Hamile kadına bunu gerçekten yaptınız mı? İzmit Belediyesinde korkunç iddia!

İzmit Belediyesinde işe girerken “Çocuk düşünüyor musunuz” diye sorulan B.E. isimli kadın personele, bir süre sonra hamile kalması üzerine mobbing uygulandığı, kadının bu süreçte strese girerek çocuğunu düşürdüğü, sonrasında tekrar hamile kalınca ise işine son verildiği iddia edildi

Hamile kadına bunu gerçekten yaptınız mı? İzmit Belediyesinde korkunç iddia!

Kadın haklarıyla ilgili TİS sözleşmesine maddeler koyduran, kadına şiddete karşı oluşturulmak istenen farkındalık çalıştayına ev sahipliği yapan kadın belediye başkanı Fatma Kaplan Hürriyet tarafından yönetilen İzmit Belediyesinde, bir kadın personelin müdürü tarafından taciz edildiği iddiası gazetemizin özel haberiyle gündeme bomba gibi düşmüş, yargıya da intikal eden olayı haberleştirmemizin ardından bahsi geçen müdür açığa alınmıştı. Oysa bu kadın personelin sözlü ve yazılı olarak belediye üst yönetimine bildirdiği iddialar, “Özel hayat” denilerek geçiştirilmiş, kadının görev yerini değiştirme talebi dahi kabul görmemişti. Konu haberleştirilene kadar kimse konunun üzerinde durma gereği hissetmemişti. Henüz bu olayın yankıları sürerken, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in kamuoyu önünde kadın hakları savunucusu izlenimi verip, belediyede yaşandığı iddia edilen ve tanık beyanlarıyla da kuvvetlenen böylesi bir olayı ciddiye almaması tartışılırken ortaya vahim bir iddia daha atıldı. İddiaya konu olan yine bir kadın.

20 HAFTA İZİN HAKKI
Kadın işçilerin doğumdan önce 8 ve doğumdan sonra 12 hafta olmak üzere toplam 20 haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır. Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki 3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir. Yukarıda belirtilen süreler işçinin sağlık durumuna ve işin özelliğine göre doğumdan önce ve sonra gerekirse artırılabilir. Bu süreler hekim raporu ile belirtilir. Tabii pek çok kadın parası kesilmesin diye hamilelik süresince sağlığı elvermesi durumunda çalışmaya devam edebiliyor. Bu tamamen onun kendi özgür iradesine bağlı. Lakin, hamilelik durumu özel sektörde sorunlara yol açıyor çoğu zaman, işveren, bu süreçte işçiyi çeşitli bahanelerle işten çıkarabiliyor. Devlet kurumlarında ise yasa neyi gerektiriyorsa o işliyor, hamilelik anne adayı için sorun teşkil etmiyor.

TACİZ İDDİASIYLA ÇALKALANMIŞTI
Belediyeler de kamu tüzel kişileri olarak geçer. Kanun neyi gerektiriyorsa o uygulanır. Öyle ki bazı belediyeler, toplu iş sözleşmelerinde bu hakları sendikanın talepleri doğrultusunda ya da başkanın kendi isteğiyle zenginleştirebilir. İzmit Belediyesi de bir kamu kurumu ve bu kurumun başında hukukçu bir kadın belediye başkanı var. 8 Mart Dünya Çalışan Kadınlar Günü’nde belediyedeki kadınlara bir günlük izin hakkı tanıyan, kadına şiddete karşı protokol imzalayan, bu konudaki farkındalık projesine ev sahipliği yapan, toplu iş sözleşmesine evinde eşine, çocuğuna şiddet uygulayanın işine son verme maddesi koyduran bir belediye başkanı tarafından yönetiliyor İzmit Belediyesi. Böyle bir belediyede bir kadın çalışanın hamile kalmaktan çekinmesi söz konusu dahi olamaz değil mi? Ancak gazetemize ulaşan iddialar, bunun tam tersini anlatıyor. Taciz iddiasından sonra belediyeyi çalkalayan bu iddia eğer doğruysa izahı mümkün değil!

STRESTEN ÇOCUK DÜŞÜRDÜ
İddialara göre olay şöyle gelişti: İzmit Belediyesine iş başvurusu yaparken kendisine çocuk düşünüp düşünmediği sorulan B.E. isimli kadın, bu soruya yakın zaman için “Hayır” cevabını verdi. Ancak İzmit Belediyesi Çınar Çocuk Evi Sorumlusu olarak görev yapan B.E., geçtiğimiz yıl hamile kaldı. Bu hamilelik, belediye yönetimini rahatsız etti. B.E.’ye, bu süreçte baskı ve mobbing uyguladı. Hamilelik süreçlerinde kadınların duygu yoğunluğunun oldukça fazla olduğu, kesinlikle stresten uzak durması gerektiği vurgulanır, B.E. de böyle bir ruh halindeyken gördüğü mobbingden dolayı yoğun stres yaşadı ve çocuğunu düşürdü. Düşük yaptıktan sonra tekrar hamile kalma ihtimali güçleşir ancak neyse ki böyle bir durum yaşanmadı ve B.E. bir süre sonra tekrar hamile kaldı. Aynı baskıları, mobbingi yaşamamak için hamileliğini belediye yönetiminden bir süre gizleyen B.E., hamile olduğunu açıkladığında ise olanlar oldu.

İŞİNE SON VERİLDİ
B.E., bu süreçte rapor aldı. 20 hafta sürecek doğum izninin başlamasına 3 hafta gibi bir süre kalmıştı. Ancak belediye yönetimi, Çınar Çocuk Evi’nde işler yürümeye devam etmesine rağmen, B.E.’nin doğum izni başlamadan işine son verdi. İşine son verildiği SGK sisteminden tesadüfen öğrenen B.E.’ye sonrasında tebligat gönderildi ve işten çıkarmalarına gerekçe olarak 17 ve 18.’inci maddeler yani işten verim alamama gösterildi. Ancak işten çıkarıldığını SGK’den öğrenen, verimi düştüğü konusunda bir uyarı almayan, savunması istenmeyen, üstelik çıkışı raporluyken verilen B.E.’nin sorumlusu olduğu Çocuk Evi’nde işleyişle ilgili bir şikayet yoktu. Çınar Çocuk Evi’ne 1,5 yılı aşkın süredir emek veren, okuldaki sistemin oturması için yoğun bir çalışma yürüttüğü söylenen B.E.’den velilerin de çok memnun olduğu, gidişi nedeniyle üzüldükleri söyleniyor. Belediye yönetiminden bu vahim iddiayla ilgili bir açıklama bekleniyor.

İzmit belediyesi taciz