O ceketi….

Aysun Özcan

Aysun Özcan

Tüm Yazıları

Su işleyenin toprak kullananın diyerek yola çıkan Bülent Ecevit’in kasketi,

7 Kere gidip 8 kere gelen Süleyman Demirel’in “” Şapkamı kaptırmam”” dediği fötr şapkası meşhurdur.

6 Mayıs da bunlara bir yenisi daha eklendi,

Ekrem İmamoğlu’nun ceketi..

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde sonucu yılan hikâyesine dönen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde YSK nihayet 17 Nisan da Ekrem İmamoğlu’na mazbatasını verir,

Bu karar ile sevinen Ekrem İmamoğlu’na oy veren seçmenin bir süre sonra tam anlamı ile hevesi kursağında kalır ve YSK gerekçesini kendisinin de açıklayamadığı bir nedenle 6 Mayıs da Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını geri alarak seçimlerin yenilenmesine karar verir.

Bu karar Ekrem İmamoğlu’na oy verenlerin üzerinde soğuk bir duş etkisi yarattı.

Toplumda büyük bir umutsuzluğa neden oldu.

Halk, biz ne yaparsak yapalım, bunlar başkanlığı vermeyecek,

Kazanamayacağı bir seçimi iktidar neden yeniletsin,

Şeklinde düşünceler ile moral bozukluğu ve karamsarlık içinde iken,

Haberi bir vatandaşın evinde iftar sofrasında alan Ekrem İmamoğlu bir açıklama yaparak Beylikdüzü’nde halka hitap edeceğini açıklar ve hemen Beylikdüzü’ne hareket eder.

İmamoğlu’nu Beylidüzü’nde büyük bir kalabalık karşılar,

Alanı dolduran insanlar bir taraftan alana gelen İmamoğlu’nu alkışlarken,

Diğer taraftan kafasında yüzlerce soru

Acaba Ekrem İmamoğlu bundan sonrası için nasıl bir yol izleyecek,

Acaba ne mesaj verecek,

Bu kötü gidiş nasıl değişecek şeklindeki düşünceler arasında gidip geliyorlardı.

Bir liderin en büyük özelliği umutlarını yitiren, ne yapacağını bilemeyen toplumlara yeni umutlar vermesi, yol göstermesi ve hepsinden önemlisi toplumu buna inandırmasıdır.

İşte Ekrem İmamoğlu’nun 6 Mayısta ki konuşması böyle bir tarihi konuşma idi.

Ekrem İmamoğlu alanda toplanan insanlara öncelikle umut veren şu konuşmayı yaptı..

"Sakın güler yüzünüzü kaybetmeyin.

Sakın yüreğinizdeki umudunuzu kaybetmeyin.

Umut burada, umut burada

(diyerek, ben buradayım ve mücadeleye devam ediyorum)

Benimle beraber olun.

Ve hep beraber göreceksiniz, her şey çok güzel olacak"

İfadelerini kullandı.

Bu konuşma ile alanda büyük coşku yaşanırken,

Ekrem İmamoğlu o tarihe mal olacak hareketi yaptı,

Önce ceketini çıkardı, sonra kravatını sanki prangalarını kırıyormuşçasına çıkarıp attı,

Daha sonra yavaş yavaş kendinden emin bir şekilde gömleğinin kollarını sıvadı,

Yani ben bütün varlığımla bu işe baş koydum dercesine halka döndü ve

“”Yolumuz uzun, heyecanımız yüksek,

Gençliğimiz var, gençliğimiz var,

Biz adalete susamış, Demokrasiye inancı tam Türk gençliğiyiz,

Bu ülkede karar vericiler gaflet ve delalet içinde olabilirler,

Ama biz asla vazgeçmeyeceğiz,””

İşte seçimin kırılma anı burasıydı,

Alanda toplanan yüzbinlerce kişinin kafalarındaki karamsarlık umutsuzluk gitmiş,

Yeni bir güç ile yeniden coşkuyla sahnede konuşan Ekrem İmamoğlu’nu alkışlıyordu.

Bu sahne tarihi bir sahneydi,

O an makus talihin kırıldığı andı..

Daha sonrasında 23 Haziranda seçim sonuçları bu konuşmanın ne denli etkili olduğunu göstermiş,

Ve 806.000 oy farkı ile İmamoğlu tartışmasız şekilde hak etmiş olduğu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını ikinci kez kazandı.

Şimdi Ecevit’in kasketi, Demirel’in fötr şapkası derken nasıl oldu da buralara geldik derseniz,

Kardeşim, siz o ceketi çıkarttırmayacaktınız İmamoğlu’na..

O çıkan ceket, o atılan kravat, o kollarını sıvadığı gömlek,

Her harekette alandaki insanların yüreklerine yeni umut, yeni güç olarak yerleşmiş,

Ve o moral motivasyon ile de seçim farkla kazanılmıştır.

İşte bu nedenle kasket, fötr şapkanın yanına bu ceket de İmamoğlu’nun sembolü olmuştur.

Şimdiden söyleyeyim,

O ceketi yeniden çıkartmayın, o kravatı attırmayın, o gömleğin kollarını sıvatmayın..

Kaybedersiniz..

Sağlıcakla kalın..