CHP Genel Başkanına güzel bir program yapmışlardı) CHP İzmit ilçe örgütünün üst üste yaptığı programlar diğer ilçe örgütlerine örnek olsun.

Sonra her şeyde “neden İzmit ön planda” diyorlar.

Siz sağlam bir program yaptınız da Genel Başkan mı gelmedi, hayır.

Bu anlamda genç ve heyecanlı ilçe başkanı Mehmet Ümit Küçükkaya’yı bütün hataları, organizasyon eksikliklerini bir tarafa ayırarak kutlamak lazım.

Perşembe günü de Muharrem İnce ile final yapacaklar.

E daha ne olsun?