CHP’ye ‘Genel merkez ayarı’ şart oldu!

Bir kere şunu baştan söyleyeyim.

Bu gazetede yer alan kulis haberlerimizin tamamı doğrudur.

Aldığımız bilgileri mümkünse birkaç noktadan teyit etmeye çalışırız.

Bilginin doğruluğundan emin olduktan sonra ise kimin hoşuna gider, kimin gitmez diye bakmaz, haberi yapar geçeriz!

Bunun sonuçlarına katlanmak bizim değil, habere konu olan muhatapların işidir.

Geçen gün bu doğrultuda yine kimsede yer almayan bir haber yaptık.

İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in,

Yönetim içerisinden CHP il başkanlığına seçilen Bülent Sarı’ya ziyareti esnasında sarf ettiği skandal niteliğindeki sözleri haberleştirdik.

Hürriyet’in bağlı olduğu partisinin il başkanına hayırlı olsun ziyaretiyle aradaki buzları eritmesi beklenirken;

Adeta Sarı’ya “herkes haddini hududunu bilsin, işime karışmayın” anlamına gelen mesajlar verdi.

“Sizden destek istemiyoruz, köstek olmayın yeter” dedi.

Destek istemediği kişinin CHP il başkanı olduğunu da bir kez daha hatırlatayım.

*

Bir belediye başkanının geçmişte her ne yaşanırsa yaşansın; bir il başkanına, üstelik siyasetteki ast-üst ilişkisinde ondan üstte olan birine bu sözleri etmesi biz gazeteciler için büyük haberdir.

Dolayısıyla süzgeçten geçirdikten sonra haberi yayımladık.

Takdir edersiniz ki bu haber sadece CHP içerisinde değil, konuya ilgili ilgisiz herkesin dikkatini çekti.

Okuduğuna inanamayıp beni arayanlar dahi oldu.

Gerçekten Hürriyet, Bülent Sarı’ya öyle mi demiş, bu nasıl bir had bilmezlik, bu nasıl bir ego, diye soranlar oldu.

Valla ben işin o kısmını bilmem!

Ego mudur, özgüven patlaması mıdır, saygısızlık mıdır nedir orası il başkanı Bülent Sarı’nın ve yönetim kurulu üyelerinin takdiridir.

Biz işin haber kısmıyla ilgileniriz.

Bu haberi yalanlayan bir Allahın kulu çıkmadığına göre doğruluğu bir kez daha ispatlanmış oldu.

Başta da dediğim gibi; iyice araştırmadan, anlayıp dinlemeden kulis bilgisi yazmamaya özenliyiz.

Bu nedenle tanık olduğunuz, haber değeri taşıdığına inandığınız her olayı rahatlıkla, güvenerek bizimle paylaşabilirsiniz.

*

Öte yandan, Hürriyet ve Sarı arasındaki gerilimin aylar öncesinde yaşanan ikili tartışmayla başladığını yine bizden öğrenmiştiniz.

Hürriyet hala o tartışmanın rövanşını alma peşinde olunca işte ortaya böyle bir görüntü çıkıyor.

Gerçekten CHP’ye çok yazık ediyorlar.

Aynı olayın AKP’de yaşandığını düşünsenize…

Bırakın ilçe belediye başkanının il başkanına hadsizlik yapmasını, ilçe başkanına dahi bu sözlerin onda birini edemez.

Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım ile AKP Karamürsel ilçe başkanı Sait Mete arasında yaşanan gerilimi hatırlayın!

Adamlar anında konuya el attı, genel merkez sorumluları taraflara haddini bildirdi.

Konu uzamadan dallanıp budaklanmadan örtbas edildi.

O çok konuşan, Sait Mete üzerinden AKP’ye top tüfek saldıran, atar gider yapan Yıldırım, anında sessizliğe büründü.

Neden?

Çünkü belediye başkanıyla parti teşkilatı kamuoyu önünde kavga edemez, bireysel davranamaz, kapris yapamaz.

Onların temsil ettikleri makamlar üzerinden yaşanan ve kamuoyuna yansıyan her kavga partiyi aşağı çeker.

Kimsenin nazıyla niyazıyla uğraşmazlar. İsmail Yıldırım’a da bu mesajı verdiler.

Burası alınma, kırılma, kapris, kavga yeri değil!

Akıllı ol, dediler.

O günden beridir ne Yıldırım’dan ne de Sait Mete’den çıt ses duyuyor musunuz?

Duyamazsınız.

Ha, ne zaman duyarsınız?

İsmail Yıldırım’ın artık AKP’den gitme vakti geldiğinde duyarsınız.

Ama AKP’de görev yapmaya devam ederken o kavganın büyüme şansı yoktur, o şansı ona vermezler nitekim vermediler de…

*

Ne var ki CHP’de bunların hepsi çok normal.

Daha ilçe örgütünün kapısını açmayan bir belediye başkanı şimdi de il örgütüyle neredeyse tamamen bağı kopardı.

Öyle ki CHP örgütünün kendisine zarar vereceğine, hatta köstek olacağına inanıyor.

Kendisini ve yönettiği belediyeyi CHP’den korumaya kalkışıyor.

Vay anam vay, ne günlere kaldık!

Bana kalırsa buraya da bir genel merkez ayarı şart!