“Sen gezip tozarken ben sanayide çalışıyordum”

Kocaeli Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Platformu Başkanı Muhammet Alperen Oruç, temsil ettiği insanlar için 45 yaşında emekli mi olunur şeklindeki eleştirilere cevap vererek “Evet, 45 yaşında emekli olacağım. Sen gezip tozarken, üniversitelerde dolanırken ben sanayide çalışıyordum” dedi

Röportaj serimizin bu haftaki konuğu kısa sürede oldukça ses getiren Kocaeli Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Platformu’nun Başkanı Muhammet Alperen Oruç oldu. Endüstri meslek liseleri ve çıraklık okullarında okuyup daha o yaşlarda sanayide ve çeşitli iş yerlerinde staj yaptıklarını, yaşıtları gezip eğlenirken kendilerinin bir meslek öğrenip hayatın sorumluluğunu 15-16 yaşlarında omuzlarında hissettiğini dile getiren Platform Başkanı Oruç, kendilerini eleştirenlere de cevap verdi. Oruç, “Sen 15 yaşında gezeceksin, tozlayacaksın, bu adam sanayide çalışacak. Sonra diyeceksin ki sen ona 45 yaşında emekli mi oluyor? Evet 45 yaşında emekli olacağım. Çünkü ben çalıştım. Kusura bakma sen gezip tozarken, üniversitelerde dolanırken ben sanayide çalışıyordum. Tabii ki ben emekli olacağım. Müsaade et de ben de 45’inden sonra biraz çocukluğumda ezildiğimin rahatlığını yaşayayım. Sen zaten gençliğinde yaşadın…” şeklinde konuştu. Oruç ayrıca “2 milyon 250 bin kişiyi emekli eden, 240 bin kişiyi mi emekli edemeyecek? 2 milyon 250 bin kişiyi emekli edip 240 bini ayırmak çok büyük stratejik hata olur” diye de sözlerine ekledi.

Gerisini Muhammet Alperen Oruç’tan dinleyelim…

✓ Staj mağdurlarının Kocaeli ayağı nasıl oluştu?

Biz hepimiz farklı farklı mağdurlar olarak, sosyal medya platformunda paylaşımda bulunuyorduk zaten. Sosyal medyada Facebook kullanıcısıyım. Twitter'ı yeni yeni öğreniyorum. Facebook'ta girdikten sonra birkaç yorum yaptım, konuştum. Onun üzerinden Ankara'daki dernek üyelerinden Bilal Gül beni buldu. Konuştuk, ettik. Ben sürecin böyle bireysel olmayacağını yani bir çalışma yapılacaksa topyekün bir çalışma yapılması gerektiğini söyledim. Yoksa bu iş bireysel manada organize olmadan bir çözüme ulaşmaz. Yani ben tabii siyasi tecrübelere dayanaraktan organizasyon yapmamız gerektiğini söyledim. Öteki türlü bireysel manada hepimiz tweet atıyoruz, Facebook'ta paylaşıyoruz. Herkes zaten mağduriyetini dillendiriyor ama bu durumun mağduriyetimizin çözüm noktasında olan insanların daha çok hoşlarına gittiğini söyledim.

✓ Yani sizlerle muhatap olmak durumunda kalmıyorlar…

Evet, bizle muhatap olmuyorlar. Sadece sosyal medyadan sesimizi duyuyorlar. Yüz yüze gelmiyoruz. Yüzümüzü görmüyorlar. Tepkilerimizi hissetmiyorlar ve yüz yüze gelmediğimiz sürece bunların bir baskı unsuru oluşturmadığını ben biliyorum. Bunun için bir platform kuralım dedim. WhatsApp üzerinden bir organize olalım. Bir WhatsApp grubu kurmuş arkadaşlar. Ama on beş kişilik bir WhatsApp grubu vardı. Bu sayıyı arttırmamız lazımdı. Bizim yaş grubumuz, staj sigortası mağduru olanlar daha çok Facebook'ta takılıyor. Facebook'ta açmış olduğumuz WhatsApp grubunun bağlantısını paylaştım ve bir haftalık süreçte yani pazar günü ilk yaptığımız toplantıya kadar beş yüz kişiyi hedef koydum. Bir hafta sonunda beş yüz kişiyi geçmiştik.

✓ Gördüğüm kadarıyla kısa sürede organize olup çalışmalarınıza başladınız…

Şimdi ben her zaman söylerim. İnsanları Allah rızası için bir araya toplayamazsınız. Ama bir mağduriyet varsa, bir menfaat varsa, yani insanların menfaatlerinin maksimize olacağı bir ortam varsa insanlar buna iştirak ederler. Şimdi Allah rızası için gelin toplanalım iki rekat namaz kılalım deseniz sosyal medyadan 10 kişiyi bulamazsınız. Bu gerçek bir şey ama 15 yıl daha çalışmak zorunda kalan insanlar böyle organizasyonlara çok çabuk motive olabiliyorlar, eşlik edebiliyorlar.

✓ Kocaeli genelinde ne kadar mağdur var?

Net sayıyı bilmiyoruz. Kocaeli sanayi bölgesi ve epey mağdur bulunduğunu düşünüyorum.

✓ Yani size ulaşan bazında toplam ne kadarsınız?

Artısı eksisi bin kişi. Yani WhatsApp grubunda şu an itibariyle 541 kişi var. Girip çıkanlar oldu. Onun harici normal hayatına devam edip bu işlerin çözüleceğini düşünmeyen ya da ben bu işlere girersem başıma bir işler gelir, bir şeyler gelir diyen insanlar var. Herkes deli değil yani. Siz yapın nasıl olsa biz de faydalanırız diyen en az bizim 20-30 katımız vardır. Yani elini taşın altına koymayan insan koyan insanların onlarca, yüzlerce katı olabilir.

“ÇOK KISA SÜREDE ORGANİZE OLDUK”

✓ Platform kurulalı henüz bir ay bile olmadı ama epey ses getirdiniz. Bunu neye borçlusunuz?

Bu tecrübeyle alakalı. Şimdi atıyorum bunu yapabilmesi için bir insanın siyasileri zaten tanıyor olması ya da doğru bağlantıları kurabilme yeteneğine sahip olması lazım.

Mesela Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanlığından ya da Büyük Birlik Partisi’nden randevu almak isterseniz ama bunu baskılayıp öne almaktır aslolan. Tabii bu organizasyon eski samimiyetlere dayanan şekilde olursa, ilişkiler kullanılırsa çok kısa sürede verim alabilirsiniz. Ama hiç siyasetin içinden gelmeyen insanlar bu işleri yapamaz.

✓ İlk ziyaretlerinizi neden MHP ve BBP’ye yaptınız?

Milliyetçi Hareket Partisi'nin staj sigortası mağduriyetleri üzerinden zaten geçmişte verdiği bir söz olduğu için buna kayıtsız kalamaz. Kalırsa kendileri için eksi yazar. Bunun için bizle temas etmek zorundalar. Hatta il başkanı o kadar iyi bir yaklaşım sergiledi ki, Saffet Bey'le de görüştüreyim dedi, Genel Başkan'ımıza da götüreyim sizi dedi. Böyle böyle önümüzü açıcı, yani bize daha çok destek olucu bir yol haritası çizdi. Biz de teşekkür ettik. Vakti saati geldiğinde o organizasyonları da yapacağız.

Büyük Birlik Partisi zaten söz konusu olan mağduriyetler ve haklılık olursa sizin yanınızda olmamak gibi bir şansları yok. Yani Büyük Birlik Partisi'nin kuruluş amacı bu zaten. Muhsin abiyi (Yazıcı) bizzat sağlığında tanımış, bizzat sağlığında beraber siyaset yapmış bir insanım. Eğer ki siz Büyük Birlik Partisi'nin kapısını bir mağdur olarak mağduriyetinizi dile getirmek adına çaldığınız zaman onların size duyarsız kalma şansları yok. Öyle bir lüksleri de yok.

✓ Diğer partilere de gidecek misiniz?

Gideceğiz… Biz ilk toplantımızda kısa vadede çözüme odaklı hareket tarzı geliştirdik. Yani bize şu an Cumhuriyet Halk Partisi zaten sınırsız destek veriyor. Yani biz Cumhuriyet Halk Partisi'ne gitmiş olmamamız onları önemsemememizden değil zaten onların bize desteği açık. Burada bir sıkıntımız, sorunumuz yok. Hepimiz Kemal Kılıçdaroğlu'nun şartsız şutsuz bu konuyu dillendirdiğini söylediğini zaten biliyoruz. Bizim burada çözüm alabilmemiz önemli. Şahsen burada çözüm odaklı bir strateji geliştiriyorum. Arkadaşlara da dediğim bizim yapmamız gereken önce Cumhur İttifakı ve önce Milliyetçi Hareket Partisi. Çünkü ben Milliyetçi Hareket Partisi ziyaretinde de söyledim. Milliyetçi Hareket Partisi isterse bu iş olur. Yani AK Parti'nin bürokrasisi istemese de Milliyetçi Hareket Partisi isterse bu iş olur.

“16 YAŞINDAKİ GENCİ KORUMASI GEREKEN DEVLET BÜROKRASİSİ VE SGK’DIR”

✓ Staj mağdurları olarak ne istiyorsunuz?

Staj mağdurlarının istediği şey çok basit ve açık. Staj sigortasına başladığımız tarih SSK giriş başlangıcı sayılmasını, yani borçlanmayı da ben şahsi manada kabul etmiyorum ama içimizde kabul eden arkadaşlarımız olduğu için söylüyorum. Geriye dönük borçlanma hakkı istiyoruz. Aslında bu bir devleti idare edenlerin bir kusurudur.

Şimdi ben endüstri meslek lisesine istemeden gittim. Mimar Sinan Lisesi'nde okuyordum. Ailem beni işte bir mesleğin olsun, bir fabrikaya girersin diye aldılar düz liseden götürdüler endüstri meslek lisesine verdiler. Benim zamanımda sınavla giriliyordu Endüstri meslek lisesine. Ben de sınavı kazanmayayım diye beş dakikada sınavdan çıktım. Tuta tuta Kocaeli Endüstri Meslek Torna Tesviye tuttu.

İstemeden ailemin yönlendirmesi sonucu böyle bir yola girdim. Ve Endüstri meslek lisesi son sınıfta Baysal Trafo’da staj yaptık. Staja başladığımızda bize bir SSK kartı verdiler. Çoğu arkadaşımızın o kartı duruyor. Şimdi bizim istediğimiz o başlangıç tarihini asil kabul etmeleri. Meğerse asil değilmiş. Biz bunu bilemeyiz ki. Şimdi 16 yaşında oy kullanma yetisi olmayan bir bireysiniz. Kısa vadeli çalışma kolu, uzun vadeli çalışma kolu diye bir şey bilme ihtimaliniz yok. Sizin bu hakkınızı koruması gereken devlet bürokrasi, SGK… Yani o dönemki hükümet benim hakkımı korumak zorunda. Bana 16 yaşındayken bir staj sigortasında sağlıkla alakalı bir sigorta yapmasına gerek yok. Zaten ben babamın sigortasından faydalanıyorum. Başıma bir şey gelse ben zaten SSK'dan faydalanabilen bir insanım. Devletin orada yapması gereken ben iş elbisesini giyip fabrikada çalıştıysam ve karşılığında aylık bir maaş aldıysam, SSK numaram verildiyse başlangıç sayılmalı.

Şimdi diyorlar ki hayır bu SSK asıl değil ve bu kandırmaca… Biz AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret ettik sosyal politikalardan sorumlu il başkan yardımcısı Zeki Bey'le görüştük. E-Devlet'imde iki tane SSK girişi var. Biri 1998, diğeri 2003 tarihi. Dedim ki ben bu 1998 tarihinin asil kabul edilmesini istiyorum. Çıraklık okulu mezunları bizden daha beter. Haftanın beş günü, altı günü sanayide çalıştılar. Haftanın bir günü okula gittiler. Bunlar da benle aynı durumda.

“SEN GEZİP TOZARKEN BEN SANAYİDE ÇALIŞIYORDUM”

Sen 15 yaşında gezeceksin, tozlayacaksın, bu adam sanayide çalışacak. Sonra diyeceksin ki sen ona 45 yaşında emekli mi oluyor? Evet 45 yaşında emekli olacağım. Çünkü ben çalıştım. Şimdi bu emeklilikten hiç faydalanamayacak bir kesim var Türkiye'de. Atıyorum üniversitede okumuş, 25-26 yaşına kadar hiç SSK'yla tanışmamış. Şimdi bize diyor ki 45 yaşında emekli mi olacaksın? Kusura bakma sen gezip tozarken, üniversitelerde dolanırken ben sanayide çalışıyordum. Tabii ki ben emekli olacağım. Tabii ki sen prim ödemeye devam edeceksin. Yani şimdi maç oynanırken kural değişir mi? Müsaade et de ben de 45’inden sonra biraz çocukluğumda ezildiğimin rahatlığını yaşayayım. Sen zaten gençliğinde yaşadın… Biz burada hakkımızı istiyoruz diye başkalarının mağdur olmasından yana taraf değiliz ama kimsenin hatırı için hakkımızı da yedirecek, kendimizi de taca atacak değiliz.

“BU ÜLKE 20 MİLYON SURİYELİYE BAKIYOR, KENDİ 2-3 MİLYON EVLADINA MI BAKAMAYACAK…”

✓ Peki EYT'nin onaylanması size umut verdi mi?

Her şeyden önce EYT'nin onaylanmasından çok mutlu oldum. Bu insanlar mağdur insanlar. Bu insanları işe başlarken bir şartla koşulla işe başlatıyorsunuz 1999 depreminden sonra diyorsunuz ki ya bu şartlar değişti artık böyle yapacağım. O olmaz. Yani burada staj sigortası mağduriyeti onaylanmasa bile ben EYT'nin çıkmış olmasından memnunum. Çünkü bu, insanların hakkı. Ülkemiz 20 milyon Suriyeliye bakıyor, kendi 2-3 milyon evladına mı bakamayacak…

Konuşacak çok şey var da biz olumlu gitmeye çalışıyoruz, uyumlu gitmeye çalışıyoruz. Yani biz ne hükümetle ne iktidarla ne de siyasi partilerle inatlaşmak peşinde değiliz. Ama gerekirse inatlaşırız. İnatlaşma noktasında bizi kimse susturamaz. Yani emin olun elimize mikrofonu alırsak kesinlikle susmayız ama biz çözüm istiyoruz. 2 milyon 250 bin kişiyi emekli eden, 240 bin kişiyi mi emekli edemeyecek yani? 2 milyon 250 bin kişiyi emekli edip 240 bini ayırmak çok büyük stratejik hata olur.

“İMAM HATİP MGV’NİN, ENDÜSTRİ MESLEK ÜLKÜ OCAKLARININ ARKA BAHÇESİYDİ”

Gittiğim her yerde de söylüyorum; Siyasete kesinlikle girmiyoruz. Çünkü bizim içimizde AK Parti'den, Cumhuriyet Halk Partisi'nden, Milliyetçi Hareket Partisi'nden çok insan var. Şimdi ben Milliyetçi Hareket Partisi'ni ziyaretimizde Murat Başkan'a (Demirbaş) da ilettim. Dedim ki bizim dönemimizde imam hatip liseleri, Milli Gençlik Vakfı'nın arka bahçesiydi. Bu böyleydi. Ben Mimar Sinan'da okuyordum, imam hatiplerde MGV’nin çalışması vardı. Aşağıda endüstri meslek lisesine gittim mesela; endüstri meslek ise Ülkü Ocakları'nın arka bahçesiydi.

İnsan kaynağıdır yani. Meslek lisesinde torna tesviye, makine, metal işleri, ağaç işlerine Ülkü Ocakları'ndan bir kere herkes girip çıkmıştır. Yani bunun aksini iddia eden yalan söyler. Arkadaş ortamından girmiştir, sohbete gitmiştir, muhabbete gitmiştir, çay içmeye gitmiştir, başı sıkışmıştır gitmiştir. Yani muhakkak o Ülkü Ocağına girmiştir.

“BEN OLSAM EYT'YE HARCADIĞIM EFORUN 10 KATINI STAJ MAĞDURLARINA HARCARIM”

Ben Murat Başkan'a dedim ya buradakilerin hepsi MHP’ye oy versin vermesin Alparslan Türkeş'e dua okur. Hiç burada beddua okuyacak adam çıkmaz. Sizin en kaymak tabakanız bu staj sigortası mağdurları. Çünkü meslek lisesi mezunu bunlar, sizin arka bahçeniz. Ben bir siyasetçi olarak 2 milyon 250 bin EYT’li mi, 240 bin staj mağduru mu deseler ben Milliyetçi Hareket Partisi'nin yerinde olsam EYT'ye harcadığım eforun 10 katını staj mağdurlarına harcarım. Çünkü kendi tabanı.

Çözüm Milliyetçi Hareket Partisi'nde. Staj mağduru sigortası mağduriyetini dillendiren zaten Milliyetçi Hareket Partisi. Niye? Kendi tabanı istediği için Saffet Sancaklı 2018’de bunu söyledi. Kendi tabanlarına kulak verdiler ve vaat ettiler. MHP Milletvekili Arzu Erdem yasa teklifi sundu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne. Yani bizim bahsettiğimiz konu Milliyetçi Hareket Partisi ve Büyük Birlik Partisi'ni AK Parti'den çok çok fazla ilgilendiriyor. Çünkü bizim içimizdeki arkadaşların yüzde 99’u bu siyasi iklimden geçmiş insanlar. Görüş olarak sonradan değişmiştir değişmemiştir, bir şey diyemem. Ama bu kapıdan içeri rahat girebilecek, bu içeride tanıdıkları olan insanlar.

MHP'ye bu yasayı geçirin geçirmeyin biz bu kapıya gelmeye devam edeceğiz, kusura bakmayın bizi görmemezlik etmeyeceksiniz dedim. Geçirmeyin, ertesi gün yine buradayım dedim. Hükümet değişir, CHP gelir, onlar zaten söz veriyor dedim. Zaten söz verene bir baskı yapmamın da bir anlamı yok. Hepimiz menfaatimize neyin olup neyin olmadığını bilen insanlarız. Ama bir işin oluru vardır. Ha biz olurunu yapma taraftarıyız. Kendi ayağınıza sıkmayın dedik.

“AK PARTİ VE MHP’DEN ÇOK OLUMLU BBP’DEN DE SINIRSIZ DESTEK ALDIK”

AK Parti'yle gittik ziyarete. Mehmet abiyi, (Ellibeş) ben Gölcük'te esnaflık yaptığım için eski tanırım. Mehmet abiye telefonda konuyu açtım. Mehmet Ellibeş sınırsız destek veriyorum, hiç sıkıntı yok dedi. Sizi hemen kabul edemem dedi. Ama haftaya olmaz, ben bu milleti tutamıyorum dedim. Bunlar AK Parti'ye gideceğim diyor dedim. Ya yarın sen olursun karşılarsın ya da bir il başkan yardımcısı… Biz AK Parti'den içeri gireceğiz yarın sabah dedim. Geceleri uyku uyuyamadığımı ve bu yükü bölüşmemiz gerektiğini söyledim. Mehmet abi tamam buyurun gelin dedi. Sosyal politikalardan sorumlu Zeki Başkan bizi karşıladı.

Cumhurbaşkanı ve ilgili birimlere konuyu ileteceklerini söyledi. Kısacası AK Parti'den çok olumlu, MHP'den çok olumlu, Büyük Birlik'ten sınırsız destek aldık.

Her kişinin sınırsız desteği var. Ama biz şunu da biliyoruz. Bu iş Recep Tayyip Erdoğan istemeden olmaz. Yani bizim yaptığımız temaslar sahada pres. Biz işin saha kısmını yapıyoruz, baskı uyguluyoruz, rahatsız ediyoruz insanları, biz buradayız diyoruz. Menfaatler bizi harekete geçiren doğal duygular yani. Bunda bir sorun yok, sıkıntı yok. Bu ayıp da değil, günah da değil

✓ Staj mağdurlarının sorununa sizce genel seçimlere kadar bir çözüm bulunur mu?

Bizim kısa vadeli stratejimiz EYT yasasının içerisine bunun girmesi için Twitter üzerinden zaten milyonları geçen baskı unsuru oluşturuyoruz. Her ilde özellikle Kocaeli bu noktada örnek oldu. Kocaeli mesela Ferhat Başkan Kocaeli'den övgüyle bahsediyor. Yani bizim temel stratejimiz gökten ne yağmış da yer kabul etmemiş… 2 milyon 250 bini emekli eden 240 bini gözü kapalı eder. Kendinize sorun yaratmayın. Yani bizi de zora düşürmeyin. Bizim Cumhuriyet Halk Partisi ya da İYİ Parti öncelik verip gitmememiz onlardan yana tercih etmemiz etmememizden sebep değil, onların zaten bu konuya sınırsız destek vermelerinden. Yani biz şimdi kümesteki kazlarla ilgilenmiyoruz. Biz şu an uçak uçan kazları kovalıyoruz.

“HELALLİK ALMALARI LAZIM”

✓ Staj mağdurlarına söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Vallahi arkadaşlar mağdurum demeye devam edecekler. Ağlamayan bebeğe emzik de vermezler mama da vermezler. Elini taşın altına koyan, toplantılara gelen bütün arkadaşlara ben teşekkür ederim. Toplantılara gelmeyen, elini taşın altına koymayan, bu iş nasıl olsa bize de yarar diyen insanlara da bir şey demiyorum. Demeye gerek dahi duymuyorum. Çünkü öyle insanlardan bıktım. Yani o insanlar da bu işten faydalanabilirler ama bu elini altına koyan insanlardan da helallik almaları gerekir.

Ben kendi adıma hiçbir şey istemiyorum. Benim açımdan çünkü sorun yok. Ben serbest çalışan bir insanım istediğim zaman, istediğim saatte, istediğim yere gidebiliyorum. Ama fabrikadan 24.00-08.00 vardiyasından çıkıp toplantıya gelen arkadaşlar var. Boş olduğu halde gelmeyen arkadaşlar bunun helalliğini almak zorundalar. Yani ortada bir emek var. Gelen otuz kişi sırt üstü yatan üç bin kişiden evladır. Yani gelen otuz kişiyle yol yürümek, sırt üstü yatan otuz kişiyle münakaşa etmekten çok daha evladır.

“PANDORA’NIN KUTUSU AÇILDI”

✓ EYT’lilerin sorunları, staj mağdurlarının sorunları derken şimdi yeni yeni sorunlar daha çıkmaya başladı…

Aslında AK Parti benim açımdan stratejik bir hata yaptı EYT'yi bu şu aşamada böyle kabul etmekle. 2018 yılı genel seçimleri sonrası yaş şartı koyup elli yaş şartı koyup Staj Sigortası mağdurlarını da bu kapsama alsaydı şimdi bu iş çözülmüştü. Şimdi pandoranın kutusunu açtı, EYT'liler emekli oldu. Staj sigortası mağdurları bizim hakkımız var diyor. Hemen peşimizden

2000’liler, 2000’li sonrası SGK'lılar sosyal medyada örgütleniyor.

AK Parti açısından bu sıkıntılı bir sürece girdi. Yani birini memnun etse diğerini memnun edemeyecek. 2018 sonrası yaş şartı koyup kabul etseydi sıkıntı olmazdı. Ben siyasetçi olarak AK Parti'nin yerinde olsaydım, cumhurbaşkanımızın yerinde olsaydım inatlaşmazdım, siyasi hayatıma da mal olsa bunu geçirmeyeceğim demezdim. Arkadaşlar yol yordamına bakacağız derdim kimsenin gönlünü kırmadan, üzmeden, incitmeden. Böylelikle belki İstanbul seçimlerini de AK Parti kaybetmiş olmazdı. Ben biraz da ona bağlıyorum.

“AK PARTİ’YE İSTANBUL SEÇİMLERİNİ STAJ MAĞDURLARI VE EYT’LİLER KAYBETTİRDİ”

İstanbul seçimlerini bu Staj Sigortası Mağdurları ve EYT'liler kaybettirdi AK Parti'ye. Bu bir stratejik hata. Danışmanlar da Cumhurbaşkanımıza bazı gerçekleri söyleyemiyorlar. Yani insanlar konumlarını düşünüyor, koltuklarını düşünüyor. Ben Cumhurbaşkanına da çok danışmanlık noktasında sağlıklı verilerin gittiğini düşünmüyorum. Yani söyleyemiyorlar, korktuklarını düşünüyorum. Neden, niçin, bilemem. Bir insan bir insandan niye korkar? Doğruyu söylemekten niye korkar? Onu da bilmiyorum. AK Parti açısından pandoranın kutusu açıldı. EYT, Staj Sigortası Mağdurları, 2000’ler, 2000 sonrası SGK’lılar derken olay böyle devam edecek. Gelenin de işi zor, AK Parti kazanırsa onun da işi zor.

Yani uğraşmak zorunda kaldığı bir kitle var. Emeklilik üzerinden önümüzdeki süreçteki iktidarın çok büyük sorunları olacak. Aslında çözüm çok kolay, çok basit. Yani her kişiye hem staj sigortaları hem EYT'lileri emekli edebilirsiniz hem de iki gün sonra SGK'lıları kademeli emeklilik sistemine sokmanın bütçesi Suriye'yle anlaşıp 20 milyon Suriyeliyi ülkelerine geri gönderip onlara harcanan milli kaynağı bu tarafa aktarmak olacaktır. Bu da çözümdür yani. Zaten şu an bunu söylemekte bir beis görmüyorum.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber