Kocaeli’de kargo skandalı! Bahçeye atılan paket, can alıyordu
Kocaeli’nin Başiskele ilçesinde bir kargo firmasının kuryesinin sipariş sahibini aramadan evin bahçesine attığı paketten zehir çıktı! Bu ihmalkarlık, 2 eğitimli köpeğin ölümüne neden oluyordu. Hayati tehlikeleri süren köpeklerin tedavileri sürerken diken üstündeki Akçay ailesi, konuyu yargıya taşıyacaklarını aktardı ve CİMER’e şikayet dilekçesi gönderdi

Pek çok kargo firmasıyla ilgili bugüne kadar sıklıkla şikayetler geliyor gazetemize ve farklı platformlara. Kimisi kargo firmasının kargosunu kaybettiğini, kimisi evde oldukları halde “Adreste bulamadık” mesajıyla karşılaştıklarını, kimisi taşıma sırasında ürünlerinin zarar gördüğünü dile getirir şikayetlerinde. Ancak bu kez çok daha farklı bir şikayet ile karşı karşıyayız. Bir felaketle sonuçlanabilecek, iki canlının hayatının söz konusu olduğu korkunç bir olay yaşandı Kocaeli’de. Bir kuryenin iddialara göre getirdiği siparişi zili çalmadan, ev sahibini aramadan müstakil evin bahçesine atıp gitmesi, 2 eğitimli ve evcil köpeğin hayatını tehlikeye attı. Çünkü, aileye teslim edilmeden bahçeye atılan pakette, fare zehri vardı.

Ağzında fare zehriyle geldi
Olay, 10 Aralık 2024 Salı günü Kocaeli’nin Başiskele ilçesinde gerçekleşti. Ayberk ve Efsun Akçay kardeşlerin anneleriyle birlikte ikamet ettikleri bahçeli müstakil eve, 10 Aralık’ta bir kargo geldi. Ayberk ve Efsun Akçay, siparişin saat 11.30-12.00 sıralarında geldiğini, bu saatte evde olduklarını ancak kapının çalmadığını, telefonla da kimsenin kendilerine ulaşmadığını belirterek kargonun geldiğini, malinois cinsi iki köpekleri sayesinde öğrendiklerini ve büyük panik yaşadıklarını belirtti. Akçay ailesi, başlarına gelen korkunç olayı şöyle aktardı: 10 Aralık Salı günü saat 11.30-12.00 sıralarında köpeğimiz, ağzında içinde yeşil madde olan bir poşetle geldi. Poşet parçalanmıştı. Baktığımızda o yeşil maddenin, annemin sipariş ettiği fare zehri olduğunu fark ettik.

Hayati tehlikeleri sürüyor
Evimiz bahçeli olduğu için fareler dadanmıştı ve fare zehri sipariş etmiştik. Sürat Kargo kuryesi, içinde zehir olan paketi getirmiş, bizleri aramadan, zili çalmadan bahçeye atmış. İki köpeğimiz de kutuyu ve içindeki zehirleri parçalamış. Ağızlarında zehirle geldiklerini görünce büyük korku yaşadık. Onlar bizim evlatlarımız çünkü. Hemen bir veteriner kliniğine gittik, şu an için semptom göstermediğini ancak 4 gün sonunda gösterebileceğini dile getirdiler. Yani o gün bugündür, geceleri gözümüze uyku girmiyor. Her an bu iki canımızın vefat edebileceği korkusu yaşıyoruz. Köpeklerimiz bu zehrin yarısını yemiş, ağzında dolaştırmış, veterinere götürmeden önce su içirdik, yoğurt yedirdik. Ne kadar faydası oldu ne kadar olmadı, 4 günün sonunda belli olacak.

“Kurye aramak zorunda değilmiş”
Öte yandan yaşanan olay sonrası Sürat Kargo’nun Başiskele’deki ilgili şubesine gittik, olayı anlattık. Orada bize sorumluluk kabul etmediklerini, kuryenin başka özel dağıtıcı bir firmanın personeli olduğunu söylediler. Umursamaz tavırlar sergileyen Sürat Kargo yetkilileri, kuryenin bizi aramak zorunda olmadığını da öne sürdüler. Yani kurye, gelip dilediği gibi kargoyu oraya bırakabilirmiş. Peki o halde, SMS olarak neden kod gönderiliyor? İki canın hayati tehlikesi var, veteriner kliniğinde tedavi uygulanıyor. Ayrıca bu bahçede çocuklar da olabilirdi, onlar da her şeyden habersiz bu zehri açıp ağzına atabilirdi.

“Suç duyurusunda bulunacağız”
Kurye, paketin içinde zehir olduğunu bilmiyor olabilir belki ama içinde ne olduğunu bilmediği bir paketi, bizim bahçemize bırakabilmesi büyük yanlış. Belki sürpriz yapacağım bir hediye aldım, belki içinde aile bireylerinin tamamının görmesini istemediğim bir ürün var. Yani kuryenin siparişi veren kişiyi araması gerekiyordu. Ama bırakın aramayı, yaptıkları yanlışın, yanlış olduğunu bile kabul etmiyorlar. Bizimle umursamaz bir konuşma içine giriyorlar. Sorumluluk kabul etmiyorlar. Bir özrü bile çok görüyorlar. Bizim çocuğumuz gibi gördüğümüz köpeklerimiz, kanun önünde bizim malımız olarak görülüyor. Bu nedenle mala zarar verme üzerine suç duyurusunda bulunacağız. Ayrıca, konuyu CİMER’e de ilettik. Bize bu berbat durumu yaşatanlardan hesap sorulması için çabalayacağız. Umarız, köpeklerimize hiçbir şey olmaz.”
