Kazık!

Utanmaz mısınız hiç?

Vicdanınız kanamaz mı?

Müslümanlığı kimseye bırakmazken vatandaşın bu denli zamların altında ezilmesi üzmez mi sizi?

Aç yatanları, sefalete itilenleri görmez mi gözleriniz?

Onların çığlığını duymaz mı kulaklarınız?

Ev sahibi 3 bin lira olan kirayı, 10 bin lira yaptı diye intihara sürüklenen kadın acıtmaz mı yüreğinizi?

Çıkarlarınızdan, siyasi fanatizmden arınıp da bakmaz mısınız hiç pencerenizden?

***

Dünyanın neresinde görülmüş bu denli zamlar?

Dünyanın neresinde var zammı savunanlar?

Dünyanın neresinde var zamları bile muhalefete yıkanlar?

Bakın, sosyal medyada bir ismin attığı tweet dolaşıp duruyor şu sıra…

AKP’li pek çok isim dahi bu zamlara sert tepki gösterirken en kötü günah keçisi olarak Mehmet Şimşek’i suçlarken Cumhur ittifakı ortakları dahi bu zamları kabul edilemez bulurken Furkan Bölükbaşı isimli tanınmış bir zat, çıkmış zamları 6’lı masanın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na bağlamış!

Birileri ondan akaryakıt zammını eleştirmesini istemiş, o da işi geyiğe vurup “Hemen eleştirelim” diye girmiş söze…

“EYT’yi, memur zamlarını, emekli ikramiyelerini, asgari ücrete astronomik zamları seçim vaadi haline getiren ve iktidarı da buna zorlayan popülist politikacı Kemal Kılıçdaroğlu’nun attığı kazığın sonuçlarını yaşıyoruz” diye sonlandırmış tweetini…

Bölükbaşı, şunu demek istemiş özetle: “2023 seçimleri AKP için ‘Ceketimi koysam kazanırım’ seçimi olsaydı, karşısında güçlü bir blok olmasaydı, anketler aleyhte gelmeseydi ve rakip EYT’li için emekli için memur için vaatlerde bulunmasaydı ne EYT çözülürdü ne emekli ikramiyesi verilirdi ne memur zamları bu kadar artardı, ne de asgari ücrete zam gelirdi. Muhalefetin bu vaatleri, AKP’yi tüm bunları yapmaya mecbur kıldı. İşte bu yüzden de seçim kazanmak için yerine getirilen vaatlerin bedeli, vergiyle halktan toplanıyor…”

Evet, yıllarca görmezden gelinen, “Türemiş”, “Boş iş” diye geçiştirilen ve seçim kaybetme pahasına çözüm getirilmeyeceği belirtilen emeklilikte yaşa takılan vatandaşların kısmen de olsa mağduriyetinin giderilmesine vesile olanı Kılıçdaroğlu olarak açıklamış Bölükbaşı!

En düşük memur maaşının 22 bin liraya çıkmasını, emeklilerin bayram ikramiyesi almasını, asgari ücretin bu denli zamlanması Kılıçdaroğlu’na bağlamış!

Kılıçdaroğlu’na giydireyim derken Kılıçdaroğlu’na hakkını teslim etmiş bir nevi(!)

Mevcut iktidarın tüm bunları vicdani değil, seçim kaygısıyla yaptığını iddia etmiş!

EYT’liler aylık bağlanma oranlarının düzenlenmesini, en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çekilmesini, prime takılan EYT’lilerin emekli edilmesini, staj mağdurlarının EYT’li sayılmasını isterken Furkan Bölükbaşı ve onun gibiler EYT’lilere kısmen gelen çözüme takmış kafayı?

Peki EYT’liler ne der bu işe; sizlerin emekli edilmesi, ülkeye atılmış bir kazık mı?

Yoksa, seçimden önce asgari ücrete yaklaşan en düşük emekli maaşının, seçimden sonra 7 bin 500 lirada sabit tutularak asgari ücretten uzaklaştırılması ile siz mi kendinizi kazıklanmış hissettiniz?

Evet, kim kime kazık attı?

Söyleyin hele!