Sizin üstünüze vazife mi?

Bugün Gebze Ticaret Odası ve Darıca Belediyesi iş birliği ile

Darıca’da devasa hizmet binasının temel atma töreni vardı.

İşin bir ucunda Gebze Ticaret Odası olunca, haliyle muhalefet partilerin temsilcileri de törendeki yerini aldı.

Pandemi dönemlerinde iyice beli bükülen esnafa beş kuruşluk faydası olmayan ticaret odaları,

İş şova geldiğinde maşallah pek bir mahirler.

*

Yapılan her projenin hiç kuşkusuz kent halkına yararı vardır.

Buna burun bükmek, kulp takmak, yapılanı yok saymak doğru değil.

Ancak toplam 11 milyon lira tutarında yapılacak olan hizmet binasını inşa etmenin,

Ticaret odasının görev ve sorumluluk alanında olmadığını söylemeden geçmek de olmuyor.

Söyler misiniz, ticaret odası kimin parasıyla caka satıyor?

İçinde taziye evi, aş evi, engellilere yönelik hizmet verecek Engelliler Sosyal Faaliyet Merkezi,

Kızılay Hizmet Binası, ihtiyaç sahipleri için sosyal market, kurs ve seminer odaları ile eğitim salonlarının yer alacağı bu kompleksi

Darıca Belediyesi veya Büyükşehir Belediyesi yapamaz mıydı?

Bu rol çalmak değilse nedir?

Bu şov yapmak değilse nedir?

Ticaret odalarının önceliği esnaflar olması gerekirken bu ne şimdi?

Darıca’da taziye evi yoksa bundan Nail Çiler’e ne…?

Darıca’da aş evi yoksa bunu niye Muzaffer Bıyık değil de Nail Çiler dert ediniyor?

Daha önce de mobil aş evi ile sağlık çalışanlarına yemek dağıtan GTO, nedense bir türlü esnafa gelemedi.

Efendim, işin bir tarafında Darıca Belediyesi var zaten diyeceklerdir.

Bırakın Allah aşkına!

Darıca Belediyesi olsa olsa bu hizmet kompleksinin anca belediye bünyesindeki bürokratik işlemlerinde kolaylık sağlayan tarafında olur.

Her şey birbirine karıştı gidiyor.

Bunu şu yaşadığımız salgın belasında daha net gördük.

Ticaret odaları belediyeciliğe soyunurken, belediyeler STK’ya dönüştü.

Esnafa destek için elini cebine atmayan, esnafa kulaklarını tıkayan odalar laf gevezeliğinden başka bir şey yapmazken;

Belediyeler esnafa can suyu olsun diye para yardımı yapıyor.

Ticaret odaları da işte böyle üstüne vazife olmayan işlerle esnaftan aldığı paralarla sözüm ona devasa hizmetlerle iyi bir şey yaptıklarını zannediyor.

*

Ne acıdır ki, buna karşı çıkması gereken muhalefet yanlışa çanak tutmaktan geri durmuyor.

Nereye davet edildiklerini, niçin çağrıldıklarına bakmaksızın kurdele kesmek için makas kapma, butona basma sırasına giriyorlar.

Bugün o törende olan da buydu.

Kocaeli’nin bir numaralı diyebileceğimiz protokol üyesi sıfatındaki TBMM Başkan Vekili Haydar Akar mesela.

Olması gereken yerde göremediğimiz, olmaması gereken yerde biten vekilimiz…

Zaten olduysa bu CHP’lilerde bir Nail Çiler hayranlığı vardır.

CHP’ye transfer etmek için ha bire uğraştıkları, iş son raddeye geldiğinde çark ettiğini bildikleri Çiler, yine bunların hepsini boncuk gibi sıraya dizmeyi başardı.

Hem iktidar hem muhalefet tarafından aranan adam olma sıfatını devam ettirdi.

*

TBMM Başkan Vekili kimliğiyle AKP’lilerin bolca olduğu törende mikrofon verilen Haydar Akar’ın söyledikleri var birde.

Var ya, okuyunca insan ne diyeceğini gerçekten bilemiyor.

Haydar Akar’ı dinleyince içim daraldı.

Sanki 10 yıldır milletvekilliği yapan o değilmiş gibi hala vaat veriyor.

Sorunu tespit etmeyi anca başarmış, bir on yıl da çözüm için zamana ihtiyacı var adeta!

Okuyunca siz de hak vereceksiniz.

Haydar Akar diyor ki;

*

“Gebze bölgesinde niye beyaz yakalılar yaşamıyor? Bunu hepimiz birbirimize sormak zorundayız.

Daha çok İstanbul'un ilçelerinde yaşayıp, gündüz 3,5 milyona çıkan bir nüfusa sahip olduğumuzu biliyoruz.

Yapmamız gereken bir şey var, el ele vereceğiz, çok güçlü şekilde

Kocaeli'nin, Gebze bölgesinin önceliklerini alt alta yazacağız, siyasi parti fark etmeksizin bir araya geleceğiz.

Çok güçlüyüz çünkü Türkiye Cumhuriyeti'ne sağladığımız güç, bir başka kent tarafından sağlanmıyor.

Bu sağladığımız gücün, verdiğimiz desteğin bir miktarının Kocaeli'ye dönmesini sağlayacağız.

Bunu başarabilirsek, Kocaeli'de problemimiz olmaz."

*

Bakar mısınız dediklerine…!

Hala “bunu yaparsak, bir olursak, başarırsak” falan filan…

Bunun adı hariçten gazel okumaktır.

Boş konuşmaktır.

On yıldır bu kentte milletvekilliği yapan birinin hala sorun tespit etmek için çağrı yapması abesle iştigaldir.

Adama sorarlar, ahir ömrünüzde neyi başardınız?

Hangi konuda, nerede iz bırakabildiniz?

Bu sadece Haydar Akar özelinde bir soru değildir?

Bana bu şehirde milletvekilliği yapıpta bir işe yarayan, adı anıldığında Allah razı olsun diyebileceğimiz;

Gelmişte, geçmişte ve şimdilerde bir tane isim söyleyebilir misiniz?

Milletvekili ne iş yapar, neye yarar, olsa mı iyi olmasa mı devlete daha az yük, vallahi orası tartışılır hale geldi.

Demem o ki; herkes kendine menfaat devşirmenin peşinde.

Bu kenti düşünen adam sayısını parmakla ara ki bulasın!