Büyükakın, Tutuş’a ne dedi?

AKP İzmit Belediye Meclisinde çoğunluğu elinde bulunduruyor. Ama başkanlık koltuğunda CHP’li Hürriyet oturuyor. 15 yıl aranın ardından İzmit’i CHP’ye...

AKP İzmit Belediye Meclisinde çoğunluğu elinde bulunduruyor.

Ama başkanlık koltuğunda CHP’li Hürriyet oturuyor.

15 yıl aranın ardından İzmit’i CHP’ye kaptırmanın acı faturası ise yeni yeni çıkmaya başlıyor.

Bugüne kadar CHP’li başkana yaptıkları engellemeler hep AKP’ye siyasi zarar olarak geri döndü.

Bu tarzlarından vazgeçmedikleri sürece Hürriyet’in “mağdur başkan, engellenen, hizmet yaptırılmayan başkan” imajı yerleşecek.

Az daha gayret ederlerse iş tamamdır.

Hele de son mecliste yaşananların ardından Hürriyet mutlu sona çok yaklaştı.

Çünkü AKP kendi kalesine gol attı.

*

Yıllardır alkol ruhsatları elinden alındığı halde geri verilmeyen iki işletmecinin ruhsat sorunu

AKP’yi darmadağın etti.

Eee… Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste demişler.

Ama konumuz bu değil.

Konumuz, AKP’nin İzmit’te nasıl parçalı hale geldiği.

AKP Grubundan habersiz hazırladığı önergeyle ruhsat krizini çözmek isteyen vicdan sahibi bir Engin Uçar var.

Birde vicdanına söz geçiremediği halde “Evet” diyemeyen ama çekimser kalarak vicdanını rahatlatan grup başkanvekili Mustafa Soydabaş var.

Soydabaş sadece vicdanına değil, kendi grubuna da söz geçiremedi.

Olağanüstü durumlarda meclis grubunu konsolide edemeyen Soydabaş bugün partisi tarafından verilen görevlerinden istifa ettirildi.

*

Soydabaş onurlu bir insan.

Kimse ondan bunu istemese de o görevlerde kalmaz, giderdi.

Eğer meclis üyeliği kimliği ona seçmen tarafından verilmiş bir görev olmasaydı orada kalmakta ısrarcı olmazdı diye düşünüyorum.

Ama sonuç olarak iki işletmeci kardeşimizin hakkını alması neresinden bakarsanız bakın pek çok kişiyi sevindirdi.

Neler çektiklerini, ne yaşadıklarını iyi biliyoruz.

Aslında AKP’deki herkes onların mağdur olduğunu kabul ediyor.

Ama işi gelip alkole bağladıkları için bir türlü hakkaniyeti sağlayamadılar.

*

O gün meclisi canlı yayından takip ettim.

El kaldıranlar kaldıramayanlar, uğultular derken olanlar oldu.

Hatta öncesinde de çok şey olmuş, yeni yeni duyuyoruz.

AKP’li Engin Uçar, önergeyi verdikten sonra diğer meclis üyelerinden bazıları buna karşı çıkmış.

Konu bir şekilde Başkan Büyükakın’a gitmiş.

Büyükakın meclis anında Muharrem Tutuş’u arayıp, “Önergeyi geçirin” demiş.

Bunlar CHP’li meclis üyelerinden bazılarının iddiaları, benim değil!

Neye uğradığını şaşıran Muharrem Tutuş, Büyükakın’ın talimatına rağmen evet dememiş, çekimser kalmamış.

Yani bir anlamda Başkan Büyükakın’ı takmamış.

Şimdi CHP kulisleri bu dedikoduyla çalkalanıyor.

Diyorlar ki, ne Büyükakın, ne Ali Güney, ne de Soydabaş hatta ne Mehmet Ellibeş…

İzmit belediye meclisinde bunların hiçbirinin en ufak bir ağırlığı ve de yaptırım gücü yok!

*

Derler gülüm derler.

Malzeme verirseniz her şeyi derler.

CHP’lilerin dilinden düşmeyen konuyla ilgili taraflardan bir açıklama gelir mi gelmez mi bilmem.

Fakat görünen köy klavuz istemez.

AKP İzmit’te sapır sapır dökülüyor.

Bakalım toplama işi kimin omuzlarına binecek.

Büyükakın’ı takmadığı söylenen Muharrem Tutuş’un mu, “Gönülcüler” ekibinden olduğu söylenen Hayrettin Ünlü’nün mü?

Yoksa başka bir ismin mi?

AKP’nin dengesini bozan bu olay sonrasındaCHP’in keyfinin yerinde olduğunu söylemeye gerek yok herhalde…

---------------------------------------------

AYAKÜSTÜ YAKALANDILAR!

Bugünlerde herkes Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk’e ziyaretini konuşuyor.

Aynı tabandan gelme iki deneyimli siyasetçinin buluşması kulisleri hareketlendirdi.

Saadet Partisi bunun sıradan nezaket ziyareti olduğunu söylerken

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise geleceğe yönelik ittifak olabileceğini işaret etti.

Tabi Erdoğan’ın bu söylemi bir anda dengeleri değiştirdi.

*

AKP içerisinde Erdoğan ne yapsa doğrudur diyen tayfanın başını çekenlerden biri olan AKP Grup Başkanvekili Ömer Turan;

Daha önce SP için oyunu yüzde 1’e düşürdü diye alay ederken,

Hatta “HDP’ye vagon, CHP’ye kuyruk” şeklinde benzetme yaparken,

Bu söyleminden dönüş yapıp bir anda SP ile ortak paydada olduğunu hatırladı.

O alay ettiği yüzde 1 için de “Meseleye sayısal beraberlikten öte bakmak aklı selimin gereği” diyerek Erbakan Hoca’yı öne attı.

Peki, SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ne dedi?

"Bugün durduğumuz yer belli. Ancak ittifaklar koalisyon değildir. Her türlü fikir alışverişine açığız".

Bu siyasi ağızları iyi biliriz. Bunlar hızlı dönüşün öncü sarsıntıları.

*

Türkiye’de hatta dünyada öğrendik ki, siyasetin de siyasetçilerin de öyle sanıldığı gibi kalın, aşılamaz duvarları yok.

Kim derdi ki milli görüş felsefesini benimseyen SP’nin gün gelip CHP ile birlikte yol yürüyeceğini, HDP’yi bir şekilde içselleştireceğini.

Kim derdi ki Devlet Bahçeli’nin Erdoğan’a en ağır suçlamaları,

ağza alınmayacak hakaretleri yaptıktan sonra Erdoğan’ın adeta kölesi haline geleceğini.

Bunu gördükten sonra SP’nin Erdoğan’a yeşil ışık yakması bana anormal gelmiyor.

Çünkü Aydın Ünlü’nün de dediği gibi, “BUNLAR BİRBİRİNİ İYİ BİLİR”

*

Ünlü akıllı politikacıdır.

Geleceği şimdiden görüyor.

Söylemleri bile ne kadar homojen, öyle değil mi?

Geçmişten ders çıkarıyor.

Ekmeleddin İhsanoğlu’nu destekledikten sonra sıkı “Reisçi” olmanın arasındaki uçurumdan nasıl döndüğünü unutmuyor.

Hangi birini sayayım bilemedim.

Aydın Ünlü “BEKA” dedi, “sefa” dedi, bir şekilde AKP’ye yanaşmanın haklı yanlarını bulmaya çalıştı.

*

Gelişen son olayın ardından ister istemez ilimizdeki siyasi aktörlere dönüp baktım.

SP il başkanı Zafer Mutlu’nun CHP il başkanını solda sıfır bırakan muhalefet üslubu malumunuz.

Zafer Bey muhalefetini iktidar partisine ve MHP’ye yönelik yapıyor.

Yerel veya genel her konuda açıklamada bulunuyor.

DEVA Partisi’nin il kongresinde kendisine de söyledim.

“Zafer Bey, Harun Yıldızlı sizin kadar muhalefet edemiyor. Bence CHP’yi bir düşünün. Sizden CHP’ye iyi il başkanı olur” diye şakalaştık.

Zafer Bey gülümsemekle yetindi.

Çünkü Zafer Mutlu son aylarda muhalefet partilerinin kış uykusuna yattığı kentimizde adeta tek kale maç yapıyor.

Ha, her söylediğine katılıyor muyum, elbette hayır.

Ama cesaretle konuların üzerine gidiyor, gündemde kalmayı başarıyor.

Mutlu iktidara yüklenirken SP’nin şimdiki çizgisi doğrultusunda politika yapıyor.

*

Peki, yarın bir gün AKP ile SP ittifak noktasında buluşursa ne olur?

Ortada henüz spesifik bir şey yok.

Ama meşhur buluşmanın ardından gelen ilk tepkiler SP’de kafa karışıklığı olduğunu gösterdi.

Erdoğan’ın bir kılçık atmasıyla SP söylem birliğini kaybetti.

SP il yönetiminin deneyimli yöneticisi Sedat Doğu Uslu

Zafer Mutlu’dan önce açıklama yapıp, Erdoğan’ın ziyaretini olumlu bulan sözler sarf etti.

Ardından il başkanı sıfatıyla Zafer Bey tam tersi açıklama yaptı.

Hem de baya sert bir açıklamaydı.

Mutlu, Cumhurbaşkanının kullandığı yazlık kışlık saraylara dikkat çekti.

Sonra da Erbakan Hoca’nın bir klima için dönemin başbakan yardımcısı Tansu Çiller’e kök söktürdüğünü alıntıladı.

Ve ekledi…

“İşte ülkeye böyle bir anlayışın hakim olabilmesi mücadelesidir bizimkisi.... Aramızdaki fark çok açıldı be Reis...” dedi.

*
Zafer Mutlu AKP’nin “itibardan tasarruf olmaz” sözüne ithafen durmadan Erdoğan’ın saraylarını gündemde tutan kişi.

Düşündüm de Mutlu’ya ve onun gibi düşünen SP’lilere rağmen AKP ile ittifak olursa ne olur?

Zafer Mutlu yeni bir Aydın Ünlü modeli mi olacak?

O da mı “BEKA” diyecek? Veya Ayasofya, başörtüsü gibi muhafazakar kesimin yumuşak karnı olan konulara mı sığınacak?

*

Bakın, iki gündür CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a yönelik sözleri ortada.

Kılıçdaroğlu Erdoğan’a “SÖZDE CUMHURBAŞKANI” dedi, ortalık toz duman oldu.

Bizim tanıdığımız Zafer Mutlu bu konuya balıklama atlar, kendi üslubuyla yorum getirirdi.

Ama dedim ya, Saadet Partisi Erdoğan’ın ani hamlesiyle ayaküstünde yakalandı.

Ne tarafa doğru yürüyeceklerini henüz kestiremiyorlar.

Yarın mahcup olacakları sözlerden kaçınmalar başladı.

*

Ne diyelim…

Allah muvaffak etsin.

Ama şahsına etmedikleri laf demedikleri hakaret kalmayan Erdoğan’a

Daha sonra devletin bekasını emanet etmeleri bana milli meseleymiş gibi gelmiyor.

O numarayı bir kere yedik, daha da yediremezler.

Ne yalan söyleyeyim, vıcık vıcık iktidar yardakçısı bir Aydın Ünlü muadilini çekecek durumda değiliz.

Zafer Beyden de bir Ünlü modeli çıkmaz!

Anlayacağınız, Erdoğan ve Asiltürk görüşmesi daha çok su kaldıracağa benziyor.

İzleyip görelim.

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları