Boşuna atarlanıyor!
Dün bu köşeden AKP'li eski Çayırova Belediye Başkanı Şevki Demirci'nin Partiden kesin ihracının onandığını yazdım. Köşe yazım yayına girer girmez diğer gazeteler bize duyduğu güven ölçüsünde kesin ihracı haberleştirdi....
Dün bu köşeden AKP’li eski Çayırova Belediye Başkanı Şevki Demirci’nin
Partiden kesin ihracının onandığını yazdım.
Köşe yazım yayına girer girmez diğer gazeteler bize duyduğu güven ölçüsünde kesin ihracı haberleştirdi.
Bunun için kimseye laf söyleyecek değilim, aksine hoşuma gidiyor.
Bana ve gazetemize olan güvenin ölçüsü olarak kabul ediyorum.
Kaldı ki haberimiz son derece doğru.
Bugün ne AKP il başkanından ne de Şevki Demirci’den bir açıklama gelmedi.
Şevki Demirci ufak bir atarlanmış, “beni bu partiden kimse atamaz” falan demiş ama boş!
O da çok iyi biliyor ki ben onun gibi boş konuşmuyorum.
Belgeye dayalı bir haberdi.
Ne zaman isterse yayımlamaya hazırım.
***
O yazıda Şevki Demirci’nin AKP’nin kadın milletvekillerine ettiği küfürler nedeniyle başının yandığından bahsetmiştim.
Ve bir kadın olarak duygularımız ne olursa olsun aynı noktada buluşup dayanışma içinde olmak gerektiğine vurgu yapmıştım.
Kentimizin milletvekilleri Emine Zeybek ve Radiye Sezer Katırcıoğlu’na geçmiş olsun dileklerimi ilettim.
İşte bu iyi temennilerin ardından AKP Milletvekili ve MKYK Üyesi Emine Zeybek’ten ufak bir teşekkür mesajı geldi.
Ben de kendisine, durumu daha önce bilseydim bir kadın olarak çok önceden üzerime düşeni yapabileceğimi söyledim.
Hepsi bu kadar.
***
Kadına yönelik hiçbir şiddet karşılıksız kalmamalı.
Sözlü veya fiziksel hiç fark etmez.
İstediği kadar iyi insan olsun, istediği kadar başarılı belediye başkanı olsun fark etmiyor.
Bir belediye başkanı partisinin kadın vekillerine ağza alınmayacak küfürler ediyorsa orada bir duracak.
Bizler bu duruma tepki göstermezsek ortalık ucuz adamdan geçilmez.
Dün, CHP’li kadınlara ve gazetecilere “Kaltak” diyen insan fazlasıyla
Bugün kadın vekillere çok ağır küfürler savuran belediye başkanı benim gözümde aynı kumaştır.
Demirci’nin tek farkı, cesareti…
Ettiği küfürleri direk adrese teslim yapmış!
Bu da başını yedi ama sonuçta hak etti!
-----------------------------------------
GÖKHAN ORHAN
GAZLA ÇALIŞMIYOR!
CHP’de ilçe kongrelerinin tamamlanmasının ardından sıra geliyor il kongresine.
Ortada adı dolaşan adaylar var.
Hikmet Erenkaya, Harun Yıldızlı, Selman Yıldırım, Fahri Örengül, Tamer Solakoğlu, Sertif Gökçe ve Yalçın Kuşkan CHP il başkanlığı için adı geçen isimler.
Peki, bu isimlerden hangisi sonuca daha yakın?
Ondan da öte bu isimleri kimler destekliyor?
***
CHP’nin yeni seçilecek il başkanı şu dönemde çok önemli bir hale geldi.
Çünkü yerel seçimlerde elde edilen başarının ardından CHP lehine esen bir rüzgar var.
Üst üste seçim kaybeden CHP Liderinin son virajda yaptığı “Adalet yürüyüşü” ile direksiyonu iyice sola kırıp;
Peşinden gelen yerel seçimlerde kurduğu ittifak ile doğru aday seçimleri üzerinden elde edilmiş kazanımlar var.
Belki de ilk kez bir kurultay arifesinde CHP’nin Genel Başkanı sorgulanmıyor.
Hatta bırakın sorgulanmayı, Kılıçdaroğlu’na aykırı olan isimlere delegeler mesafeli duruyor.
***
Bakın, ilçe kongrelerinde alınan sonuçlar ortada.
İzmit’te kaybeden taraf Kılıçdaroğlu’na bayılmıyordu.
İzmit’te yakalanan o rüzgar diğer ilçeleri de tetikleyince ortaya çıkan sonuç, hem değişimi getirdi hem de Kılıçdaroğlu’ndan taraf bir yapıyı ortaya serdi.
Özellikle Derince ile başlayan ve onu takip eden batı yakasındaki altı ilçe hemen hemen birbirine kenetlenmiş durumda.
Üst üste örgütte görev alarak yıprananları, yerel seçimlerde partiyi hezimete uğratanları delege cezalandırdı.
Ceza keserken ayrıca Kılıçdaroğlu’na sadakati olanları da unutmadı.
Bu tablo ile şimdi CHP il başkanını seçecek.
Ve dediğim gibi burada belirleyici ilçeler, kentin batı tarafı olacak.
İzmit’in de etkisi yadsınamaz ancak bu kez direksiyonda İzmit yerine Gebze bölgesi olacak.
***
Gebze ilçesinde kendini siyasal uzman zannedenlerin inanmadığı ancak ilkesel bazda siyaset yapan partililerin şans vermesiyle aday olmaya cesaretlenen Gökhan Orhan ilçe başkanı seçildi.
Haliyle ismi geçen bazı adayların hayalleri suya düştü.
Çünkü CHP’de hala gençlere güven duyulmuyor, ak saçlılardan yana tavır alınıyor.
Ondan da ileri, Kılıçdaroğlu’nu devirebilir miyiz, rüyası görenler var.
O ki, onca seçim kaybettiği halde devrilmeyen Kılıçdaroğlu son hamlelerinden sonra top atsan yıkılmaz halde!
Ama CHP’de “Baykal ekibi” denilen, Önder Sav eliyle yürüyen bir kanat hala çabalıyor.
***
Gebze ilçe başkanlığı yarışında Kocaeli’de kendi yapılarına yakın gördüğü partinin ileri gelenlerini telefonla arayan Önder Sav;
Bir kez daha hayal kırıklığı yaşadı.
Sadece o mu? Onun aklıyla İsmet Kara’yı destekleyenler de hayal kırıklığının alasını yaşadı.
Ve işin kötü tarafı deşifre oldular.
İşte bu yüzden CHP’de il başkanlığı yarışı bundan bir hafta önce bırakılan yerden çok daha başka noktaya taşındı.
***
Adayların son durumlarını ve yeni gelişmeleri uzun uzadıya belli aralıklarla sizlerle paylaşacağım.
Şimdilik bir tablo ortaya koymaya çalıştım.
CHP’de yeni il başkanının kim olacağı artık çok daha önemli.
Çünkü seçilecek isim, CHP’nin iktidara gidiş yolunda umudun daha bir arttığı döneme denk gelecek.
Dolayısıyla başarıyı sahiplenmeyi isteyenler artacaktır.
***
Tabi bu arada bu başarıdan nemalanmayı bekleyen sömürgenler de çıkacaktır.
Özellikle kentimizde CHP’yi beş paralık gören ama CHP’ye ayar vermeyi seven alakasız kişilerin yeniden ortaya çıktıklarını görüyorum.
Bunlar bir taraftan Harun Yıldızlı’yı parlatmaya çalışırken
Diğer taraftan düne kadar uç solcu diye eleştirdikleri yeni ve genç Gebze ilçe başkanı Gökhan Orhan güzellemesi yapıyor.
Ama ne Gökhan Orhan ne de Gebzeli CHP’liler onların bildiği gibi ARA GAZIYLA ÇALIŞMIYOR.
Onları o kadar iyi tanıyorum ki, en sıradan üye bile buradakileri cebinden çıkaracak kadar siyasi…
O yüzden ayar verme işine Gebze’den başlamaları büyük talihsizlik.
***
İl başkanının kim olacağına Gebzeliler ortak akılla karar verecekler.
Bu ortak aklın merkezinde ise Kılıçdaroğlu’na sinsice yaklaşanlar olmayacak.
Bunu neye dayanarak söylüyorum?
Çünkü ben o duruşu çok iyi tanıyorum.
Ne Gökhan Orhan, ne Cihan Soyluçiçek, ne Kerem Aydemir, ne Bülent Yıldız, ne Birkaç Koçak
CHP’yi hezimete uğratan ve o ekip içinde yer alan dönemin basın eskilerine partilerini dizayn ettirmez!
Bu başkanların hepsinin önceliği CHP’nin genel iktidarıdır.
Öyle, küçük olsun benim olsun mantalitesiyle siyaset yapanlara, kişisel beklentiler için dar alanda kısa paslaşmalara izin vermez.
Az çok tanıyor, ona göre yorum yapıyorum.
***
Şimdilik bu kadarla kalsın.
Sırasıyla isimlere de girdiğimizde CHP’yi bekleyen şeylerin neler olduğunu daha net göreceğiz.
Kim kiminle iş tutuyor, kim kimi basamak yapıyor, kim hangi amaca hizmet ediyor?
Dahası Erdoğan’ın dediği gibi “Kimler kimler bir araya geliyor” hepsini okuyacaksınız.