“Kazanacak Adayı” KAZANDIRDILAR
CHP’de ön seçim bitti ve Fatma Kaplan Hürriyet CHP’nin İzmit Belediye Başkan Adayı oldu.
Böylelikle Hürriyet’in yarattığı kriz çözüme kavuştu.
Vakti zamanında “Ben İzmit’i istiyorum, İzmit sadece benimle kazanılır” deyip atanmasını sağlasaydı süreç buralara varmazdı.
Ama bir anlamda da iyi oldu. CHP örgütlerine heyecan geldi.
Diğer yandan da Fatma Hanım beş yıldır unuttuğu üyelerin pek çoğunun elini sıkmak durumunda kaldı.
Kaldı ki yapması gereken sadece buydu.
Kimse ona CHP’lilerin tamamını belediyeye doldurmadığı için kızmadı.
Bilakis, “Çorbada bizim de tuzumuz var, o belediyeyi hep birlikte kazandık, bizi yok saymayın” haykırışıydı…
Ne oldu?
Bir haftalık zaman diliminde gönüllerini almayı başardı.
Demek ki bu iş o kadar da zor değilmiş.
Keşke işi ta buralara getirmeseydi.
***
Pazar günü gerçekleşen ön seçimi başından sonuna kadar yerinde takip ettik.
Yazacak çizecek çok detay var, zaman içinde değiniriz.
Sonuç ortada…
Fatma Kaplan Hürriyet “Kazanacak aday” algısının belleklere yerleşmesini sağladı ve sonuca ulaştı.
Hangi üyeyle konuşsam “Macera aramaya gerek yok, bu seçim Fatma Hanım’la kazanılır” diyordu.
Bu algı büyük iş gördü ve Hürriyet ön seçimi kazandı.
Ancak bu sonuç yeni bir güç sarhoşluğuna yol açmamalı.
“Örgüt beni seviyor, ben ne dersem o olur”, gibilerinden bir havaya sokmamalı.
Mesajları iyi okumalı.
Sefa Sirmen’in aday olduğu ön seçimde 7.200 üyenin oy hakkı varken o seçimde 4.595 üye oy kullanmaya gelmişti.
Bu ön seçimde ise 7.348 üyenin oy hakkı varken yalnızca 3.726 üye oy kullandı.
Bu bir tepki de olabilir, boş vermişlik de olabilir.
Nedenini anlamak için büyük yarışı görmek gerekir.
Ancak büyük yarışa girmeden evvel Hürriyet bu noktanın önemini kavramalı.
Biraz daha CHP örgütünün içine nüfuz etmeli.
***
Bunun için ilçe başkanı Gökhan Ercan büyük şans!
Gökhan Ercan gençlik kollarından gelen, örgüt bilinciyle yoğrulmuş siyasi bir figür.
Dolayısıyla ilçe kongresinde “belediye başkanı beni desteklemedi” diyerek kin güdüp, partisinin belediye başkanını sahipsiz bırakmıyor.
O defteri orada kapatmasını biliyor.
5 yıl sonra Başkan Hürriyet ilk defa bir ilçe başkanının desteğini yanında hissediyor.
Programlara birlikte gidiyorlar, AKP’ye cevap verme işini de belediyenin basın danışmanı değil, örgüt başkanı üstleniyor.
Yani olması gereken oluyor. Bu da Hürriyet için büyük avantaj demek.
***
Şimdi aynı şeyi diğerlerinin de yapması gerekiyor.
Eğer İzmit’i yeniden kazanmak istiyorlarsa adaya sahip çıkmaları lazım.
Tabi bunun için Hürriyet’in de geçmişte yaptığı hatalardan ders aldığını,
Aynı hatalara düşmeyeceğini, örgütsüz bir hiç olduğunu kavraması gerekir.
Daha da ötesi örgütün tamamına bu samimiyetini hissettirmesi gerekir.
***
Yine söylüyorum!
Ortada (ön seçimde) büyük bir başarı falan yok!
Kerhen destek var!
“Seçimi bununla kazanırız” cümlesinin çaresizliği var!
Zaten pek çok insan bu yüzden son anda Hürriyet’in safına geçmedi mi?
O halde Hürriyet verilen mesajı iyi analiz edip ona göre davranmalı.
***
Diğer adaylarla seçim kazanılamaz mıydı peki?
Elbette kazanılırdı.
Fakat kalan 3 aday adayı da seçim kazanacağına üyeleri ikna etmeyi beceremedi.
Süreci çok “nazik” götürdüklerini zaten önceki yazımda ifade etmiştim.
Gerek üyeler gerekse seçmen, karşısındaki adayda o azmi, o kararlılığı hatta o hırsı görmek istiyor.
Bu manada Hakan Tanta, Emre Andız ve Hüseyin Erol sınıfta kalmıştır.
Bir haftalık ön seçim kampanya sürecini, normal bir ön seçim süreci gibi yönettiler.
Karşılarında bir belediye başkanı değil de sıradan bir aday adayı varmış gibi ağırdan aldılar.
Dolayısıyla CHP üyelerinin aklına giremediler.
CHP üyelerinin aklına giremeyen aday adaylarının şimdi Hürriyet’in koluna girme zamanıdır.
Hürriyet için ise “Kazanacak aday” vurgusunun karşılığını CHP’ye verme zamanıdır.