Daha çok bekleriz

Zor günler yaşıyoruz. Hayatlarımız alt üst oldu. 'Evde kal” şiarıyla kapandığımız evlerimizde huzur bulamıyoruz. Çünkü hepimizin kaygıları var. Bu işin ne kadar süreceği belli değil. Hayatta kalıp kalmayacağımız belli değil....

Zor günler yaşıyoruz.

Hayatlarımız alt üst oldu.

“Evde kal”

şiarıyla kapandığımız evlerimizde huzur bulamıyoruz.

Çünkü hepimizin kaygıları var.

Bu işin ne kadar süreceği belli değil.

Hayatta kalıp kalmayacağımız belli değil.

Kalırsak bizi nelerin beklediği belli değil.

Yarın bir gün her şey normale döndüğünde çark nasıl normale girer, hiç birimiz bilmiyoruz.

Tek bildiğimiz, birbirimizle dayanışma içinde olmamız gerektiği…

Öyle ya; devlet mesajı açıkça verdi.

Ne dedi?

Her şeyi devletten beklemeyin, biraz da siz devlete yardım edin dedi.

Tüm Türkiye’yi karınca kararınca bağış kampanyasına destek olmaya davet etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu çağrısına başta AKP’li Bakanlar, belediye başkanları, milletvekilleri, teşkilat üyeleri olmak üzere,

İktidara yakın pek çok sivil toplum kuruluşu, sendikalar ve kurumlar sahip çıktı.

***

Bir güruh bu kampanyayı sonuna kadar desteklerken, bir başka güruh kampanyayı yerden yere vurdu.

Yani adı geçen dayanışma ve biz bize yeteriz sözleri sadece lafta kaldı.

Peki, niçin yine ve tekrar ayrışma noktasına geldik?

Çünkü saydamlık yok!

Hesap verilebilirlik yok!

Hesap sorma yetkisi yok!

Daha evvel benzer bir kampanyayla toplanan paraların

Nereye harcandığını açıklamayan iktidara yeteri kadar güven yok!

Düne kadar Suriyeli mültecilere harcadığı parayla övünen ve bir o kadar daha harcarız diyenlerin

İş kendi milletine yardıma geldiğinde İBAN numarası verip, vatandaştan yardım istemesinin tezatlığı var.

***

Bunu benim aklım almıyor.

Yapılan bağışların çoğunu da aklım almıyor.

Devletin kurumları peşi sıra yaptıkları bağış miktarlarını açıklıyorlar.

Sağ cepten sol cebe geçen parayla algı oluşturmaya çalışıyorlar.

Böyle bir kampanya yapılması çok mu abes?

Değil elbette…

Ancak bunu Cumhurbaşkanı yapmamalı.

Ayrıca amaç kaotik dönemde vatandaşa yardım eli uzatan bir devlet olmaksa, bu devlet o kadar ölmüş olamaz.

Suriyelileri yapılan yardım kadar bize de yapabilirler herhalde (!)

Ve bunu devletin en tepesindeki insan değil, yerel yönetimler yapmalı.

***

Vatandaşla birebir temasa geçebilen tek kurum olan belediyeler bu kampanyayı pek ala yapabilirdi.

Bu girişimin “Devlet içinde devlet olmak” gibi bir amaca hizmet ettiğini varsaymak politik bir tutumdur.

Ancak bunu anlayabiliyorum.

Biz ne yaşarsak yaşayalım, siyaset yapmaktan geri duramayız.

Hangi felaket bizi tam birleştirmiş ki şimdiye kadar.

Tek başına küçücük, üstelik gözümüzün görmediği bir virüs olan CORONA mı başaracak bunu?

Daha çok bekleriz…!

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları