BELSA "bağıra bağıra" gitti
AKP’li Başkan Nevzat Doğan döneminde Belsa Plaza’nın B Blok’u belediyenin borcuna karşı SGK’ya devredilmişti. SGK, geçtiğimiz aylarda İzmit Belediyesi’nden...
AKP’li Başkan Nevzat Doğan döneminde Belsa Plaza’nın B Blok’u belediyenin borcuna karşı SGK’ya devredilmişti.
SGK, geçtiğimiz aylarda İzmit Belediyesi’nden aldığı taşınmazı ihale yoluyla satışa çıkardı.
Ancak yapılan ihalede Belsa’ya herhangi bir talipli çıkmadı.
Geçtiğimiz Temmuz ayında SGK tarafından Kocaeli İl Müdürlüğü binasında bir ihale daha yapıldı.
Toplam 176 adet bağımsız bölümden oluşan Belsa B Blok için 16 milyon 500 bin TL muhammen bedel biçildi.
İzmit Belediyesi, içerisinde Muhtarlık Hizmetlerinin de yer aldığı Belsa B Blok’un satış ihalesiyle hiç ilgilenmedi.
Ne biçilen değer ne de bağımsız bölümlerin toplu satışına ses çıkarmadı.
Oysa yakışanı belliydi.
İzmit Belediyesi ne yapıp edip belediye binasıyla aynı adı taşıyan ve CHP’li Başkan Sirmen’in eseri olan o binayı geri kazanmalıydı.
Ama yapmadılar.
Neden yapmadılar, neden ilgisiz davrandılar hiçbir fikrim yok!
Hep diyoruz ya; Fatma Kaplan Hürriyet’in en büyük sıkıntısı sağlam bir ekip kuramaması diye;
İşte, bu gerçek burada da karşımıza çıkıyor.
Fatma Başkan’ın konudan haberi olsaydı, durumun hassasiyeti anlatılsaydı, biçilen değerin makul ölçülerde olduğu söylenseydi burayı tekrar belediyeye kazandıracağına adım kadar eminim.
Fakat ne yazık ki İzmit Belediyesi Belsa’yı kaderine terk etti.
Belsa B Blok’u Nevzat Doğan’ın cemaat dershanelerinden olan FEM’e…
Ve yine cemaat derneği olan GİKAD’a tahsisinden sonra, üstüne üç kuruş borca karşı SGK’ya teslim etmesinin ardından;
CHP’li belediye yapılan yanlıştan dönmek için ortalığı ayağa kaldırır sanmıştım.
“Burası bize yakışır” diyerek kamuoyu oluşturur diye düşünmüştüm ama bunların hiçbiri olmadı.
Varılan noktada Belsa B Blok, adı sanı duyulmayan Bingöllü bir iş insanına gidiverdi.
Hem de 17 milyon gibi komik bir rakama…
Satışın üstünden yaklaşık iki buçuk ay geçti.
Belsa’nın satışı, kentte sıradan bir ihale haberi gibi duyuruldu ve unutuldu gitti.
Fakat şimdi ne olduysa oldu ve İzmit Belediyesi bu satışla alakalı çeşitli itirazları gündeme taşıdı.
Başkan Hürriyet basın toplantısı yaparak Belsa’nın çok ucuza gittiğini, kamunun da zarar ettirildiğini savundu.
Başka taşınmazların satışlarıyla türlü eşleştirmeler, karşılaştırmalar yaptı.
Bakıldığında anlattıklarının matematiksel olarak bir karşılığı olabilir.
Ancak çok sonradan takınılan tavrın mantık zincirinde yer almadığı ortada.
Yukarıda anlattığım gibi; bu işler vaktinde yapılmadığı zaman çok bir anlam ifade etmiyor.
Fakat yine de bir belediye başkanının basın toplantısı yapacak kadar konuyu önemsemesi,
CHP Milletvekili Tahsin Tarhan’ın konuyu TBMM’ye taşıyacak nitelikte görmesi basın için önemli bir şey.
Bu nedenle konunun Kocaeli’deki muhatabı sayılan SGK İl Müdürü Nurettin Nacar’ın ne diyeceği de önemliydi.
Nurettin Bey’i arayarak Başkan Hürriyet’in ve CHP’nin iddialarını sordum.
Nurettin Nacar ile olan diyaloğumuzu aynen aktarıyorum:
*
-Nurettin Bey, Fatma Başkan Belsa B Blok’u İzmit Belediyesi adına kurumdan almak istemiş ama kabul edilmemiş. Bunda (siyasi) bir kasıt olabilir mi?
Kendi niye ihaleye girmemiş. İhaleye girmesine engel bir şey var mıydı? Sonuçta ihale herkese açıktı.
Ayrıca satan ben değilim, kurum başkanlığımız sattı.
Gelip burada ihaleye çıkıyorlar. Hem Belsa ilkinde değil ikinci ihalede satıldı.
Birinci ihalede kimse girmedi. Doğal olarak ikincisi yapıldı ve iki talipli katıldı.
Açık artırmayla en iyi rakamı veren aldı.
-Peki, Fatma Başkan sizinle diyaloğa geçti mi, yardım istedi mi?
Biz kendisine yardımcı olduk. Parasını öderseniz burayı size verebiliriz dedik, bu yapılabiliyordu zaten.
-Vadi İzmit Evleriyle takas yapmak istemiş. Neden kabul etmediniz?
Evet doğru, takas teklif etti. Ama biz takas yapmıyoruz ki. Prosedüre göre borca karşılık bina alıyoruz. Aldığımız binayı nasıl ve neye göre takas edeceğiz? Öyle bir sistem yok.
Satışı Ankara yaptı Kocaeli ile alakası yok. Bizim herhangi bir müdahalemiz yok ama gelip Kocaeli’de bizim binamızda yapıldı ihalesi.
-İlk ihalede talipli çıkmayınca siz İzmit Belediyesiyle temasa geçmeyi düşündünüz mü, burasını almak size yakışır gibilerden tavsiyeniz olmadı mı?
Fatma Hanım benimle direkt hiç temas kurmadı ben niye kurayım. Yazılar yazdılar, biz de yazılı tekliflerini Ankara’ya sunduk.
Bunu yapana kadar ihaleye girebilirdi, burası bize lazım diyebilirdi.
-Ucuza gittiğini savunuyor Fatma Hanım, sizce de öyle mi?
Uygun fiyata gittiyse niye ilk ihaleye giren olmadı? Hiç teklif veren çıkmadı. Kim bunu konuşuyor? Madem uygun niye kendileri almadı?
-Bir dükkan 100 bin lira bile etmiyor ucuza gitti diye açıklaması vardı Fatma Hanımın…
Beni ilgilendirmiyor, Fatma Hanım nasıl açıklama yaptı onu da bilmiyorum. Resmi prosedür gereği kurum başkanlığımız geldi satışını gerçekleştirdi, başka bir şey yok. Kocaeli’de herkes o ihaleye girebilirdi.
*
Evet, SGK’nın Kocaeli’deki ağzı Nurettin Nacar ihalenin herkese açık olduğunu, İzmit Belediyesi’nin de bu yola başvurabileceğini söyleyince;
Yoruma pek gerek kalmıyor.
Neticede İzmit Belediyesi’nin zamanında ilgilenmediği Belsa B Blok göz göre göre Bingöllü birine gitti.
Biraz da bu kısma değinmek istiyorum.
*
İhaleyi alan kişiyle alakalı araştırma yaptım.
Bingöl’den yerel gazeteci meslektaşlara ulaştım.
Mustafa Hatipoğlu adında 17 milyon gibi büyük bir parayı bir kalemde çıkartacak o çapta bir iş insanını hiç duymadıklarını söylüyorlar.
Bingöl küçük yer, olsa mutlaka biliriz diyorlar.
Araştırdıkça, hayvancılıkla uğraştığı söylenen bu kişinin aslında Koçakelçilerin bir çalışanı olduğu bilgisine ulaştım.
Koçakelçiler kim mi?
Zenginleşmelerinde Sefa Sirmen’in katkısı olan ailelerden biri.
Abdurrezzak Koçakelçi ismi Sirmen döneminde çok popülerdi.
Ölüm şekli yani intiharı o günlerde çok fazla konuşulmuştu.
Gel zaman git zaman, Abrurrezzak Koçakelçi’nin kızı Şebnem Koçakelçi AKP’den Milletvekili seçildi.
Buradaki akrabası aynı zamanda Arastapark AVM’nin de sahibi olan İlhan Koçakelçi’nin Belsa’nın satışıyla yakından ilgilendiği söylendi.
Ancak ihaleye Koçakelçi adıyla girmek yerine paravan bir isimle devam edildi.
Her dönemin insanı olan Koçakelçiler, dolaylı yoldan Belsa B Blok’un sahibi oldu.
Öğrendiklerimin hiçbiri beni şaşırtmadı.
Bu gibi insanlar hiçbir zaman kaybedenin yanında olmaz hep iktidardırlar.
O an Sirmen güçlüyse Sirmen ile, cemaat güçlüyse cemaat ile, AKP güçlüyse AKP ile…
Kısacası bazı şeyler hiç değişmiyor vesselam…