DAHA BÜYÜK PAYE VERİLMELİYDİ(!)
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi eski başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nu sık sık görmeye başladık. Sebebi malumunuz… Kendisi TC. Etik Kurul Üyesi ünvanına...
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi eski başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nu sık sık görmeye başladık.
Sebebi malumunuz…
Kendisi TC. Etik Kurul Üyesi ünvanına sahip.
Karaosmanoğlu’nun 20-30- yıllık siyaset yaşantısına bakıldığında hangi noktaya geldiği ortada.
Geçenlerde bu konu hakkında bazı bilgiler eşliğinde bir yazı kaleme almıştım.
Karaosmanoğlu’nun Yuvacık’ın bağrından kopan dört oğlunun nasıl şanslı ve zeki çocuklar(!) olduklarını somut biçimde anlatmıştım.
Bu yazıya inanılmaz destek mesajları aldım.
Hatta eksik yazdığımı, çocuklarının daha büyük işlere girdiklerini örneklerle anlattılar.
*
Aslında Karaosmanoğlu ailesindeki değişimin, siyasetle gelen zenginleşmenin herkes farkında.
Bakmayın siz oraya buraya giderek ziyaretler yaptığına, hürmet gördüğüne.
Herkes arkasından atıp tutuyor.
Pek çok kimse onun yaptıklarına zıt gelen, etik kurul üyesi olmasıyla alay ediyor.
Nasıl etmesinler…!
Kendi başkanlığı döneminde oğullarındaki bu hızlı yükseliş elbette göze batıyor.
“Bu mu millete etik dersi verecek, bu mu belediye başkanlarını denetleyecek” diyorlar.
Aynı şekilde kendisinde de bariz değişiklikler oldu.
O, yerinden kalkmaya erinen, ağzını açmaya üşenen, her işi etrafına yaptıran, giyimi kuşamıyla muhafazakar bir din hocası görüntüsü çizen Karaosmanoğlu gitti;
Yerine ise kilosuna dikkat eden, gençleşmek için ne varsa yapan, spor kıyafetlerle gezen, hatta ergenvari tavırlar sergileyen, yürüyüş yaptığı kafiledeki hanımlarla şarkılar söyleyen, selfie çekilen, garip bir adam olup çıkmıştı!
Kısacası başkanlığının son dönemlerinde makamına, yaşına, ağırlığına yakışmayan davranışlar içerisinde görev süresini tamamladı.
Başkanlığı bittiğinde de gariban edebiyatı yaparak sözüm ona Yuvacık’taki evine halk otobüsü ile dönerek şovunu tamamlamıştı.
*
O gün bugündür Karaosmanoğlu ne parti programlarına katıldı ne de partisi için elini taşın altına koyacak girişimlerde bulundu.
Aday gösterilmeyeceğini öğrendiği andan itibaren yok, İzmit elden gidiyormuş yok oymuş, buymuş, hiçbiri umurunda olmadı.
Makam varsa parti var, makam yoksa banane partiden hesabı…
O yüzden Karaosmanoğlu’nun yeni bir koltuk arayışı hiç bitmedi.
Ve sonunda unvan sahibi olarak sahnelere geri döndü.
Dolayısıyla şehirde varlığını hissettirmek, kendini saydırmak için çeşitli ziyaretlere başladı.
Çünkü Karaosmanoğlu’nu saymak için “eski büyükşehir belediye başkanı” etiketi yeterli gelmiyor.
Başına “eski” ibaresi eklenen ünvanıyla Karaosmanoğlu’nu kimse dikkate almıyor.
Neden?
Sebebi az önce anlattığım şeyler.
Hep bu partiden alan, hep beklentisi olan ama hiçbir şey vermeyen, güçten düşünce davasını kenara bırakanları kimse unutmuyor.
Bunu neye dayanarak söylüyorum?
Yazıya gelen tepkilere, AKP’den konuştuğum kişilerin söylediklerine ve tabi piyasa gözlemlerime dayanarak…
*
Şimdi bu konuya niye tekrar girdiğime gelince…
Biz kimseye iftira atmıyoruz, olmayan bir şeyi yazmıyoruz.
Gün geçmiyor ki, haberlerde orada burada bizi doğrulayan şeyler karşımıza çıkıvermesin.
Eski başkanın büyük oğlu İsmail Karaosmanoğlu’na geleceğim.
Babasından çok onu makam sahibi yapmak için yanıp tutuşan, Ankara’da girift ilişkiler kuran oğluna…
Bahsedeceğim konunun üzerinden biraz zaman geçti ama ancak fırsat bulabildim.
Muhteviyatı itibariyle aklımızın bir köşesinde bulunması gereken bir mevzu bu.
*
İsmail Karaosmanoğlu, İbrahim başkanın en akıllı çocuklarından biri.
Diğerleri de zeki ama bu daha bir başka!
Zeki olmasa taa Katar’la iş birliği içerisinde silah ticareti yapabilir mi?
Yapıyormuş…
Gazeteci Said Sefa öyle diyor.
Daha neler diyor, gelin beraber bakalım:
*
“ Kocaeli Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun oğlu,
AKP’nin eski gençlik kolları genel başkanı İsmail Karaosmanoğlu’nu incelediğinizde karşınıza Katar’la olan ilişkileri çıkar.
Katar savunma bakanlığıyla arasındaki ilişki çok önemli.
Katar’daki askeri projeler, askeri ihalelerini, sanayi ihalelerini, savunma ihalelerinin tamamını “birileri” adına takip eden kişi İsmail Karaosmanoğlu.
Katar’da inşaat ve savunma ihaleleri açılıyor. Türkiye’de birçok devlet ihalesi Katar’a veriliyor.
10 Kasım 2017 senesinde MDS Savunma Teknolojileri diye bir şirket kuruluyor.
Şirketin ticari sicil kaydına baktığınızda 100 bin TL sermayeyle kurulan bir şirket.
Bu şirketin sahibi Doğa Şehircilik İç ve Dış Ticaret A.Ş yani İlyas Ayvacı’nın.
Aynı şirket alt şirket kuruyor 100 bin TL’ye.
100 bin TL sermaye ile kurulan bu şirket 14 Mart 2018 tarihinde Katar’la 400 milyon dolarlık müttefiklik anlaşması yapıyor.
Bu MDS Savunma Şirketi’nin önemli ortaklarından biri İsmail Karaosmanoğlu.
Önce olur da günün birinde birileri bunu araştırır diye İsmail Karaosmanoğlu’nu gizli tutuyorlar.
Şirkette hiçbir kayıtta ismi yok.
Fakat Katar’la olan ilişkilerle paralar akmaya başladıktan sonra
İsmail Karaosmanoğlu şirketin içerisinde yetkili ve bazı belgelerde isimleriyle ve imzalarıyla karşımıza çıkmaya başlıyor.
Anlaşılan o ki milyonlarca lira para gelirken, asıl ortaklar arasında güven problemi yaşanmış olacak ki, bütün işlerin içine gizli kasa İsmail Karaosmanoğlu açıktan ilave ediliyor.
MDS Teknoloji, Katar’la olan ilişkilerde Savunma Bakanlığı’nın verdiği ihaleleri önce açıktan yapıyor, şeffaflık görüntüsü vermek için.
Basına yansıyan kısımlardan sonra 1 milyon, 2 milyonluk ihaleler ve bir anda 100 milyon, 200 milyon, 400 milyonluk ihalelere çıkıyor.
Takla attırılarak paralar bu şekilde aktarılıyor…”
*
Evet, iddialar bu yönde.
Daha fazlası var, merak edenler bulup okuyabilir.
Hatırlar mısınız, İsmail Karaosmanoğlu bir paylaşım yapmıştı.
Elinde silahla “15 Temmuz’daki hain kalkışmaya kadar hobi amaçlı birkaç çakım vardı sadece. Şimdi, bir mangayı donatacak kadar silah ve mühimmatım var” demişti.
Biz de sormuştuk:
“Her isteyen bu kadar mühimmat alabiliyor mu” diye!
Fakat şimdi öğreniyoruz ki ne mangası ne ordusu…
Silah konusunda meğer namı Katar’a kadar yürüyüp gitmiş.
O silahlar düşmana korku salarken, İsmail Karaosmanoğlu’na büyük gelir sağlıyormuş.
Haliyle kurduğu derin ilişkilerden babasının payına da “Etik kurul üyeliği” düşmüş.
İleride daha büyük mevki ve makamlara gelirlerse artık şaşırmam.
Baksanıza… oğul Karaosmanoğlu çok önemli isimlerin güvenini kazanarak deyim yerindeyse yediemin bile olmuş.
Böyle bakıldığında, güçlü isimlere taşeronluk eden birinin babasına daha büyük paye verilmeliydi.
Etik kurul üyeliği hafif kalmış.
*
Sözün özü, bunlar bir şekilde dümenlerini çevirmeyi başarıyorlar.
O yüzden AKP’liler eski başkana her ne kadar atıp tutsalar, yaptıklarını tasvip etmeseler de daha çoook ceket iliklerler.
Valla helal olsun!