Selman Yıldırım son sözünü söyledi
CHP’de özellikle İzmit’te son günlerde konuşulan tek konu, Küçükkaya’ya karşı başlatılan imza kampanyası.
Bu kampanyanın başını çeken isimlerin Selman Yıldırım ekibinde yer alması ise işin en garip yanı.
Bir-iki aydır çalmadık kapı bırakmayan, imza işinde ciddi yol alan Ercan Umutlu, Engin Özcan gibi isimler;
Selman Yıldırım’a en yakın isimler olduğu halde bu adımın ona zarar vereceğini düşünmeden hareket ediyor.
***
Bu konuda herkesin değişik düşünceleri var;
Kimileri Selman Yıldırım’ın imza olayının fikir babası olduğunu ama dikkat çekmemek için geride durduğunu söylerken;
Kimileri Selman Yıldırım’ın Küçükkaya’dan memnun olmadığı halde imza işine kalben karşı olduğunu fakat ekibine söz geçiremediğini söylüyor.
Ben bu iki zıt düşünce arasında fikir yürütmem gerekirse şunu söyleyebilirim;
Selman Yıldırım her şeyden önce iyi bir CHP’lidir.
Partisine asla zarar vermek istemez.
Ben yoksam parti de yok demez.
Çünkü Yıldırım CHP’de dün siyasete başlamadı, gençliğini verdi bu partiye.
Onca yıllık CHP iktidarı özleminden sonra başarıya bu kadar yaklaşmışken;
İzmit’te partisinin yara almasını istemez.
İhtiraslı mıdır, evet ihtiraslıdır ama ihanet edecek kalitesizlikte biri değildir.
O nedenle ikinci şıkkın doğru olduğuna inanıyorum.
Hem partisine bağlı hem de akıllı bir siyasetçi olan Yıldırım, şu aşamada ekibiyle aynı düşünse de aynı adımı atmak istemez.
O da Küçükkaya’ya karşı kırgın, Küçükkaya da Selman Yıldırım’ı gönlünden çıkarmış.
Fakat yine de şu aşamada seçimlere aylar kala CHP’yi kamuoyunda hizipçi göstermek istemez.
***
Peki, Küçükkaya’ya neden bu kadar çok tepki var?
Bu iş sadece Ercan Umutlu-Engin Özcan işi olsa neyse!
O listeye imza atmaya hazır çok sayıda CHP delegesi var.
Küçükkaya tam olarak nerede, nasıl yanlış yapıyor da bunca kişi imza atıyor?
Benim gördüğüm ne biliyor musunuz?
Küçükkaya’nın kimseye eyvallahı yok!
Sinir bozacak derecede bir özgüvene sahip.
Bu normal yaşamda çok iyi bir özellik olduğu gibi siyasette ise insanlara itici gelen bir özellik.
Mesela kongrede kendisini destekleyen güçlü isimlere bile eyvallahı yoktur.
Onu desteklemenin bir lütuf değil, bir tercih meselesi bazen de zorunluluk olduğunu düşünür.
Biat kültürü zaten CHP’de çok fazla bulunan bir özellik değilken, Küçükkaya’ya uğradığı hiç olmaz!
Kendi doğruları vardır, büyüklerinden on adım önde olduğunu düşünür, bıraksalar genel başkan bile olur.
Bunu eleştiri anlamında söylemiyorum.
Aksine, ufkunu iyi anlayın diye söylüyorum.
Ama maalesef hayaller ve gerçekler hiçbir zaman aynı çizgide gitmezler.
Bu yüzden de Küçükkaya, bir zamanlar aynı ekipte olduğu arkadaşlarının bile tepkisini alıyor.
***
Yanlışları yok mu elbette var. Hem de epeyce var.
Fakat Küçükkaya gidip yerine Engin Özcan’ı seçtirmek gibi bir düşünceye de doğru demek imkansız.
Engin Özcan bambaşka bir profil.
İnsan olarak sevdiğim, oturup sohbet ettiğim biri fakat böyle kritik bir zamanda
Engin Özcan’ın hakimiyetindeki bir ilçe örgütü yerel seçimlerde başarılı olur mu orası meçhul!
Bunu denemek için zaman yok, zaman risk alacak zaman değil!
Karambole işler yapacak zaman hiç değil!
Ortada bir imza kampanyası var ve bu kampanya kongre ile sonuçlanacaksa şayet;
Meydana gelecek deprem hasarını gidermek için CHP’nin çok flaş, çok vizyonlu bir isimle kongreye girmesi lazım.
Normali ise bunun hiç olmamasıdır…
***
İmza olayının merkezindeki isim Selman Yıldırım acaba ne düşünüyor?
Kamuoyu uzun süredir sessiz kalan Yıldırım’ın düşüncesini merak ediyor.
Selman Yıldırım’a merak edilen o sorulardan hızlıca birkaçını telefonda sordum.
Kesik kesik cevaplar verdi, bu konuyu çok uzatmak istemediği belliydi.
Asla şu aşamada imza olayını desteklemiyorum dedi.
Hatta bu konuda ekibiyle bir toplantı yapmış ve net olarak “ben yokum” bile demiş.
Ne kadar samimi bulursunuz, orasını ben bilemem.
Ancak az evvel dediğim gibi Selman Yıldırım’ın partililiği tartışma götürmez bir gerçek!
***
Selman Yıldırım’a sorduğum sorular ve cevaplarına gelince…
Buyrun okuyun, gerisine siz karar verin:
****
-İlçe başkanının düşürülmesi için ekibindeki arkadaşların yaptığı imza kampanyası için ne düşünüyorsun?
Ben imza toplama olayını şu aşamada doğru bulmuyorum. Bu düşüncemi arkadaşlara da söyledim, söylüyorum da…
-Peki, sana rağmen yaparlar mı?
Onu bilmiyorum tabi ki.
-Ama bir ekipsiniz nihayetinde…?
Ona bakarsak Mehmet’le de, diğerleriyle de ekibiz.
-Ekiptiniz ama bir yol ayrımı oldu, kırgınlıklar oluştu ve ekibinden bazı arkadaşlar yol ayrımına girip Küçükkaya’ya karşı imza toplama olayına girdiler, ciddi de yol aldılar. Ancak benim öngörüm, Selman Yıldırım bu imza olayına destek vermezse bir ayağı aksak kalacak? Selman Yıldırım ne yapacak, kesin olarak imza işine karşı mı?
Ben çok net biçimde arkadaşlara söyledim. Bu imza olayını bu aşamada doğru bulmadığımı, partiye zarar vereceğini anlattım, hepimiz gelip geçiciyiz. Önemli ve kalıcı olan partimizdir. Bu partiye zarar verecek bir oluşumun içinde olmamamız gerektiğini uzun uzun anlattım.
-Ne diyorlar peki?
Tabi onların da kendi gerekçeleri var bununla alakalı. Neden imza topladıklarıyla alakalı gerekçelerini anlatıyorlar. Ben de kendilerine tüzüğün böyle bir hak verdiğini fakat partiye zarar verecek bir adım olacağı için bu süreçte müdahil olmak istemediğimi söylüyorum.
-Siz böyle deyince bu kez onlarla bir yol ayrımına girmiş olmuyor musunuz?
O noktada değiliz, zaten bu konuyu çok fazla da konuşmuyoruz. Benim sağlık sorunlarım vardı, biraz uzaktım anca toparlıyorum kendimi. Arkadaşlarla yeni yeni konuşmaya başladım. Onların bana karşı nasıl bir davranış içine gireceğiyle ilgili bir kanaatim yok şu anda.
-Onları imza toplamaktan vazgeçmeleri için çabaladınız mı cidden?
Tabiki çabaladım, hala daha çabalıyorum.
-Madem böyle olacaktı neden ilçe kongresinde karşı bir aday çıkarmamışlar?
Çünkü aday çıkarmalarını ben engelledim.
-Bu konuları Mehmet Ümit Küçükkaya ile görüşüyor musun, daha doğrusu aranızda bir diyalog var mı?
Yok hiç görüşmedik, kendisinin böyle bir adımı da olmadı, bize ihtiyacı yok herhalde. Yaklaşık iki aydır bir rahatsızlığım var, geçmiş olsun diye de aramadı.
-Bu süreçte özellikle ortadan kaybolduğunuz söyleniyor, ne diyorsunuz?
Kesinlikle öyle bir durum yok. Rahatsızlığımdan dolayı siyasetle fazla ilgilenemedim, tedavi sürecim devam ediyor. Ama bir-iki ay öncesi gibi değilim, her geçen gün daha iyi oluyorum, toparlamaya çalışıyorum.
-Selman Yıldırım hala İzmit’in en iddialı aday mı peki?
Yani tabii ki süreç devam ediyor. Vazgeçmişliğim yok, bu iddiamız anlık oluşan bir şey değil ki. Bu bizim yıllara dayanan hayalimizdi. Gençlik kollarından itibaren böyle bir hayalim vardı benim. Şimdi bu hayalimize biraz yaklaştık gibi. Yani o zamanlar benim belediye ilgili bir hayalim vardı, Haydar Akar’ın milletvekilliğiyle ilgili bir hayali vardı, Mehmet’in de milletvekilliğiyle ilgili hayali vardı. Şimdi bu hayale biraz daha yaklaştık gibi duruyor. Bu kadar emek verilmiş bir işte bir saate, bir ayda veya bir senede vazgeçme kararı verilmez. Bu hedefe emek harcayan, vakit ayıran, inanan birçok arkadaşımız dostumuz var. Böyle bir durumda “ben yokum” demek için çok kuvvetli gerekçeleri olması gerekiyor. Öyle bir gerekçe oluşmadı.