CHP’de kafalar karışık!

Siyasi partilerde son günlerde heyecansızlık almış başını gidiyor. Ama heyecansızlığın dip yapmış halini asıl CHP'de görüyoruz. Kaybetmekten bıkmış, amaç uğruna çalışmaktan yorulmuş, umut bağladıkları insanların hatalarından...

Siyasi partilerde son günlerde heyecansızlık almış başını gidiyor.

Ama heyecansızlığın dip yapmış halini asıl CHP’de görüyoruz.

Kaybetmekten bıkmış, amaç uğruna çalışmaktan yorulmuş, umut bağladıkları insanların hatalarından bunalmış olan CHP’liler

İlk kez bu kadar çaresizler!

Çaresizler, çünkü partinin başında dokuz sefer seçim kaybetmiş bir genel başkan var ve gitmek istemiyor.

Çaresizler, çünkü Kılıçdaroğlu’nun yerine koyacakları ismin Muharrem İnce olduğuna emin değiller.

Seçim akşamı hala kafalardaki soruları giderememiş olan İnce’ye güvensizlik var.

Onun partinin başına geçerek ödüllendirilmesini istemeyenler var.

Öte yandan, tüm yenilgilere rağmen son süreçte tüm dünyaya demokrasi kanallarının nasıl işletildiğini gösteren bir genel başkan var.

Partisinde kendisine rakip olan birini Cumhurbaşkanı adayı yapmak;

Yeni kurulan bir partinin seçime girmesini engelleyenlere karşı hamle yaparak kriz çözmek;

Millet ittifakını sürükleyen parti olarak, diğer ittifak üyelerinin baraj sorununa çözüm olmak gibi

Türkiye siyasetinde iz bırakacak oldukça demokratik hamlelerle anılacak Kılıçdaroğlu.

Ama tüm bu girişimler maalesef CHP’ye başarı getirmiyor, getirmedi de…

CHP örgütü ne düşüneceğini bilmiyor.

Kimin yanında duracağına karar veremiyor.

İki rahmetten birini seçmesi beklenen kurultay üyeleri, şöyle gerile gerile “Ben Kılıçdaroğlu’nun yanındayım, ya da ben Muharrem İnce’ye destek veriyorum” diyemiyor.

Çünkü ikisinden de rahatsızlıkları var, bakmayın.

Değil mi ki seçim akşamı Muharrem İnce kendine güvenenleri yarı yolda bıraktı;

Şimdi ne dese boş geliyor.

Kimse onu seçim öncesinde dinlediği gibi aşkla, umutla dinlemiyor.

Doğru şeyler söylese de olmuyor. O tılsım çoktan bozuldu bir kere.

Muharrem İnce bu yanlışın bedelini bir şekilde ödemeli.

Fethettiği gönüllere yeniden girmeyi başarmalı.

Bunu nasıl yapacak bilmiyorum ama yapmalı!

Direk kurultay yapmaya niyetlenmesi bence yerinde bir hamle olmadı.

Önce bu halka kendini anlatmalı.

Ama öyle Habertürk TV’de olduğu gibi masal anlatmamalı.

Şizofren dediği kişilerin uydurduğu hikayelerden birine sığınsın da demiyorum.

Ama mantığa oturan bir açıklama yapmalı!

Nasıl olsa Kılıçdaroğlu’ndan bıkkınlık var, ben de aradan sıyrılırım dememeli!

O gece neler oldu, noktasına virgülüne anlatmalı.

Bu millet yolun neresinde, hangi zor virajda arabadan indirildi, bunu bilmeli..!

-----------------------------------

AKP KOCAELİ’DE ÇEHRE DEĞİŞİYOR

Farkında mısınız, 24 Haziran seçimlerinin ardından şehirde bir sessizlik hakim.

Seçim akşamı yaşanan sevinç gösterilerini saymazsak, AKP’nin üzerinde de diğerlerinde olduğu gibi bir rehavet var.

Sanki kimse sonuçlardan memnun değil.

Milletvekili listelerinde bariz farklılık olmaması, aynı listenin sunulması teşkilatta ve seçmende hayal kırıklığı yaşattı.

Kerhen verilen oylarla her ne kadar AKP yine birinciliği elden bırakmasa da gözle görülür bir heyecansızlık hakim.

Bir de bunun üzerine Başbakan Yardımcısı Fikri Işık’ın etkisizleştirilmesi olayı devreye girince

AKP Kocaeli’de sanki sahipsiz ve başsız kaldı.

***

Aslında her şey AKP il başkanı Şemsettin Ceyhan’ın, milletvekili olabilmek için görevinden istifa etmesiyle başladı.

Beğeniriz beğenmeyiz Ceyhan, oturaklı ve kentte ağırlığı olan bir il başkanıydı.

Onun ardından göreve gelen Abdullah Eryarsoy bu boşluğu yeterince dolduramadı.

Eryarsoy’u Karadenizli olmadığı için yemeye çalışanlar olduğunu duyuyorum.

İşin bu kısmına bakmadan konuşuyorum.

Abdullah Bey beyefendi, yumuşak yüzlü, siyaseti zarafetle yapmaya gayret gösteren biri.

Yani AKP’nin alışık olduğu Karadenizli il başkanlarına hiç benzemiyor.

Kaldı ki Karadeniz lobisi onu istemiyor.

Yakın zaman sonra Abdullah Eryarsoy’un akibeti ne olacak, hep birlikte göreceğiz.

***

Ancak AKP’de yaşanan heyecansızlığın tek sebebi Eryarsoy değil tabi.

Az önce de bahsettiğim gibi milletvekili sıralamasının değişmemesi buna ilk etken olan nedendir.

Diğer yandan, listeye paralel olarak Kocaeli’de yüz bin oyun buharlaşması işin tadını kaçırdı.

Düne kadar Kocaeli’nin tek patronu olan Fikri Işık’ın önemli bir göreve getirilmemesi

Işık ve ekibine sert bir uyarı oldu.

Öyle sanıyorum ki bu uyarılar gittikçe artmaya devam edecek.

Ve ne kadar farkındasınız bilmem ama Kocaeli’de AKP teşkilatının çehresi değişiyor.

Resmen bir dönem sona erdiriliyor.

Yeni dönemde kimseye ihtiyacı kalmayan Erdoğan’ın, bu rahatlıkla nasıl bir teşkilat yapısı ortaya çıkaracağını merak ediyorum doğrusu.

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları