Obur Mürekkepçik

Öznel değerlendirmelerden uzak bir yazı değil bu yazı, o nedenle baştan bir itirafla başlıyorum; kişisel olan şeyler de dahil. Kızım bugün 10 yaşına girdi ve...

Öznel değerlendirmelerden uzak bir yazı değil bu yazı, o nedenle baştan bir itirafla başlıyorum; kişisel olan şeyler de dahil. Kızım bugün 10 yaşına girdi ve bu kitabı iki kez okudu. Okumakla kalmadı ısrarla benim okumam için de cümleler kurdu. Çok beğeneceğimi, mutlaka okumam gerektiğini söyledi durdu. Bunca övgüden sonra merak ettim ve yanıma aldım haliyle kitabı. Yeterli zamanı ancak buldum ve geçtiğimiz hafta okuyabildim. Okurken de ara ara kızım gelip “Neredesin, ay orası çok güzel değil mi? Bak sonra ne olacağını söyleyeyim mi?” deyip durdu. Kitaplar üzerine konuşmak ve duygularını paylaşmak artık onun da sevdiği bir şeye dönüşüyor ve bu dönüşüm beni çok mutlu ediyor. Gelelim kitaba; Kırmızı Kedi Çocuk tarafından basımı yapılan kitabın yazarı Kenneth Oppel ve resimleyeni Sydney Smith. Türkçe’ye Rengin Arslan tarafından çevrilen kitabın kurgusu çok güzel. Akıcı dili sayesinde de alıp götürüyor okuyanı. Elinizden düşürmek istemeyeceğiniz bir halde buluyorsunuz kendinizi.

Anne kaybının olduğu bir ailedeki büyük olan çocuk Ethan ve down sendromlu küçük kız kardeş Sarah var hikayede. Bir de aslında eşinin kaybının yarattığı travmayı atamamış bir baba karşımızda. İşin yükü büyük oranda Ethan’ın üzerinde; ya da okur olarak olayları onun gözünden gördüğümüz için bu his uyanıyor içimizde. Çizer olan baba bir süredir çizim yapma konusunda sıkıntı yaşıyor ve onun karalama defterinden küçük bir mürekkep, onun hayalinin de bir ürünü olarak defterden kaçıyor ve macera başlıyor. Minik mürekkepçik Ethan’ın odasına gidiyor ve ikili arasında inanılmaz bir dostluk başlıyor. Okuduğu her şeyi içselleştiren ve oradaki kelimelerle konuşan; daha doğrusu yazarak iletişim kuran mürekkepçik ile aslında yazar bizlere de bir şeyler fısıldıyor. Ethan onun önüne nitelikli yayınlar koyduğunda, oradaki mürekkepleri alıp emen bu mürekkepçik, böylece zaman içinde hem kelime haznesini, hem de bakış açısını geliştiriyor. Okulda bir sürü sorunla uğraşan Ethan bir taraftan da kız kardeşi ve babasındaki durumu da düşünüyor. Mürekkepçik hayatlarındaki önemli bir boşluğu doldurmaya başladıkça aralarındaki bağ da güçleniyor. Örneğin Sarah’ın mürekkepçiği fark etmesi ve onu küçük köpeği gibi görmesi de ayrı bir manzara. Mürekkepçik istediği karakterin şekline girebiliyor ve bu da küçük kızın çok hoşuna gidiyor. Ethan üzerinden bir çocuğun yaşayabileceği çoğu zorluğu ve güzelliği, arkadaşlığı, dayanışmayı ve mücadeleyi görüyoruz bu kitapta.

Mürekkepçik hayatlarında değişime sebep oldukça etraftaki meraklı bakışlar da artıyor ve bu durum, tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Ethan’ın en büyük rakibi olan Vika da bu değişimin en yakın izleyicilerinden ve Ethan’ı zorlu bir sürecin içine sokuyor. Çünkü Vika hem Ethan’ın sınıf arkadaşı, hem de babası, Ethan’ın babasının yayıncısı. Yayıncı olan tarafıyla baba klasik olarak daha fazla kazanmak için her yolu mübah görecek bir tip. Hırsı ve tüketme isteği ile o da bu olayı kızı aracılığıyla fark ediyor ve mürekkepçiği fazla talep gören ama içerik anlamında zayıf olan, şiddet içerikli ucuz çizgi romanlar için üretici olarak kullanmak istiyor. Ethan babasıyla olan iyileşme dönemi ve mürekkepçiğin desteği ile hayatını yolunu sokmaya başlamışken mürekkepçiğin Vika tarafından çalınmasıyla yıkılıyor. Farkındaysanız kendimi tutamayıp kitabı özetliyorum. Tamam tamam burada bırakıyorum ama eminim kitabı eline alan çoğu kişi bizim gibi bu heyecan ve macera dolu sayfaları arka arkaya çevirecek.

Kitabın bir yanında çocukluk ve arkadaşlık galip geliyor ve güzel olan bir ayrıntı bence. Yetişkin dünyası için aynı olumlamalar yok ve gerçekçi bir tarafıyla da onların dünyası önümüze seriliyor. Yani pembe tablolar sunan bir kitap değil elimizdeki ve sonu itibariyle de bunu net olarak görüyoruz. Ama Ethan ve ailesi özelinde kendi travmalarını yenebilmeleri, yeniden aile olabilmeleri ve anne kaybına rağmen, bu acıyla yaşamayı öğrenmeleri çok güzel. Kapitalist sistem eleştirisini ben yetişkin olarak görürken, kızım da arkadaşlık ve dayanışma konusunu daha çok farketti kitapta. Dolayısıyla farklı şeyler alımlayabileceğiniz ama daha da önemlisi üzerine düşünüp, konuşabileceğiniz bir kitap. Çocuğunuzla böylesi bir keyfi yaşamak isteyen yetişkinler için olsun bu günkü yazım.

SON DAKİKA HABERLERİ

Saadet Sevinç Doğan Diğer Yazıları