Şeffaflığınıza ne oldu?

CHP kurmayları Mehmet Şimşek’e ne diyecek?

Şeffaflığınıza ne oldu?

“Şeffaf değilsiniz, TÜİK’in enflasyon hesabı doğru değil” filan diyecek.

“Tercihleriniz vatandaştan yana değil” diyecek.

CHP kurmayları çok iddialı, bunları somut biçimde Bakan Şimşek’in yüzüne söyleyeceğiz diyorlar.

Sonra ne olacak? Kamuoyuna ne diyecekler?

“Biz Mehmet Şimşek’e verdik veriştirdik, şimdi Şimşek düşünsün” mü diyecekler?

Bunun kime ne yararı olacak?

Benim bu görüşmeyi aklım almıyor arkadaş!

Türk demokrasisinde kapalı kapılar ardında bunlar konuşulacaksa o zaman TBMM niye var?

Bu yapılan şey alaturka başkanlık sisteminin değirmenine su taşımak değil de nedir?

Biz her iki tarafın şeffaf olduğuna, olacağına nasıl kanaat getireceğiz?

Niye iki tarafa değilse de illa bir tarafa itimat etmek durumundayız?

Sadece ekonomi kurmayları değil, CHP’nin öykündüğü gölge bakanlarının da yetkili kişilerle görüşmesi demokrasi adına doğru bir adım değil.

Çünkü bu tip konularda eleştiri ve önerilerin yapılacağı tek adres meclistir.

Siz konuşursunuz, sorularınızı sorarsınız, varsa önerileriniz sunarsınız, ilgili kişiler gelir cevap verir. Böylece meclis çatısı altında şeffaflık sağlanmış olur.

Ama CHP ne yapıyor? Alaturka başkanlık sisteminin alıp götürdüğü şeffaflığın üstüne perde çekip, eleştirileri bile kamuoyunun izleyeceği bir mekanizmada değil de kapalı kapılar ardında, bakan Şimşek’in çalışma ofisinde yapacaklar.

Düşünsenize, emekli maaşlarının artırılması, asgari ücrete zam yapılması, vergi adaletsizliği, tarım teşviklerinin kaldırılmaması, fındığa daha yüksek taban fiyat verilmesi, gibi halkı doğrudan ilgilendiren somut konuları ikili görüşme ile çözeceklerini zannediyorlar.

Bu ne etik ne demokratik ne de rasyonel… CHP’nin parlamenter sistem için yanıp tutuştuğunu, bu hayalle, bu vaat ile politik bir yol izlediğini düşünürsek, yapılacak olan bu ikili görüşme CHP’nin örtük olarak başkanlık sistemine uyumlandığı şeklinde yorumlanabilir. Bir bakıma o sistemi meşrulaştırma yolunda giderler. Hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan o sistemden çıkmak için sağlam bir zemin ve bahane arar duruma gelmişken…

Tamam normalleşelim, tamam kutup siyaseti yapmayın, bunlardan zaten hepimize gına geldi. Ama halkın kangren olmuş sorunları için sokakları örgütlemek yerine bakan Şimşek’in ofisine gidip sözde çözüm bulacağını sananlar popülizmden başka bir şey yapmıyorlar.

Emin olun o görüşmeden doğru sonuç çıkmaz! Her iki taraf kamuoyuna kendi cephesinden açıklamalar yapacak sonra o açıklamalar, yerini kavgaya, kaosa bırakacak.

Millete zerre faydası olmayacak bir görüşmenin günlerdir indir bindir konuşuluyor olması bile ne kadar vahim durumda olduğumuzun bir kanıtı.