‘KONTROLLÜ’ MUHALEFET BÖYLEYSE…
Bugün ilimizde geçtiğimiz genel seçimlerde CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı olan Muharrem İnce vardı.
CHP’den ayrıldıktan sonra parti kurarak genel başkan sıfatıyla Kocaeli’ye ikinci kez gelen Muharrem İnce yine oldukça dobra konuştu.
Bu dobralığını en çokta CHP için kullandı.
Daha birkaç yıl öncesine kadar CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı olarak milyonları meydanlara toplayan İnce, CHP’ye hala çok öfkeli!
Öyle şeyler söylüyor ki yabana atılır gibi değil.
Ancak Muharrem İnce’nin sözlerini sırf öfke uğruna söylediğini varsaymak da haksızlık olur.
Çünkü o, CHP’yi adı gibi bilen birkaç kişiden biri.
Yani işkembeden atmıyor, bizzat CHP ailesinin içinden geliyor.
Dolayısıyla söylediği her cümle oldukça önem arz ediyor.
*
Bana göre bir siyasi parti çatısı altında, üstelik önemli görevler edinmiş kişilerin o partiden ayrılıp kendi yolunu çizmesi;
Ve o yolda yürürken eski partisindeki eksikleri söylemesi değerli bir şey.
Zira başka türlü iddialı ve ikna edici olamaz.
Ahmet Davutoğlu da Ali Babacan da Ümit Özdağ da bunu yapmak zorunda.
O dönemlerde parti kuralları ve disiplini çerçevesinde davranmak zorunda olan bu isimler özgürlüklerine kavuştuklarında neler anlatıyorlar neler!
Babacan-Davutoğlu-İnce-Özdağ…
Her dört isim şimdilerde bülbül gibi şakıyorlar!
Bunu küçümsemek için söylemiyorum,
Aksine, ben onların cümlelerini gerek AKP’nin gerek CHP’nin gerekse MHP’nin iç yüzünü daha iyi tanıma-anlama fırsatı olarak görüyorum.
Belki yeni kurulan bu partiler hiçbir zaman iktidar olamayacaklar.
Belki halk onları o partilerin içindeki İrlandalılar olarak kodladı.
Ancak iktidara ortak olma ihtimali bulunan diğer partilerde ve belediyelerde dönen dolapları anlamak açısından söyledikleri şeyler es geçilemez.
*
Diyorlar ki, Muharrem İnce’yi AKP destekliyor.
Sebep?
Efendim, eğer İnce konuşursa CHP kan kaybeder-miş!
Bu bana akıl dışı geliyor.
Muharrem İnce tamamen Muharrem İnce olarak, kendi özgür iradesiyle konuşuyor.
Ve bunu korkmadan, çekinmeden, cesurca yapıyor.
Kaldı ki Muharrem İnce sadece CHP’yi eleştirmiyor.
AKP ve Erdoğan’ı da yerden yere vuruyor.
Ama CHP’liler her zaman olduğu gibi “algıda seçicilik” yapıyor.
İnce’nin sadece CHP ile ilgili olan sözlerini baz alıp onu AKP destekçisi konumuna sokuyor.
Oysa Muharrem Bey ilk zamanlardaki gibi değil artık hem nalına hem mıhına vuruyor.
İktidarın yanlışlarını aklı selim biçimde ortaya seriyor.
*
Dilerseniz bugünkü konuşmasından örnek vereyim.
Mesela CHP’yi şöyle eleştiriyor:
“AK Parti’de hırsızlık var da CHP’de yok mu?
Çöreklenmişler CHP’li belediyelere.
New York’ta yurt yapmak için (AKP) 60 milyon dolar hayır-hasenat parası topladılar. Bu resmen hırsızlık.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan için kaçacak diyor.
60 milyon dolar ile Erdoğan kaçmaz. O para onun çaycısında var” demiş.
*
İnce, bu söylemiyle aslında Kılıçdaroğlu’nun ortaya attığı iddiayı rasyonel bulmadığını söylüyor.
Yani muhalefet böyle yapılmaz diyor ve şu sözleriyle CHP’ye muhalefet dersi veriyor:
*
“2002'de (Erdoğan) başa geldiğinde kötü şeyler olmadı 2007'ye kadar.
Çünkü dünyada para bolluğu vardı, partisiz bir cumhurbaşkanı vardı,
yazabilen bir medya vardı ve güven veren kurumlar vardı.
Bugün bunların hiçbiri yok. Önce partili cumhurbaşkanı yaptı sonra da şahsım devleti yaptı.
Artık parti de yok, kimseyi takmıyor. Kurumlara güven kalmadı.
Erdoğan bunları düzeltemez yapamaz artık, egosu kibri her şeyi yendi.
85 milyonu kendisinin yaşadığı gibi yaşıyor sanıyor.
2002'de Erdoğan genel başkan ve milletvekili olamamış henüz, canlı yayında konuşuyor.
'Hiçbiriniz lojmanlarda oturmayacaksınız satıyoruz hepsini' dedi.
Halbuki milletvekiline lojman lazım, çünkü ne kadar kalacağın belli değil.
Şimdi bütün köşkler saraylar onun.
Don paça ütüsüz pantolonla gelip yüz binlerce lira saat takıyor.
Bu iktidardan da bu muhalefetten de çözüm olmaz”
*
Devam etti…
“Ben 2018 kampanyasında dolar 10 TL olacak dediğimde bu millet bana güldü.
Yandaş gazeteciler açıklama yaptı ‘Muharrem İnce’yi MİT sorgulasın’ demişlerdi.
Bir daha açıklıyorum dolar 30 TL olur. Yatırım tavsiyesi değildir.
Türkiye’nin en büyük faizcisi Erdoğan’dır. Bankaları büyüttü.
Bankaları yüzde 300 büyüttü. Tercihini bu yönde kullanıyor.
Halktan yana kullanmıyor”
*
E bu Muharrem İnce daha ne desin?
AKP kontrolündeyken(!) bile böyle konuşabiliyorsa vallahi helal olsun!
Sizi bilmem ama ben bu kez Muharrem İnce’yi daha tutarlı daha ciddi buldum.
Sadece CHP’ye yara vermek için sahalara indiği görüntüsünden eser bırakmayan İnce,
Yine halkın anlayacağı dilden konuşarak çok doğru noktalara temas etmiş.
CHP Muharrem İnce gibi değerlerini kaybettiğine yansın diyeceğim ama nerdeee…
İnsan öğütme makinesi gibi mübarekler!
--------------------
YILDIZLI İYİCE KABUĞUNA ÇEKİLDİ
Sanırım bir konuda anlaştık!
CHP Kocaeli il örgütü Maltepe mitingine 104 araçla falan gitmedi!
Zaten ilçe başkanları kendi ağzıyla bunu teyit etti.
Harun Yıldızlı’dan da bir açıklama gelmediğine göre, CHP bile bile yalan söyledi diyebiliriz.
Gerçi Harun Yıldızlı ne zaman hangi konuda açıklama yapıyor ki buna yapsın!
Yıldızlı’nın ortaya atılması için genel geçer konuların olması lazım.
Yerel konular onu pek açmıyor şu sıralar.
Hiç o toplara girmiyor veya giremiyor.
Ağzını açsa “sen beşli çete olayından haber ver hele” deniliyor.
Hal buyken Harun Başkan yerel gündemle ilgili tek bir kelam edemiyor.
Muhalefet edebilmek için türlü fırsatlar kollayan Yıldızlı,
Kocaeli ile alakalı her konuya el mecbur sessiz kalıyor.
Aynı şekilde İzmit Belediyesi’ne isnat edilen suçlamaları da duymazdan geliyor.
Savunmuyor, savunulması yönünde bir organizasyon içerisine girmiyor.
Hoş, savunulacak yanı var mı o da ayrı bir konu ya neyse…
İyiden iyiye kabuğuna çekilen Harun Yıldızlı bakalım bu psikolojisiyle nasıl baş edecek?