Bunu yıkıp bakın ne yaptılar?

Ahmaklık.

En basit, en sade tanımı bu sanırım Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nde tarihi ön plana çıkarma anlamında yapılan bir takım işlerin.

Tarihi mekanlar ve kent estetiği şubesinde Volkan Şenel kadar vasıflı bir müdür varken belediye nasıl hala insanların canını sıkacak, saçma sapan işler yapıyor anlayabilmiş değilim.

*

Pembe Köşk’ü anımsayacaksınız.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi 2014 yılında restore ettiğini duyurduğu Pembe Köşkü, “Restore ediyorum” diyerek 2017 yılında yıktı.

Mevcut tarihi binayı ortadan kaldıran belediye yerine rekonstrüksiyon ile hiçbir tarihi değere sahip olmayan, bir önceki binadan tek bir tuğla taşımayan benzer bir bina inşa etti.

Aynı hataya bu defa Dilovası’nda düştü belediye. 1825 yılında Sultan II. Mahmud zamanında Süleymaniye Müderrisi Abdullah Şerif Ağa tarafından yaptırılan, Dilovası Demirciler Konağı’nda rekonstrüksiyon yoluna başvuruldu.

İçerisinde inanılmaz kalem işleme sanatı örnekleri yer alan bina komple yıkıldı.

Osmanlı saray mimarisinde bir asırdan beri etkili olan barok, ampir ve rokoko üslubunda pek çok eseri barındıran bina yıkıldı.

Eserlerin bir bölümünün sökülerek restore edildiği ve yeni yapılan binada korunacağı açıkladı.

Hangi eserler söküldü bilmiyorum.

Tarihi bina ile bugün ortaya çıkan binanın görüntülerini dün karşılaştırma imkanım oldu.

Eski yapıda yer alan kalem işlemleri adeta ilkokul öğrencilerinin eline teslim edilmiş.

Karalama defterine not alır gibi yenilenen eserlerden biri bina içerisinde bulunan gömme dolap.

Söz konusu dolabın eski ve yeni halleri karşılaştırıldığında binaya verilen tahribat çok daha net görülüyor.

*

Sadece konak inşa etmek tarihe sahip çıkmak değildir.

Büyükşehir belediyesi eski konaklar yıkıp, yeni konaklar yapıyor.

Peki ama bir değeri var mı?

Bu yapılanın adı bir anlamda tarih katliamı değil mi?

Hadi siz hiçbir halttan anlamıyorsunuz, belediyede anlayanlar var.

Sorun sekreterinize dahili numarasını, çevirin Volkan hocaya sorun, anlatsın…

Son olarak belirteyim söz konusu bu tarih kıyımı eski başkan İbrahim Karaosmanoğlu döneminde yapıldı, yeni döneme sadece yas tutmak kaldı.

*Büyütmek için fotoğraflara tıklayın...

ESKİ YENİ

ESKİ YENİ

******************

O RESTORAN HER MAHALLEYE ŞUBE AÇSIN!

Kocaeli Esnaf ve Sanatkarlar Odası geçtiğimiz günlerde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden olan Antikkapı A.Ş. ile anlaşma imzaladı.

İmzalanan anlaşma gereği oda üyeleri Antikkapı Restoran’dan ve şirketin işlettiği düğün salonlarından indirimli faydalanacak.

*

Söz konusu anlaşmaya bir kısım esnaf tepki gösterdi.

“Esnaf odası esnafıyla anlaşma yapmıyor, esnafını korumuyor” diyenler oldu.

Belediye restoranıyla rekabet edemeyeceklerini söyleyenler oldu.

Özel düğün salonlarının bu anlaşma ile zarar edeceğini anlatanlar oldu.

*

Bu eleştirilerin tamamı yersiz.

Esnaf ve Sanatkarlar Odası, üyelerini korumak için en uygun restoranla anlaşma sağlayacaktır.

Kocaeli şartlarında en uygun restoran da Antikkapı’dır.

Yapılan anlaşmayı sonuna kadar destekliyorum.

Bu anlaşma ile kent esnafının zarar edeceğini filan düşünmüyorum.

Esnaf daha ne kadar zarar edebilir ki?

Bu kentte 100 yıllık aileler sektörlerinden el çekip binalarını kurumsal firmalara kiralamadılar mı?

Bu kentte yıllardır kiralık olan, ana cadde üzerinde boş dükkanlar yok mu?

Bir esnaf ticarete atılıyor, yanındaki 2 aylık esnaf kepenk kapatıyor.

Kent esnafı hali hazırda kan ağlıyor.

Bu duruma gelirken sesini çıkarmayanlar, cenaze kaldırılırken neden bağırıp çağırıyor?

*

Kocaeli esnafı için geç değil demek isterdim ancak çok geç.

Dostlarla ne zaman kent sokakların yürüsem ilkokul, lise ve üniversite yıllarındaki esnaflardan konuşuyoruz.

Hangisi kaldı şimdi?

Düşünün ki bu esnafların büyük bölümü 2-3 nesilden beri ticaret yapan isimlerdi.

Şimdilerde 2-3 aylık dükkanlar bile ayakta kalamıyor.

Kent ticareti öldü, selasını okuyan yok.

Oda bir anlaşma yapmış, ortalık ayağa kalkıyor; yersiz.

*

Asıl bahsetmek istediğim konuya geleyim.

“Esnaf, belediye ile rekabet edemez” diyorlar.

Bal gibi de edebilir.

Bugün Çınar Lokantası, bugün Kebapçı Selman nasıl ki belediye restoranlarına fark atacak bir müşteri portföyüne sahipse, işini kaliteli yapan, kolaya kaçmayan, hile yapmayan esnaf da aynı başarıyı yakalayabilir.

Kaldı ki belediye bu işlerde çok zayıf.

31 Mart seçimlerine kadar belediyenin mantığı elindeki bütün işletme açılabilecek alanları kiraya vermeye yönelikti.

Sekapark’taki en güzel mekan siyasi yakınlara verilmiş, burada faaliyet gösteren Özsar Restoran darphane gibi çalışmıştı.

Özsar’a FETÖ’den el konduktan sonra belediye mecburen burada restoran açtı.

Son ramazanda bu restorandan bir hayli şikayet geldi.

Fuarın yanında yer alan Antikkapı Restoran’da da öyle ahım şahım bir hizmet yok.

Belediye mekanlarında kaliteden çok, “Yapalım, gitsin” anlayışı hakim.

Keşke çok daha kaliteli bir hizmet sunsalar.

Keşke her mahallede bir tane şube açsalar.

Belediye keşke bu restoranlar için bütün imkanlarını seferber etse.

Antikkapı gibi restoranlarda kalite arttıkça, restoran sayısı yükseldikçe benim yoksul kentlim kazanacaktır.

Bir çay simit parasına, 2 çeşit yemek yese bu halk kötü mü?

Varsın 2-3 kent esnafı dayanamasın, kepenk indirsin.

Bu kentin mümkün olan her mahallesinde kaliteli hizmet en ucuz fiyatla sunulsa güzel olmaz mı?

*

Sizi bilmem ama benim gönlüm kamu imkanlarının vatandaş için seferber edildiği bir sistemden yana.

3 milyar 390 milyon lira bütçesiyle Kocaeli Büyükşehir Belediyesi her ilçede restoran açabilir.

Belediyenin sosyal tesislerinden vatandaş kaliteli hizmeti ucuza satın alabilir.

Bunun adı sosyal belediyeciliktir.

Belediye vatandaşı için adım atmalı ve “Esnaf benimle rekabet edemezse ne olur” diye düşünmemelidir.

Belediyenin önceliği vatandaştır, buna göre hareket etmelidir.

Ötesi, bir avuç aristokrat esnafın iki dudağı arasında, “Zarar ediyoruz” söylemleri ile vatandaşın sömürülmesine yardım etmek olur.

Elbet hesabı sorulur…

**************************

CHP SİYASETİNDE

O İSİM PARLIYOR..!

Cumhuriyet Halk Partililer neredeyse 1980’lerden bu yana aynı isimler ve akrabaları tarafından yönetiliyor.

Partiye yeni giren isimler de onların kayığına biniyor, kısa sürede ekip oluyor ve böylelikle hiçbir şey değişmiyor, aynı tas aynı hamam gidiyor parti.

Bir elin parmaklarını geçmeyecek parti emekçilerini tenzih ediyorum elbette.

Rahmetli Hüseyin ağabey (Avukat Hüseyin Yılmaz) gibi karşılıksız çalışan, emek harcayan, hiçbir beklentisi olmayan atom karıncaları var partinin.

Koskoca CHP, Kocaeli’de o isimler sayesinde ayakta duruyor.

Onların emekleri ile parti kentimizde hala tabela indirmiyor…

*

CHP emekçilerinin yanına bir isim daha katıldı bu dönem; Erkan Uygun.

Körfez Belediye Meclis Üyesi seçildi.

İlk toplantıdan bu yana partide özlenen muhalefeti sergilemeye başladı.

Belediye ile hiçbir işi yok.

Belediyeye işi düşmediği için dik duruyor.

Bütün mücadelesini Körfez halkı için veriyor.

Körfezin çocuğu olarak ilçesine hizmet ediyor.

Erkan Uygun’u bir süredir sosyal medya üzerinden takip ediyordum.

Her meclis toplantısında telefonuyla canlı yayın yapıyor.

İlçenin eksiklerini yüksek tonla dile getiriyor.

Sonunda belediye başkanı Şener Söğüt’e adım attırmak zorunda kalmış.

Söğüt, belediye meclis toplantılarının sosyal medya hesaplarından canlı yayınlanması için çalışma yaptıracağını duyurmuş.

Körfez ilçesi için önemli bir gelişme.

*

Erkan Uygun’un tek icraatı da bu değil, Yelda Pişkin ve Sevgi Yaman Kel ile birlikte ilçenin sorunları sürekli gündeme taşıyorlar.

Öğrenci burslarının iptal edilmesini gündeme getiren onlar, belediyeyi sivrisineklerle mücadeleye zorlayan onlar…

Erkan Uygun Körfez’deki diğer isimlere göre birkaç adım öne çıkıyor.

Uygun’un yıldızı parlıyor.

Dilerim CHP’li diğer siyasetçiler gibi parlayıp da sönmez, nereden nasıl geldiğini unutmaz, görev süresi boyunca Körfez halkı için mücadele etmeye devam eder.

Cebi için değil, halkı için siyaset yapmayı sürdürürse, bu halk onu makamın en büyüğü olan gönlünde ödüllendirecektir.

Dip not:

Elbette Engin Taşdemir de var Körfez’de meclis üyesi olarak görev yapan.

Ancak Taşdemir Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nde grup başkan vekili.

Bu sebeple Körfez’in sorunlarına bir süredir fazla ağırlık veremiyor.

İlerleyen aylarda o da yeniden beklenen muhalefet tarzına bürünecektir.