ESKİ BAŞKANDAN SİTEM ÜSTÜNE SİTEM…

Geçen hafta “Rantın yeni adresi Darıca mı olacak?” başlığıyla bir yazı kaleme almıştım. O yazı tahmin edemeyeceğim kadar okuyucudan ilgi gördü. Sebebi nedir...

Geçen hafta “Rantın yeni adresi Darıca mı olacak?” başlığıyla bir yazı kaleme almıştım.

O yazı tahmin edemeyeceğim kadar okuyucudan ilgi gördü.

Sebebi nedir hiç bilmiyorum.

Fakat bu tür durumlarda birilerinin kovanına çomak soktuğumuzu düşünürüz.

Çünkü gazetecilerin köşe yazılarının okunma oranı aşağı yukarı bellidir.

Konu popüler ise rakam çok üst seviyelere çıkar.

Gündemi değerlendirme yazısı ise belli bir standardı geçmez.

Darıca ve rant konusundaki yazım standardın çok üzerinde ilgi gören yazılarımdan biri oldu.

Kısaca o yazıda neden bahsettiğimizi hatırlayalım:

*

Darıca Belediyesi’ne birkaç ay önce yeni başkan yardımcısı atandı.

Devrim Yılmaz adındaki bu başkan yardımcısı eski başkan Şevki Demirci döneminde Çayırova Belediyesi’nde imar müdürü olarak görev yapıyordu.

O yıllarda Çayırova’da bir rant hikayesi patlak vermişti.

Bu rant hikayesinin göbeğinde başkan yardımcısı Refik Tartar yer alıyordu.

Refik Tartar’ın işi kılıfına uydurarak nasıl arazi zengini olduğu, başkanın ve özel kalem müdürünün yakınlarına nasıl rant sağladığı iddiaları günlerce ulusal basının gündemi olmuştu.

TBMM Başkanvekili Haydar Akar, konuyu meclise kadar taşımış, bahsi geçen başkan yardımcısı hakkında soruşturma açılmıştı.

*

Çayırova Belediyesi’nde skandal rant iddiaları olduğu sırada belediyenin imar müdürlüğü koltuğunda Devrim Yılmaz vardı.

Dolayısıyla (imza yetkili olduğundan) onun da şaibeye bulaşmış olmasının kaçınılmaz olduğu akla geliyordu.

Ancak Başkan Yardımcısı Refik Tartar görevden uzaklaştırılmasına rağmen Devrim Yılmaz görevine devam etti.

Ta ki, yeni başkan Bünyamin Çiftçi göreve gelene kadar…

Çiftçi gelir gelmez Devrim Yılmaz’a kapıyı gösterdi.

Yılmaz, üç yıldır boşta geziyordu.

Sonra bir baktık ki Darıca Belediyesi’nde başkan yardımcısı olmuş.

İddia o’dur ki, bu atamada eski başkan Demirci’nin katkısı bulunuyordu.

Hal buyken bunca rant iddiaları almış başını gitmişken biz de şu soruyu sorduk:

“Çayırova’dan sonra sırada Darıca mı var” dedik.

Öyle ya; bir sürü katakullinin döndüğü söylenen belediyenin imar müdürü yaşananlardan paçayı kurtarmış. Yetmemiş komşu ilçe belediyesine başkan yardımcısı olmuş.

Hem de üç yıl boşta gezdikten sonra…!

*

İşte bu yazım üzerine eski başkan Şevki Demirci aradı.

Şevki Bey ile gergin bir konuşma yaptık.

Kendine göre haklı yanları olabilir ama karşımdaki kişi kim olursa olsun, üslubunu sertleştirdiğinde bende ters etki yaratıyor.

Belki haksızlığa uğradığını düşündüğü için öfkeleniyor, bu da olabilir.

Ben kendisini kişi olarak tanımam etmem, başkanlığı dönemindeki olaylardan mütevellit muhatabım olmuştur.

Şimdi başkan değil, iş insanı!

Ama siyasette “Eski” diye bir kavram vardır.

Hele de bir ilçeyi beş yıl yönetmiş ve o beş yıllık dönemde bir sürü vaka yaşanmışsa Şevki Demirci’nin ara ara haber olması kadar doğal bir şey yok.

*

Bana yaptığı açıklamada Devrim Yılmaz’ın atanmasında en ufak bir dahlinin olmadığını anlatmaya çalıştı.

Bizi rant ekibi gibi yansıtıyorsunuz, ayıp değil mi dedi.

Açıklamalarına yer vermediğim taktirde tazminat davası açacağını söyledi.

Kendisine de söyledim…

Bu gazetede tekzibe yer vermemek gibi bir durum söz konusu olamaz, bu karşıdaki kişinin savunma hakkına saygısızlıktır.

Tazminat davasına gelince; bu işi yapıyorsak bunlara da hazırlıklıyız elbette.

Olmayan bir şeyi yazıyor falan değiliz.

Yaşananlardan yola çıkarak, bir tür çıkarım yapıyoruz.

Çayırova Belediyesi’nde bu olayları hiç yaşanmamış gibi görmemizi bekleyemezsiniz.

Rant ekibi var veya yok, ama bunun içerisinde yer almadığınızı anlatmanın yolu bu değildir.

*

Şevki Bey’e telefonda da söyledim, kendisini sükunete davet ettim.

Üslubuna dikkat etmesi yönünde ricada bulundum.

Sinirleri gerilmişti, haklı olabilir.

Dediği gibi Devrim Yılmaz’ın atanmasında en ufak payı olmayabilir.

Ama Refik Tartar’ı savunmaya kalkmasını anlayamam.

Onca şeyde adın geçecek ve kamuoyuna en ufak bir açıklama yapmayacaksın, onun yerine Şevki Demirci yapacak, öyle mi?

Şevki Bey kusura bakmasın ama ben bunu kabul etmiyorum.

Mahkemeden aklandığını, o süreçte neler yaşandığını çıkıp kamuoyu önünde anlatmadığı sürece benim gözümde Refik Tartar, rantı yasaya uygun yapan, dağıtan, nüfuzuyla eşe dosta kıyak geçen biri olarak kalır.

Şevki Demirci ise bir dönem başkanlık eden, ikinci dönem diyet ödeyen başkan olarak hafızamda yer edinir.

Ve rant konularının olduğu sırada imar müdürlüğü yapan birinin başka belediyeye başkan yardımcılığına getirilmesini mucizelere veya tesadüflere bağlayamam.

Şevki Demirci değilse de başka bir sebepten bu atama olmuş diye bakarım.

Neden hemen değil de üç yıl sonra…?

Biz gazeteciyiz, elbette bu soruları sorma özgürlüğüne sahibiz.

Kim bundan memnun olur kim olmaz, buna bakmayız.

Herkesin cevap hakkına da son derece saygılıyız.

*

Şevki Demirci’nin de adının geçtiği yazımla alakalı verdiği cevabı, yine aynı şekilde bu köşeden yayımlayacağım.

Sonra ister dava açar ister teşekkür eder, orası onun bileceği iş.

Ben her iki koşulda da kararına saygı duyarım.

Yaptığınız habere Çayırova’da beni tanıyan hiç kimse inanmaz, hatta bu gazeteye ağzına geleni söyler demişti.

O zaman mesele yok Şevki Bey!

Ama ben yine de size kendinizi ifade etme hakkına binaen dediklerinizi harfi harfine yazıyorum.

*

Bakınız eski başkan nasıl açıklamalar yaptı, buyurun dikkatle okuyun:

***********

-Aysun Hanım; Hangi belge neye dayanarak bunu yazıyorsunuz? Elinizde bir belge var mı hırsızlıkla, arsızlıkla, yolsuzlukla ilgili?

* Orada sizi direkt olarak hırsızlıkla, arsızlıkla ilgili itham eden bir şey yok. Arsa konularında yaşananları zaten ulusal basından da takip ettik Şevki Bey.

- Hepsi aklandı da geldi onunla ilgili bilginiz yok tabi.

* Çünkü usul olarak bir hata yok etik olarak var. Gayri hukuki değil ama etik de değildi.

-Ama bakın şimdi böyle olmaz lütfen Aysun Hanım rica ediyorum. Yani böyle bir şey olabilir mi? Halbuki beni bir arasanız sorsanız yazacaksanız yazacaksınız tabi ki.

Gündeme düştü ama hepsi aklandı bu insanların.

Refik Tartar bile aklandı. Çünkü ortada bir şey yok.

O zaman affedersiniz bu çakalların yaptığı pisliklerin sonucunda hepsi mahkeme gördü, bunun da bilgisini vereyim. Hepsi bunların aklandı. Şimdi kalkıyorsun burada benim ismimi veriyorsun adam (Devrim Yılmaz) orada ne yaptı bilemem ama benim ismimi kullanman yanlış bir şey yani. Hoş olmuyor buna kimse de inanmaz.

Sanki biz bu işleri kovalıyormuşuz gibi.

Bak sizin bilmediğiniz şeyler var. Ben burada bir iş insanıyım, siyasetin önündeyim yani siyaset ikinci planda.

Burada beni herkes tanır, herkes bilir. Benimle ilgili böyle bir şey olmadığını herkes bildiği gibi herkese de kanıtlamışımdır bunu. Bugün kime gidip desen bu gazeteye ağzına geleni söyler. Söyleyeyim size.

*Ne demek istiyorsunuz?

-Yani ortada siyaset yok bir şey yok kalkmış adam gitmiş orada ki adamı almış, bunun benimle ne alakası var?

Burada Bünyamin Çiftçi’yi niye yazmıyorsunuz? (Neyi kastettiğini buraya yazmayacağım)

*Bünyamin Çiftçi ile alakalı konu gelirse onu da en ufak tereddüt yaşamadan yazarım. Kendisini ne tanır ne bilirim. İsterseniz sizinle röportaj dahi yaparız, bizim kimsenin ağzıyla iş yaptığımız yok!

- Aysun Hanım ama oturduğun yerden olmaz. Burada CHP yönetimi var hepsi var. Adamlar neler çekiyor burada. Bir sorsana, adamlara bir danışsana. Onların neler çektiğini niye yazmıyorsun? Örnek veriyorum mecliste adamların çalışmalarına demediklerini bırakmıyorlar, adamlar tescilli…

*CHP Çayırova örgütünün dediğiniz anlamda şikayetlerini duymadım. Varsa da muhalefet etmeleri lazım, oda benim suçum değil. Ben mi çalıştıracağım CHP’yi?

- Benim sizden isteğim, benimle ilgisi olmayan şeylere benim ismimi karıştırmayın. Benimle alakası yok bu atamanın. Bu insanların çevresi var, komşusu var, arkadaşı var. O insanlar aklandı. Neye göre yazıyorsunuz, elinizde meclis tutanağı belge falan var mı?

*Konu TBMM’ye kadar gitti, ulusal basına manşet oldunuz neyin belgesini soruyorsunuz? Her şeyi tutanakla mı yazacağız? Bu olay kamuoyunun bildiği bir konuydu, bunu söylemeyelim mi yani?

-Ama hepsi balon çıktı, ne olacak şimdi?

*Balon çıktıysa Refik Tartar çıkıp açıklama yapsaydı onu da yazsaydık. Siz niçin onun adına açıklama yapıyorsunuz?

-Adam devlet memuru, nasıl açıklama yapsın. Bakın, sizi meslek olarak sever sayarım ama bu yazınızla beni üç kağıtçı, yalancı durumuna düşürüyorsunuz. Bunlar yanlış işler, böyle şey olmaz. Yazdığınız adama biraz dikkat edin. İyi bir gazetecisiniz, yapmayın lütfen!

-----------------

Evet, Şevki Demirci’yi baya üzmüşüz, kızdırmışız.

Dediğim gibi eski başkan olma sıfatıyla kendisini konu ediyoruz.

Ve pek tabi o günden bugüne süre gelen konular zinciri olduğunda kendisini hatırlıyoruz.

Şevki Bey, Darıca’daki atama olayında en ufak bir payı olmadığını anlattı, bize de bunu iletmek düşerdi, üstümüze düşeni yaptık.

Yazılı değil de sözlü açıklama yaptığından, diyaloğu olduğu gibi aktarmış olduk.

Sandığı gibi gazetenin görülmeyen, ufacık bir köşesinden değil, benim köşemden duyurduk.

Bundan çekineceğimi sandı ama yanıldı.

Birisi ısrarla bu işi ben yapmadım diyorsa ona yok illa sen yaptın denmez!

Savunma hakkına saygı duyulur, biz de onu yaptık.

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları