BU İTTİFAK ÇOK BİLE SÜRDÜ!

Millet ittifakının ana omurgasını oluşturan CHP ve İyi Parti arasında sorun mu var, bana mı öyle geliyor?

Özellikle yerele baktığımda, hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığı anlaşılıyor.

Yerel seçim zamanlarını hatırlayın…

İyi Parti, İzmit’te Fatma Kaplan Hürriyet’i nasıl da sahiplenmişti.

Hürriyet sanki CHP’nin değil, onların adayı gibiydi.

Seçim kazanıldıktan sonra Hürriyet, İyi Parti kadrolarına önemli yerlerde görev vermişti.

İşe alımlarda dahi il başkanı Şanbaz Yıldız ile İzmit ilçe başkanı Pelin Coştur Filiz’in referansı kıymetliydi.

Bir keresinde Pelin Hanım, CHP’li gençlerin bile İzmit Belediyesi’nde işe girmek için kendisine başvurduklarını söylemişti.

Gerek Şanbaz Bey gerekse Pelin Hanım, Hürriyet’i Harun Yıldızlı’dan, Hakan Çakar’dan daha fazla sahipleniyordu.

Ama bugüne baktığımızda iki parti arasında eskisi gibi bir yakınlığın olmadığını görüyoruz.

Sadece Hürriyet veya İzmit Belediyesi özelinde değil, genel anlamda iki parti arasında soğuk rüzgarlar esiyor.

Örnek mi?

İyi Parti’nin yayın organı olarak mimlenen Yeniçağ Gazetesi’nin yaptığına bakın mesela!

Hem Milletvekili hem de gazetenin sahibi olan Ahmet Çelik,

CHP ile işbirliğinin kangren haline geldiğini, İYİ Parti’nin ittifak için CHP’ye mecbur olmadığını söylemiş.

Kendi gazetesine verdiği röportajda sarf ettiği bu sözler, gazetenin manşetinden büyük puntolarla yayımlanmış.

Ahmet Çelik daha önce de CHP’li belediye başkanlarının seçimi İyi Parti sayesinde kazandıklarını unuttuklarını söylemişti.

Benzer sözleri buradaki il başkanı da söylüyor.

“CHP’li belediye değil, ittifak belediyesi” diyor, İzmit Belediyesi için.

Yani, biz olmasak CHP İzmit’i rüyasında görürdü diyor.

Üstelik zamanında İyi Parti’nin seçime girebilmesi için CHP’den 15 Milletvekili kendilerine verilmişken…

Ve o, 15 vekil arasında Fatma Kaplan Hürriyet varken, Yıldız’ın ısrarla buna vurgu yapması, CHP’liler tarafından tepkiyle karşılanıyor.

İyi Parti’nin, yandaş-candaş bütün anketlerin hemen hepsinde yukarı doğru bir ivme kazandığı görülüyor.

Kılıçdaroğlu ve Akşener arasındaki uyumda ise şimdilik bir sorun gözükmüyor.

Ancak aşağıda İyi Partililer rahat durmuyor.

Bunu bilinçli mi yapıyorlar, bilemiyorum.

Yeniçağ Gazetesi’nin o manşetindeki haber, sıradan birinin sözleri değil, İyi Parti Milletvekili Ahmet Çelik’in sözleri.

Yani Meral Akşener’e rağmen söylenmiş sözler olduğunu düşünmüyorum.

Adam açık açık çıkıyor ve diyor ki;

“Cumhurbaşkanı adayı CHP’li olursa ve CHP'nin bu anlayışı sürerse seçmenimiz genel seçimlerde İYİ Parti'ye oy verir ve çalışır,

Ancak cumhurbaşkanı adayı ile ilgili oy vermemeyi tercih edebilir” diyor.

CHP’lilerin İyi Parti’ye saygı duymak zorunda olduklarını ve İyi Parti’nin küsurat partisi olmadığını ifade ediyor.

Sizce bir Milletvekilinin sözleri partinin kurumsal kimliğini bağlamaz mı?

Eğer lider tarafından yalanlanmıyor ise elbette bağlar.

Ben Sayın Akşener’in, Milletvekili Çelik tarafından sarf edilen bu sözlerini yalanladığını duymadım.

Kim bilir…

Belki de vekiller, il başkanları, ilçe başkanları aracılığıyla CHP’ye “AKILLI OLUN” demeye getiriyorlar.

Veya köprüyü geçtiler, dayıya ihtiyaçları kalmadı, artık CHP’yi kambur görüyorlar, orasını bilemiyorum.

Herkesin kendini General sandığı her iki partide bu ittifak çok bile sürdü.

CHP ve İyi Parti’de sadece iki asker var, onlar da Kılıçdaroğlu ve Akşener!

Emeklerine yazık!