Rahatsız Olmuşlar
Son günlerde epey ara verdiğim röportajlara yeniden start verdim. Röportaj yapmayı seviyorum. Doğal, mecrasında, samimi, sansürsüz yapılan röportajlar olmasına azami dikkat ediyorum. Bir akış bir anlam bütünlüğü içinde okuyucu yarıda...
Son günlerde epey ara verdiğim röportajlara yeniden start verdim.
Röportaj yapmayı seviyorum.
Doğal, mecrasında, samimi, sansürsüz yapılan röportajlar olmasına azami dikkat ediyorum.
Bir akış bir anlam bütünlüğü içinde okuyucu yarıda bırakamasın, uzun olsa da okusun diye uğraş veriyorum.
İçimden o an ne geçiyorsa onu soruyorum.
Asla ön hazırlık yapmıyorum, soru hazırlamıyorum, gelişine bırakıyorum.
Soruma cevap alamazsam cevap vermediğini yazacak kadar objektif kalmaya gayret ediyorum.
Konuklarımı seçerken özellikle bir kurgu içerisinde değilim.
Ama daha çok söyleyeceği sözlerle gündem yaratacak,
açıklamalarıyla birilerinin rahatını kaçıracak kişiler olmasına özen gösteriyorum, ki bu da gazeteciliğin cilvelerinden.
Hiç kimseyi küçümsemiyorum.
İsteyen herkesle oturup röportaj yapabilirim.
Sevdiğim olur sevmediğim olur, konuştuğum olur konuşmadığım olur, hiç fark etmez.
Cesaretle konuşmaya hazırım diyen her görüşten siyasetçiye, iş insanına, STK yöneticilerine, toplumda saygın bir yeri olan herkese kapım açık.
İlginçtir ki ilk üç konuğum da CHP’nin içinden ve CHP’nin mevcut Kocaeli siyasetinin dışında kalmış isimlerdendi.
Bunu özellikle seçmedim, her şey doğal gelişti.
İlk önce Hikmet Erenkaya konuğum oldu.
Haliyle CHP’yi en iyi bilenlerden biri olarak çok çarpıcı açıklamalar yaptı.
Erenkaya’nın açıklamaları baya ses getirdi.
İkici konuğum Mehmet Ümit Küçükkaya idi.
O da akılda kalan ve bir o kadar cesur sözler söyledi.
Son olarak Selman Yıldırım ile röportaj yaptık.
Yıldırım’ın açıklamaları CHP içinde büyük yankı buldu.
***
Tabi CHP’nin gidişatıyla ilgili üç siyasetçiyle yaptığım bu röportajlar mevcut yönetimi biraz rahatsız etmiş.
Benim bu isimleri özellikle bulup konuşturduğum kanaatine varılmış.
Onlara vallahi de öyle değil billahi de öyle değil diyecek halim yok.
Ama şunu çok rahat diyebilirim.
Varsa söyleyecekleriniz buyrun gelin anlatın.
Tek bir kelimesine bile dokunmadan, saptırmadan yazmazsam o zaman konuşun.
Röportajlarımda buna çok dikkat ederim.
Kimseyi mağdur etmem. Cesur olun gelin siz de konuşun.
***
Ben gazeteciyim onlar siyasetçi.
Tabi ki röportaj verecekler.
Önemli olan o röportajlarda söylediklerinden sizin çıkarımlarınız.
Hemen işi tarafgirliğe vurmak, rövanşist yaklaşmak yerine
Analizlerden bir sonuç elde etmeyi düşünebilirsiniz.
Sonuç itibariyle konuşanlar CHP’nin yoldan geçen herhangi bir ferdi değil.
Hepsi de CHP’ye emekleri olmuş, ömründen, gönlünden, cebinden vermiş insanlar.
Vasıfsız olupta oturduğu yerden atanlara biz de bu satırları açmıyoruz herhalde.
Bilmem anlatabildim mi?
------------------------------------------------------
AKP KONUŞSUN DURSUN
İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet
Özellikle belediyeye satın alınan hizmet araçlarının ön plana alındığı toplu açılış organizasyonu gerçekleştirdi.
Bugüne kadar tek bir açılış kurdelesi dahi kesmedi diye kendisini eleştirenlere karşın
CHP ve İYİ Parti genel başkanlarını açılışa getirterek ulusal gündemde yer bulmasını sağladı.
Ama bu durum iktidar sahiplerini ve destekçilerini rahatsız etti.
Kimi yandaş basında Hürriyet’in genel başkanları yanılttığı hatta kandırdığı yazıldı çizildi.
Hürriyet’in açılış programı komedi olarak değerlendirildi.
Ahmet Hakan gibi sistem gazetecileri ise açılışı cami temel atma töreni sırasında
Hürriyet ve Akşener’in taktığı başörtüsü üzerinden eleştirdi, ideolojik sapma var dedi.
Kısacası olumlu ya da olumsuz, program ulusal düzeyde ses getirdi.
Öven de oldu eleştiren de hatta hakaret edende oldu.
***
Bugün iktidar yanlısı basında Kılıçdaroğlu ve Akşener’in kandırıldığını söylüyorlar ya hani;
O kısma bir açıklık getireyim.
İzmit Belediye Başkanı Hürriyet bu işi çok önceden planlamadı.
Deyim yerindeyse kervan yolda düzüldü.
Araç tanıtım organizasyonu zaten geçtiğimiz pazartesi günü yapılacaktı.
Fakat Hürriyet, araç kiralama adı altında israfa sebep olan kiralama olayına son verilmesinin öneminin farkındaydı.
Aylardır bunun için AKP’lilerin çoğunlukta olduğu belediye meclisinden kredi kullanım yetkisi almayı bekledi.
Nihayetinde aldı.
Tören konusu netleşince tuttu CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu’nu arayıp programa davet etti.
Davetin açıklamasını da “kendi araç filomuzu satın aldık, israf dönemini sona erdirdik” diyerek yaptı.
Kılıçdaroğlu arkasını soruşturmadan, iki-bir etmeden Hürriyet’e programına uyduğu takdirde memnuniyetle geleceğini söyledi.
Ardından İYİ Parti lideri Meral Akşener’i de o açılışta yanında istedi.
İki genel başkanın birden bu organizasyona gelmesi siyaseten iyi bir şeydi.
Bunun için Şanbaz Yıldız ile irtibata geçti ve o kısım da ayarlandı.
***
Yani şuna geleceğim.
Kimse Kılıçdaroğlu’nu ve Akşener’i kandırmadı.
Onlar niçin geleceklerini gayet iyi biliyorlardı.
Cami temel atma töreni ve diğer proje tanıtımlarının olacağını ise daveti kabul ettikten sonra öğrendiler.
Sözün özü, her iki genel başkan da “araç tanıtımı temelinde” İzmit’e gelmeyi kabul ettiler.
Bir ilçe belediyesi için hiç küçümsenecek bir iş değil bu.
Şimdi birileri kalkmış Hürriyet’in bu adımını Sarısu kampı üzerinden sulandırmaya çalışıyorlar.
O da olmadı, “alt tarafı kafe açtılar” diyerek küçümser tavırlarla gölgeleme, asıl yapılanı arka plana atma peşindeler.
***
Elbette herkes muhalefetini yapacak.
Elbette AKP beş yılın sonunda, 15 yıl sonra kaybettikleri İzmit’i CHP’den geri almak için fırsat kollayacak.
Ama zaman zaman onların da dediği gibi “Akıllı muhalefet” yapılmadığı takdirde asıl komik olan kendileri olur.
CHP’nin bugüne kadar yerelde ve genelde iktidar hasretliği çekmesinin ana sebebi de budur.
Yapılanı kör göze parmak misali eleştirmek, eleştirdiğinin yerine öneri getirmemek, her yapılana itiraz etmek.
Şimdi aynısını İzmit’te AKP ve yancı iktidar MHP yapıyor.
Ha bire Hürriyet’e salvo atışı yapıyorlar ama nafile.
Toplum son tahlilde neyi konuşuyor, ona bakmak lazım.
***
İzmit halkının, CHP örgütlerinin ve İyi Partililerin aklında kalanı size söyleyeyim mi?
Birincisi;
“Fatma Kaplan Hürriyet belediyede israf dönemini sona erdirdi. Onun belediyeye ait makam aracı bile yok!” diyorlar.
İkincisi;
Gidip görmese de o hizmetten faydalanmasa da açılışı yapılan projeler genel başkanların gelişiyle anlamlı hale geldi.
Üçüncüsü;
“CHP’li başkan camiye ayakkabıyla girdi” suçlamasına karşın “CHP’li başkan cami temeli attı” algısı öne çıktı.
Dördüncüsü;
Fatma Kaplan Hürriyet’in CHP’nin Kocaeli bütününde bir numaralı ismi olduğu görüldü.
Dilediği zaman her iki genel başkanla görüşüyor. Her ikisinde de Hürriyet’in kredisi çok yüksek.
Bu da CHP’de bir yerlere gelmek isteyen herkesi bir anlamda Hürriyet’e bağlı kalmaya mecbur kılıyor.
Beşincisi;
İYİ Partililer kendi genel başkanlarını Hürriyet’in yanında görmekten çok mutlu oldu.
Böylece İyi Partililer, “biz olmasak CHP İzmit’i kazanamazdı” söylemini çok daha sesli söyleyip,
belediye içinde eşit dağılım için şartları daha rahat zorlayacaktır.
***
Son olarak diyeceğim şu.
Fatma Kaplan Hürriyet istediğini aldı.
Ne yalan söyleyeyim… Hürriyet, hizmette kendini yeni yeni gösteriyor belki ama
Stratejide ve satışta çok usta politikacılara külahı ters giydirir.
Siyaset dedikleri işte tam da budur.
AKP artık İzmit’te hatta Kocaeli’de işinin kolay olmadığını kabullense iyi olacak.
Yaptıkları cılız eleştirileri kaç kişi duydu?
Hangisi akılda kaldı dersiniz?
***
İddia ettikleri şeyi eleştirirken bile tıpkı muhalefet kısırı CHP gibi davrandılar.
Mesela Sarısu kampını mı eleştireceksiniz, bunu açılış yapılmadan önce yapacaktınız.
Bektaş inşaat o kampta harıl harıl iyileştirme çalışmaları yaparken ne yapıyorlar ne ediyorlar hepsini takip edecektiniz.
Program duyurusu netleştiğinde projeleri tek tek ele alıp diyeceğiniz neyse onu diyecektiniz.
Yani açılıştan önce Hürriyet’in, ekibinin CHP’nin gardını düşürecektiniz.
Ama AKP de haklı. Hiç muhalefete düşmedi ki, nereden bilsin.
İzmit’te muhalif konumdalar ve karşılarında Hürriyet gibi profesyonel bir siyasetçi var.
Yavaş yavaş ciddiyetini, işlerinin zor olduğunu anlamaya başladılar sanırım.
Bu gol geri çıkmaz, benden demesi…
------------------------