PİYASA YAPMAYI BIRAK ARTIK!

İzmit Belediyesi Başkan Yardımcısı Emirşah Torun…

Geçtiğimiz Mart ayının ilk haftasında başkan yardımcılığına atandığı ortaya çıktı.

Eğitim camiası dışında adı sanı pek bilinmeyen, CHP'den ve siyasetten uzak bir ismin başkan yardımcısı olması,

Basının bu konu üzerine odaklanmasını sağladı.

Hakkında iktidara yakın olduğuna dair haberler çıktı.

AKP’nin güdümündeki sendikalardan birine üye olduğu medyaya yansıdı.

Emirşah Torun bu iddiayı ret etti.

Bizzat kendim görüşerek, aslı astarı nedir diye sormuştum.

“Hiçbir sendikaya üyeliğim yok, bağımsızım” diyerek inkar etmişti.

Ardından Kocaeli Koz, bu iddiasını belgelendirdi.

Yani Eğitim Bir Sen üyeliğini ve üyelik aidatını ödediği makbuzu yayımladı.

Bir gün evvel bana “Eğitim Bir Sen dahil, hiçbir sendikaya üye değilim, bağımsızım” diyen Torun,

Belgeye göre doğruyu söylememişti.

İşte o gün bu gündür Emirşah Torun’u dikkatle izlemeye başladım.

Çünkü insan ister istemez mesleki refleks gösteriyor.

Dün akşam inkar ettiğin şeyin bugün gerçek olduğu ortaya çıkıyor ama sizin umurunuz bile olmuyor.

Daha o dakika Emirşah Torun’un iyi bir piyasa siyasetçisi olacağını anladım.

Hakkında biraz iz sürünce kişisel hırsları olabileceği izlenimi aldım.

Aynı zamanda mikro milliyetçilik özelliğini de anlamak için alim olmaya gerek yok.

Mikro milliyetçiliği, siyasi ideolojisinden önce gelenlerden yani.

Hatırlarsanız, AKP Milletvekili Cemil Yaman ile yaptığım röportajda kendisine Emirşah Torun ile yakınlığını sormuştum.

Aslen ikisi de Ağrılı olan Yaman ve Torun, seçimlerde AKP için çalışmalarda bulunmuş.

Yaman’ın bu sözlerini inkar etmediğine göre doğru kabul ettik.

Yaman, “Benim hatrıma bize çalıştı” kabilinden sözlerle görülen köyün kılavuz istemediğini bizlere göstermişti.

*

Şimdi durduk yere bunları niye anlattığıma gelince…

Evet, İzmit Belediyesi Başkan Yardımcısı Torun’u dediğim sebepten dolayı üç aylık görev süresince izlemeye çalışıyorum.

Biliyorsunuz; Basın Yayın Müdürlüğü, Fen İşleri Müdürlüğü, Park ve Bahçeler Müdürlüğü gibi önemli birimler kendisine bağlandı.

Bu üç müdürlükte işler nasıl gidiyor az çok kestirebiliyoruz.

Hala İzmit’e bir sihirli el değmiş falan değil!

Elle tutulur, gözle görülür bir fark oluşmuş da değil.

Ama ben buna şaşırmıyorum.

Neden mi?

Çünkü bunlar Emirşah Torun’un öncelikli gündemi değil!

O daha çok, gelen ziyaretçilerle vakit geçirmekle, onları sosyal medyada paylaşarak beğeni toplamakla meşgul.

Baksanıza, üç aydır bir türlü bitmek bilmeyen ziyaretçi trafiğinden kendini alamıyor.

Ziyaretçi konusunda adeta Başkan Hürriyet ile yarışıyor.

Her gün sosyal medyasında makamına gelen ziyaretçileri paylaşmaya odaklanmış, gözü başka bir şey görmüyor.

Sayfasında görev alanıyla ilgili herhangi bir paylaşım vs. yok!

İzmit Belediyesi’nin yaptığı güzel işler yok!

Başkan Hürriyet’in önemli saydığı konularla ilgili açıklamaları da yok!

Ne var?

Sadece kendisi ve konukları var.

*

Diyeceksiniz ki, çalışıp çalışmadığını ne biliyorsunuz? Bir ziyaret fotoğrafı her şeyi anlamaya yeter mi?

Olabilir.

Ben de zaten çalışmıyor demiyorum!

Çalışıyorsa da görmüyoruz diyorum.

Çalışıyorsa da sokağa yansımıyor diyorum.

Önceliği başka diyorum.

Emirşah Torun’un önceliği kendi PR’ı.

Piyasaya ne kadar çok sevilen, aranan, saygı duyulan, taraftarı olan insan olduğunu göstermek için selam verdiği herkesi makamına davet eden Torun, artık itici oluyor.

Buna rağmen inşallah öyledir, inşallah İzmit Belediyesi’nin aradığı doğru adam O’dur!

Ben pek öyle olduğunu sanmıyorum.

Torun’un bu hareketleriyle daha çok kendine piyasa yapmaya çalıştığını düşünüyorum.

Bakın, mesela Başkan Yardımcısı Ünal Özmural…

Ünal Bey’in paylaşımlarının hepsi İzmit’e, İzmit’te yapılan çalışmalara dair.

Yeri geliyor projeleri paylaşıyor, yeri geliyor AKP’ye laf atıyor.

Neden?

Çünkü aidiyet var, samimiyet var, gayret var.

Çünkü adam bu işi ruhunda yaşıyor!

Onun tek derdi İzmit, CHP ve üstlendiği sorumluluk.

Aynı şekilde Başkan Yardımcıları Nurettin Bulut ve Dilek Yalçın’ın da tek derdi İzmit adına üstlendikleri sorumluluk!

Emirşah Torun’a bakıyoruz; akşam sabah makamıma o geldi bu geldi demekten başka icraatına rastlamıyoruz.

*

Ha, diyeceksiniz ki, icraat yaptığını anlamak için sosyal medya yeterli mi?

Yeterli kardeşim!

Sosyal medyanın etki gücüne bu denli inanarak attığı her adımı paylaşan biri bunu pek ala bilir.

Kendisinin yer almadığı tek bir fotoğraf karesini, tek bir çalışmayı sahiplenmeyen Torun,

Bakalım nasıl bir performans ile bu süreci tamamlayacak?

Yeteneklerini, eğitimdeki başarılarını bu arenada göstermesi için Hürriyet’ten açık çek almak herkese nasip olmaz.

Çünkü Hürriyet zor sever, zor güvenir.

Ama Emirşah Torun’a başından beri güvendi.

Onun için ileriye yönelik hedefleri var.

O hedefler için Emirşah Torun’un algı yapmayı bırakıp,

Hürriyet’in başarısı için var gücüyle çalışması gerekir.

En nihayetinde artık okul yönetmiyor, belediye yönetiyor.

Ve belediyecilikte bireysellik olduğunda orada başarıdan söz etmek pekte mümkün olmuyor!

*

Bu yazdıklarım kendisini incitebilir, kızdırabilir, üzebilir, bilemem.

Ama camia bilir ki ben “Kral çıplak” demekten yanayımdır.

Keşke "Emirşah Torun geldi, İzmit’e sihirli bir el değdi” gibilerinden başlıklar atabilseydik.

Dikkate alır da tarzını gözden geçirirse o başlıkları da atarız inşallah!

Bu bir itibar suikastı değil, insanca uyarı yazısıdır!

Alır, almaz, orası kendi bileceği iştir!