GEBZE CHP FARKINI ORTAYA KOYDU

Pazar günü CHP’nin Gebze danışma kurulu toplantısına gittim. CHP İl Eski Kadın Kolları Başkanı değerli arkadaşım Sevim Pekyörür’e hadi Gebze’ye gidiyoruz...

Pazar günü CHP’nin Gebze danışma kurulu toplantısına gittim.

CHP İl Eski Kadın Kolları Başkanı değerli arkadaşım Sevim Pekyörür’e hadi Gebze’ye gidiyoruz diyerek yola koyulduk.

Epeydir CHP toplantılarına katılmıyorum, İzmit’ten sonra Gebze’yi ise özellikle merak ediyordum.

Hafta sonu öğlen saatleri olması sebebiyle salon biraz geç de olsa doldu.

İlçe Başkanı Gökhan Orhan açılış konuşması yaptı.

Gökhan’a partililerin sevgisi ve kredisi hala çok yüksek seviyede.

“Bizim çocuk, içimizden biri” muamelesi gördüğü o kadar belli ki;

Salonda bulunan partililerin Gökhan Orhan’a ışıldayan gözlerle baktığını gördüm.

*

Gökhan bu sevgiyi hak ediyor.

Çünkü gerçek manada tabandan ve sokaktan geliyor.

Tek bir partilisine dahi husumet beslemiyor.

Kucaklayıcı olmaya özen gösteriyor.

Siyasette ekipçilikten önce değer yargıları var.

Ahde vefa, emeğe saygı bunların başında geliyor.

Mesela Gökhan’ın ayağından çekmeye çalıştıkları zamanlarda ona kayıtsız şartsız sahip çıkanları asla unutmuyor.

Bu isimlerin başında da Dr. Mustafa Anaç geliyor.

Mustafa Hoca için Gökhan bir evlat gibi.

Kimse yokken de o vardı, varken de olmaya devam ediyor.

Çıkarsız, hesapsız hangi statüde olduğuna bakmaksızın daima yanında duruyor.

Gökhan da bunu bildiği için dün o salonda Mustafa Hocayı protokol ile onurlandırmış.

Görünce hoşuma gitti, siyasette vefa yok diyenlere güzel bir örnek idi.

*

Gebze danışma kurulunda Gökhan’dan sonra il başkanı Harun Yıldızlı söz aldı.

Harun Başkanı belki de ilk defa kürsü konuşması yaparken izledim, dinledim.

Her zaman öyle miydi bilmiyorum ama dün çok dağınıktı.

Moralsiz ve keyifsiz gördüm, konuları istediği gibi toparlayamadı.

Bir oradan aldı bir buradan.

Üstüne bir de gaf yaptı.

Gebze’de Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılmakta olan Metro’ya atıf yapacaktı sözde!

İnşaatın vatandaşa verdiği çileden bahsetmek yerine,

Veya başka yerden eleştirmek yerine salondakilere sordu:

“Aranızda Metro’ya binen var mı” dedi.

Salondakiler şaşırdı, “Daha bitmedi başkan” şeklinde sesler yükseldi.

Yıldızlı, “zaten bir türlü bitmiyor” diyerek durumu toparlamaya çalıştı.

Aslında o da biliyor Metro’nun işler vaziyette olmadığını ama dedim ya, kafası dağınıktı.

Verimli bir konuşma olmadı.

*

Öte yandan Milletvekili ve PM Üyesi Tahsin Tarhan da vasat bir konuşma yaptı.

Tarhan’ın seçim bölgesinde ne yazık ki karşılığı yok.

Kandıra’da Karamürsel’de veya başka ilçede daha fazladır ama Gebze’de maalesef yok!

Dün o salonda Tarhan’ın tedirginliğini hissettim.

Gebze Tahsin Bey’i hala içselleştirememiş ve bunu kendisi de anlıyor.

Akıllı adam, anlayacak tabi.

Ama anlamak yetmiyor, bu algıyı düzeltmekte gerekiyor.

Hala Gebze’de örgütün iç işlerine karışma cesareti gösteriyor.

Bunu son yapılan ilçe başkanlığı seçimlerinde görmüştük.

Toparlayıcı, birleştirici olmak yerine adamcılık siyasetini tercih etmişti.

Gebze bölgesinin bir milletvekili olmasına rağmen adayları birleştirememiş ve beş adaylı kongre gerçekleşmişti.

Ama kendisine sorsanız “CHP’de demokrasi var, bu demokrasinin güzelliğidir” der.

Bunu diyerek anca kendini kandırır orası ayrı.

Sözün özü, Tahsin Tarhan aşağı tabaka siyasetçisi değil!

Daha çok Türkiye’yi ilgilendiren önemli meselelere kafa yorsun.

Oralarda fena gitmiyor ama yerelde hiç yok desek yeridir.

*

Gebze danışma kuruluna dair söyleyeceklerime devam edeyim.

İlçe örgütü kimse istemeden etmeden hesap verdi.

Mali tabloyu ekrana yansıttı.

Üye aidatları ne kadar, bağışlar ne kadar, genel merkezden ne kadar para geldi, nereye ne harcama yapıldı hepsini gösterdi.

Şeffaflık açısından güzel bir örnekti.

Beğendiğim bir şey daha yaptılar.

Bugüne kadar CHP’ye hizmetleri olup aramızdan intikal edenler de unutulmamış.

Başta Bülent Atasayan olmak üzere, aniden kaybettiğimiz Dilovası ilçe başkanı Kerem Aydemir, Baki Tatoğlu gibi büyüklerin ailelerine

Onların anısına birer plaket takdim edildi.

Ailelerin mutluluğuna bizatihi şahit oldum.

Bülent Atasayan’ın ailesi hemen arka sıramda oturuyordu ve yaşadıkları duygusal anlara tanık oldum.

Küçük nüanslar büyük farklılıklar getirir derler.

CHP Gebze ilçe örgütü dün o salonda ahde vefa örneği sergileyerek farkını ortaya koydu.

Kısacası CHP Gebze, meclis üyeleriyle, yönetim kademeleriyle, STK’larıyla, vatandaşla bütünlük içerisinde iyi işler yapıyorlar.

Bakalım seçimlere yansıması nasıl olacak?

---------------------------------------

ARTIK AYAĞINA GİDİYORLAR!

Değişim başlamış.

AKP iktidarına yol görünüyor.

Sallasanız düşecek vaziyetteler.

Eğer ekonomiyi toparlamak için köklü adımlar atmaz ve hızlı hareket etmezlerse

“Gidiyor gitmekte olan” diyeceğiz.

O bile bu saatten sonra kurtarmaz ya neyse…

*

Bugüne kadar halktan inanılmaz oranda yetki alarak ülkeyi tek başına yöneten AKP,

Sona yaklaştıkça yalnızları oynamaya başladı.

Algıyı istediği şekilde yönetemez oldu.

Ne atraksiyon yaparlarsa yapsınlar, vatandaşın gündemini değiştiremiyorlar.

Varsa yoksa zamlar, hayat pahalılığı, asgari ücret, EYT vs.

İktidarları bitiren ana unsurların hepsinin aynı anda gündemin birinci maddesi olması, yolun sonuna gelindiğinin işaretidir.

Öyle ki, 20 yıldır yarattıkları korku imparatorlukları da çöktü çökecek vaziyette.

Kimse artık eskisi gibi AKP’yi ve Erdoğan’ı eleştirmekten korkmuyor.

İş dünyası dahi eskisi gibi kendini kasmıyor.

Herkes ülkedeki ekonomi politikalarından şikayetini dile getiriyor.

Kendi alanlarında dövizdeki kur artışına çareler arıyor, çözümler sunuyor.

Nereye sunuyorlar, kime şikayet ediyorlar?

Tabii ki ilk defa iktidara bu denli yaklaşan CHP’ye ve ittifak ortağı partilere şikayet ediyorlar.

Artık AKP’ye laf anlatma gereği bile duymuyorlar.

Duysalar ne olacak? Erdoğan bir kendi dediğini biliyor, kimseyi tanımıyor.

*

Türkiye’de siyasi iklim çok değişti.

CHP adım adım iktidara gidiyor.

Çok büyük bir hata yapmazlarsa millet ittifakı olarak başarı sağlayacakları açıkça görülüyor.

Bizim bu gördüğümüzü herkes görüyor ve sonuç anketlere de yansıyor.

Durum buyken, ülkeyi yönetecek olan partilere ilgi git gide artıyor.

Bırakın vatandaşı, Sivil Toplum Kuruluşlarının bile dili çözülmeye başladı.

*

Bunlardan biri geçtiğimiz hafta yaşandı.

İlimizde köklü bir geçmişe sahip olan KOSİAD (Kocaeli Sanayici İş Adamları Derneği) CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etmiş.

İYİ Parti Lideri Akşener’e ve DP Genel Başkanı Gültekin Uysal’a da gitmeyi ihmal etmemişler.

KOSAİD yapı itibariyle hali hazırda CHP’ye uzak değil amma ve lakin,

KOSİAD’ın başkanlığını kentimizde Toyota Kaya Otomotiv’in yönetim kurulu başkanı Atalay Kaya yapınca ortaya biraz farklı bir durum çıkıyor.

*
Atalay Kaya, yönetim kurulu ile birlikte ekonomiye dönük hazırladıkları raporu Kemal Kılıçdaroğlu’na iletmiş.

Raporun içeriğinde son aylardaki kur artışının sanayi ve ticaret hayatına etkileri ile çözüm önerileri yer almış.

Yani Türk ekonomisine yönelik üzerinde emek verilmiş, uğraşılmış bir raporla Ankara yollarına düşmüşler.

Görünce şaşırdım!

Vay be, dedim.

Atalay Kaya fabrika ayarlarına geri dönmüş!

AKP’nin FETÖ ile kol kola omuz omuza bu ilkenin içini boşalttıkları dönemlerde;

KOSİAD gibi NİTELİKLİ derneklerimiz devre dışı bırakılarak,

Yerine FETÖ’nün örgütlediği ve saadet zinciri sisteminde işleyen, her önüne gelenin üye kabul edilmediği KASİAD’ta başkan yardımcısı değil miydi bu arkadaş dedim.

*

Ve devam ettim:

FETÖ çökertilmese bir sonraki KASİAD Başkanı Atalay Kaya olacaktı.

Ama bakın şimdi nerede ve kimlerle?

Siyasi iklime göre hareket kabiliyeti olanlar ne de çabuk yön değiştiriyorlar diye geçti aklımdan.

Yanlış anlamayın ve burada isimlere takılmayın!

Atalay olur, Ahmet olur, Mehmet olur…

Önemli olan bu tip insanların gösterdikleri tavır.

Ve ben Atalay Kaya’nın ziyaretinden şunu anlıyorum:

“Geliyor gelmekte olan…”

Kaya’nın Kılıçdaroğlu’na gitmesi, rapor sunması, fotoğraf vermesi bence çok büyük bir ölçüdür.

Yakında başka STK’lar da örnek alırsa şaşırmayın.

CHP örgütleri Kemal Kılıçdaroğlu’na STK buluşması bile organize edemezlerdi eskiden.

Niye?

Çünkü STK’lar AKP’ye karşı orada olmaya çekinirlerdi.

Ama şimdi bakın Kemal Bey’in ayağına gitmeye başlamışlar.

İyi olmuş, güzel olmuş, hoş olmuş, olması gereken olmuş.

Bravo Atalay Kaya(!)

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları