Körfez’de Balıkçı geri vites yaptı!
CHP’de bugün itibariyle aday adaylığı başvuru işlemi sona erdi.
Sürenin bir hafta uzatılması hiçbir işe yaramadı.
CHP, yerel seçimlere cılız bir rüzgarla girmeye hazırlanıyor.
Bu rüzgarı terse çevirecek farklı bir gelişme yaşanır mı orasını bilemem.
Ancak benim dikkatimi çeken bazı ufak detaylar var.
Her ne kadar ufak bir detay gibi görülse de iyi irdelendiğinde altından bambaşka hikayeler çıkabilir aslında.
Örneğin Körfez ilçesi…
Bu ilçede CHP seçim takvimi açıklanmadan evvel epey hareketliydi.
Kulislerde sürekli CHP Körfez belediyesi meclis üyesi Tayfun Balıkçı’nın aday olacağı konuşuluyordu.
Sadece kulislerde değil, Tayfun Balıkçı’nın kendisi de bunu yüksek sesle dile getirir olmuştu.
Öyle ki, Bozkurt Uslu ismini öne süren eski ilçe başkanı Mehmet Kaçar’a;
Neden İzmit’ten Körfez’e aday buluyorsun minvalinde tepki bile verilmişti.
İlçe örgütünde pek çok isim ile birlikte partinin önde gelenleri, Körfez’in önemli kesimleri, hatta CHP il başkanı Cengiz Sarıbay ve Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet bile adayımız Tayfun Balıkçı diye bakıyordu.
CHP’nin grup başkan vekili Engin Taşdemir de Tayfun Balıkçı için seferber olan isimlerden biriydi.
Olası bir önseçimde sandıktan çıkma kaygısı da taşımıyorlardı.
Fakat o kadar PR çalışmasından sonra, onca konsensüse rağmen Tayfun Balıkçı sebebini bir türlü anlayamadığım biçimde aday adayı olmaktan vazgeçti.
Kendisine inanan, yanında yer alan herkesi öylece ortada bırakıverdi.
Muhakkak geçerli mazeretleri vardır ama onun söyleyeceği hiçbir mazeret benim kafamda oturmayacaktır.
Çünkü Tayfun Balıkçı’yı sevmeme rağmen onunla ilgili kafamda oturmayan bir şey var!
Ne zaman o ve onun adaylığından konu açılsa söylemişimdir, Tayfun Bey asla adayım demez, son anda çark edecektir demişimdir.
Ha, bunu bir şey bildiğimden mi söyledim, hayır!
Ama dedim ya; asla bana aday olabilecek cesarette ve serbestlikte biriymiş gibi gelmedi.
Kaldı ki hislerim beni yanıltmadı.
Tayfun Balıkçı bildiğim kadarıyla aday adaylığı başvurusu yapmadı.
Belediyecilik tecrübesi son derece iyi olan, yönetim kabiliyeti ve yeterliliği bulunan, siyasetin önemli aktörleri arasında bulunan Tayfun Balıkçı son anda geri adım attı.
Bu işi son ana kadar getirmesi ise ayrı bir soru işareti bırakıyor.
Ben illa Tayfun Bey aday olmalı, ya da keşke olsun demiyorum!
Bilakis, Körfez’de onun dışında iki güzel isim daha bu işe talip.
Benim demek istediğim şey çok başka!
Beklentiyi üstte tutup, çok istekliymiş gibi yapıp, insanları heyecanlandırıp sonra “ben oynamıyorum” demek için ne gibi bir mazereti olabilir acaba?
Kazanma kaygısı mı?
Kaybetme korkusu mu?
Hangisi?
Sonuç olarak ben şaşırmadım.
Bu da bir siyaset yapma şekli en nihayetinde (!)
Tarzına saygı duymak lazım!