Minibüsü bırak taksiciye bak!

Aysun Özcan

Aysun Özcan

Tüm Yazıları

Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısı geçtiğimiz perşembe günü gerçekleştirildi.

Toplantıda çok önemli bir gündem maddesi gözlerden kaçtı.

O gündem maddesi minibüsçülerin belediyeden zam talebiyle ilgiliydi.

Minibüs esnafı en son 1.5-2 yıl önce ücretlere zam aldı.

Şimdi de öğrenci ve öğretmenlerin ücretlerine zam yapılmasını, bu zammı da Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin karşılamasını istiyorlar.

Konu, meclis üyeleri tarafından komisyona bırakıldı.

Komisyon ulaşıma “dolaylı” zammı görüşecek ve rapor hazırlayarak önümüzdeki meclis toplantısında üyelere sunacak.

Ben bu zammı çok doğru bulmasam da herkesin kendine göre haklı sebepleri olabilir elbette.

Biliyorsunuz, şu anda minibüslerde bir havuz sistemi var.

Buraya ne kadar para girdiği, minibüs hat sahiplerinin ne kadar kazandığı belli.

Memnun olmayan hattını devredip, yüz binlerce liralık o hat parasıyla başka bir iş de yapabilir.

Hiç seçeneksiz değiller.

Tabi onların da ağır yaşam koşullarına yenik düşen yanları yok değil.

Bunun için atılan adımlar sonrasında yeni bir iyileştirmeye kavuşmaları an meselesi.

Kimsenin ekmeğinde gözümüz yok, gönül ister ki herkes insanca yaşasın, çalıştığının karşılığını alsın.

Ama eşitsizlik nedir olmasın…

***

Vatandaşın en temel haklarından biri ulaşım.

Bizim hayalimizde elbette ulaşımın tamamen kamu elinde ve tamamen ücretsiz olması var.

Ancak bu şimdilik bir ütopya.

Bu sebeple biz ulaşımın tamamen belediye otobüsleri ile yapılmasından yanayız.

Belediye otobüslerindeki ve şoförlerindeki kalite, son günlerde şahit olduğumuz olaylarla da kanıtlandı.

Kimi belediye otobüs şoförü kazayla çarptığı yaralı bir hayvanı veterinere götürmek için çabalıyor

kimi ilk yardım bilgisi ile vatandaşın hayatını kurtarıyor…

***

Elbette ulaşımda tek seçenek “toplu ulaşım” değil.

Minibüs, otobüs ve tramvayın yanı sıra bir de taksiciler var.

Acelesi olan, rahatına önem veren yurttaşlar taksileri kullanıyor.

İşte burada, emeğin kenti Kocaeli’de çok büyük haksızlıklar var.

Taksi esnafı son zammını 2013 yılında aldı.

2.7 lira olan kilometre ücretlerine 25 kuruş zam yapıldı.

O tarihten bu yana ise taksiciler unutuldu.

“Lüks” olarak sınıflandırılan taksi hizmeti 4 yıldır herhangi bir zam almadan sürüyor.

Ancak bunun yanında sürekli olarak vergiler arıtıyor, yakıt ücretlerine zam geliyor, bakım masrafları çoğalıyor…

Toplu ulaşımda sürekli olarak bir “zam” sesi duyulurken, lüks kullanım olan taksiye kimse el uzatmıyor.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nde asıl görüşülmesi gereken konu bence taksi esnafının ücret sorunudur.

Halen 2 lira 95 kuruş açılış, 2 lira 95 kuruş kilometre ücretiyle yolcu taşıyan taksiciler neredeyse kontak kapatıp fabrikada işçi olarak çalışacak noktaya geldi.

***

Uzun süredir zam bekleyen ancak beklediklerini alamayan esnaf, 5 lira açılış, kilometre başına da 5 lira ücret talep ediyor.

İstanbul’daki gibi bir meslek icra edemediklerini, gittikleri yerden geri dönüşte yolcu alamadıklarını,

boş döndüklerini ifade eden taksiciler, dolmuş ücretlerinin bile kişi sayısı baz alındığında taksilerden daha yüksek olduğunu söylüyor.

Onlara “haksızlar” diyemeyiz.

Belediye taksicilerin sesini duysun, onlar duymasa muhalefet elbet seslerini duyacaktır, duymalıdır da…

Bu konuda Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclisi’nde alınacak bir karar etkili olabilir.

Belediyenin Ulaşım Koordinasyon Merkezi, bu karar sonrasında harekete geçip

yıllardır zam alamayan taksiciler için gerekli adımı atabilir.

Günlerdir gazetemize mağduriyetlerini ileten taksicilerin sorunlarına

bir el atsalar fena olmaz..!

------

Soner Şahin’in attığı adım haberdir

Sevgili Soner Şahin’i Derince Sopalı Hastanesi’ndeyken görevinin son aylarında tanıdım.

Yeğenimin ameliyatı için gittiğimiz Derince hastanesinde, “Bugün ameliyat yok, biz sizi ararız” sözlerine şaşırınca;

Hastanenin idarecisini aramak farz olmuştu.

Sonra duydum ki bizim gibi onlarca vaka yaşanıyormuş aynı hastanede.

Neyse ki Soner Hoca’ya derdimizi anlatabildikte ameliyatı çok beklemeden yaptırabildik.

O günlerde Soner Şahin’in Başiskele sınırlarında açılan Medicalpark Hastanesi’nin başına geçeceği fısıltıları yayılıyordu.

Bunun doğruluk payı olup olmadığını hemen kendisine sormuştum.

Soner Hoca, “Şu an burada yapmak istediklerim bitmedi. Çok eksiklerimiz var” tarzında nedenler sıralamıştı.

***

Gerçekten de Derince Hastanesi yönetim tarzıyla bir enkaz gibiydi Soner Hoca gelmeden evvel.

O yüzden Soner Şahin’in büyük bir kazanım olduğunu görebiliyordum.

Fakat bu konuşmamızın ardından çok geçmeden fısıltılar gerçek oldu ve Soner Hoca Medicalpark Hastanesi’nin genel müdürlüğüne getirildi.

Dolayısıyla kulağıma gelen haberi zamanında yazmadığım için pişman olmuştum.

Bir daha sana inanmayacağım diyerek tatlı bir sitemleşme geçmişti aramızda.

Ama o da kendince haklıydı. Henüz prosedürler oluşmamış, resmi adımlar atılmamışken bana ne diyebilirdi ki?

***

Neyse, Soner Şahin Medicalpark Hastanesinde’ki görevine başladı.

Çok sancılı bir kurumdan, Türkiye’de marka olmuş bir özel hastaneye gelmişti.

Şahin’in bu transferi kent kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı.

Çünkü o, sosyal bir adamdı.

İyi bir Akademisyen olmanın yanı sıra, iyi bir Hekim ve kentle iç içe yaşayan sosyal algıları yüksek bir kimlikti.

Oldukça da özgüvenli…

Böyle bir insanın attığı adım da haber oluyor haliyle.

Soner Bey’in Medicalpark Hastanesi’ne gelmesiyle, hastanenin müşteri-hasta sayısının arttığına eminim.

Çünkü az önce dediğim gibi kentle iç içe yaşayan biri ve oldukça da geniş çevreye sahip.

Ancak görev süresince izlediğim kadarıyla Medicalpark, Soner Şahin’in değerini pek bilemedi.

Marka değerini ön plana koyarak her şeyi halledebileceğini zanneden bir yönetimle

Sürekli bir uğraş halinde olduğunu gözlemliyordum.

Hastaneden gelen şikayetleri ikili diyaloglarıyla tolere eden, hasta memnuniyeti için gerekirse ayağına giden Şahin’in özverisi yukarıda pek hissedilmedi.

Tabi bunlar benim görebildiğim tespitler.

Ve yine görebildiğim kadarıyla Soner Şahin, hastane için canını dişine taktığı halde zihniyeti değiştiremedi.

Kocaeli’nin küçük bir kasabayı andıran, öksürse sesi anında yayılan bir şehir olduğunu çözümleyemedi.

Bunu anlamak için çok fazla vakitleri kaldığını da sanmıyorum.

***

Geçtiğimiz hafta akşam saatlerinde bir haber aldım.

Dediler ki “Soner Şahin Genel Müdür’lükten ayrılıp hastanenin Tıbbi Direktörlüğü’ne geçmiş.

Hemen kendisini aradım fakat ameliyatta olduğundan açamadı.

Haberi birkaç noktadan teyit ettim, doğruydu, daha fazla bekletemezdim.

Gebze Medicalpark Hastanesi’nden Erdal İbanoğlu Soner Şahin’in yerine getirilmişti.

Haliyle bu haberi “MEDİCALPARK’TA DEPREM” başlığıyla verdik.

Çünkü az evvel dediğim gibi Soner Hoca’nın attığı adım haberdir.

Gelişi olaysa gidişi de olaydır.

***

Haber kısa sürede yayıldı, diğer basın organları olaya farklı açı getirdi.

“Soner Şahin Dekan Yardımcısı oldu” tarzı başlıklar atıldı.

Mal bulmuş mağribi gibi bizim haberimizi çürütmeye kalkanları izledim.

Hatta haberimizde Erdal İbanoğlu ismini görmeyip, kendileri bunu flaş haber gibi ilk onların yazdığını bile söyleyebildi.

Halbuki Erdal İbanoğlu’nun Soner Şahin’in yerine getirildiği haberimizde yer almıştı.

Neyse…

Sizin anlayacağınız, bu kentte gazetecinin en büyük düşmanı yine gazeteciler.

Haber atlatmayı asla hazmedemeyip, üstüne bizi açığa düşürecek ne varsa yapıyorlar.

Ama kusura bakmasınlar, haberimiz yanlış değildi.

Gerçekten de Soner Hoca görevden alınmış, yerine başka bir isim getirilmişti.

Nereden bakarsanız bakın bu bir tenzil-i rütbedir.

Ama bu tenzil-i rütbeyi Soner Şahin’in deliler gibi istediğini de biliyorum.

Bıkmıştı, yorulmuştu, artık sadece hastalarına ve Akademik kariyerine odaklanmak istiyordu gördüğüm kadarıyla.

***

Yani Medicalpark bunu yaparak büyük bir kozunu kaybetti diyebilirim.

Öte yandan; Soner Şahin’in Bahçeşehir Üniversitesi’nde Dekan Yardımcısı olması apayrı bir haberdir.

Akademik kariyerine bir yıldız daha ekleyen sevgili Şahin’i bir kez daha kutlar, görevinde başarılar dilerim.

Onun gibi sosyal ve beşeri ilişkileri son derece iyi olan birinin adı bu kentte kolay kolay geriye düşmez.

Bir bakmışsınız Soner Şahin Kocaeli Üniversitesi’nde etkili bir konuma getirilmiş.

Yok yok… Bu sadece bir tahmin, bir yakıştırma.

Demem o ki, böyle insanlar bir elin beş parmağını geçmediği için

Mutlaka üzerine koyarak koşmaya devam edecektir.

Yolun açık olsun sevgili Soner Şahin…