Baran ve söğüt ekibi birbirine girmiş!

Körfez demişken bir olay daha… Biliyorsunuz AKP şu sıralar belediye meclis üyeleri listelerini hazırlıyor. İlçe belediye başkan adayı, ilçe başkanı, il başkanı ve büyükşehir belediye başkan adayı bir takım mülakatlar yaptı. İlçe...

Körfez demişken bir olay daha…

Biliyorsunuz AKP şu sıralar belediye meclis üyeleri listelerini hazırlıyor.

İlçe belediye başkan adayı, ilçe başkanı, il başkanı ve büyükşehir belediye başkan adayı bir takım mülakatlar yaptı.

İlçe ilçe yapılan mülakatlardan dışarı olumsuz bir olay sızmadı.

Ancak Körfez ile alakalı fısıltı gazeteleri değişik bilgiler ortaya atıyor.

Diyorlar ki; mevcut başkan Baran ile yeni başkan adayı Şener Söğüt’ün tarafları meclis listeleri konusunda birbirine girmiş.

Hem de öyle böyle değil diyorlar.

Fiziki bir çatışmaya dahi döndüğü konuşuluyor.

Birbirini darp edecek derecede kavgaya tutuştuğu söylenen taraflar arasında hastanelik olanlar bile var deniliyor.

Körfez’deki özel bir hastanede tedavi altına alındıkları konuşuluyor.

Duyunca inanamadım.

Baran’ın giderayak fabrikalara zulmettiği ortadayken meclis listelerinde dediğinin olması için kim bilir neler yapar diye düşünüyor insan!

Hazmı zor tabi…

Bu olayı duyunca buraya not düşmek istedim.

BARAN’A BRAVO

DEDİĞİNİ YAPTI (!)

Aslında bu yazıda çok fazla yoruma gerek yok.

Olayları birbirine eşleştirdiğinizde neyin ne olduğunu siz de anlayacaksınız.

Ama eksik bir yan kalmasın diye, Körfez’de yaşanan olayı sırasıyla anlatmak, takdirinize sunmak istiyorum.

***

Bundan yaklaşık bir ay kadar önce bir haber yayımladık.

Körfez Belediye Başkanı İsmail Baran’ın giderayak yangından mal kaçırırcasına ilçesindeki iki büyük sanayi kuruluşuna çöktüğünü yazdık.

Dedik ki;

“Körfez Belediye Başkanı İsmail Baran ilçe genelinde yer alan sanayi işletmelerinin 2019 emlak vergilerini istemeye başlamış. Yılsonu ve ödeme dönemi gelmeden yapılan bu talebe sanayiciler isyan edince, sanayicilerin ruhsatları için inceleme kararı alınmış. Baran’ın bu tavrı sanayicileri bezdirmiş durumda.

Türkiye’de devasa işletmelerin konkordato ilan ettiği, işçi çıkardığı, küçülmeye gittiği ortamda yılı zararla kapatan fabrikaların istihdam konusunda ki dirençlerine rağmen Baran’ın bu tutumu oldukça garip karşılandı. Ancak Baran kafaya takmış, illa o paraları ödetecek. Bunun için belediyenin hukuk birimindeki Avukatları seferber eden Baran, fabrikalardan rızalarıyla alamadığı paraları yıldırma yoluyla almak için harekete geçmeye hazırlanıyor” dedik.

------

Bu haberimizin ardından Baran beklendiği gibi dediğini yaptı.

Nuh Çimento ve Tüpraş fabrikalarına zabıta ekiplerini gönderdi, inceleme yaptırdı.

Fabrikalardan eli boş dönen zabıta ekiplerinin ardından Baran bu kez alternatif çözüm yollarına başvurdu.

İddialara göre Başkan Baran, zabıtalarla çözemediği konuyu meclise taşımaya karar verdi.

Bunun için de CHP’li meclis üyelerinin de rızası olsun istedi.

Bana gelen bilgiler aynen bu şekildeydi.

Yani Baran, Şubat ayı Körfez belediye meclis toplantısında Nuh Çimento ve Tüpraş ile ilgili bir bakıma bugüne kadar nelere nasıl göz yumduğunun itirafı sayılan bir önerge hazırlattı.

Bu önergede ne ararsanız var.

Sanırsınız ki beş yıldır ilçeyi Baran değil, ben yönetiyorum.

O kadar çok -sözde eksikleri var ki bu fabrikaların;

İnsanın koşup mührü basası geliyor.

Afaki olmasın diye size birkaç madde ile paylaşmak isterim. Mesela neler yazılmış önergede bir göz atalım:

NUH ÇİMENTO FABRİKASI İÇİN:

**Nuh Çimento’nun kentimize sorumluluk projesi taahhütü olmasına rağmen yerine getirilmemiştir. İlçemizde bir üniversite konusunda ön protokol yapılmış olmasına rağmen; kati protokolü yapmayıp ayni ve nakdi taahhütlerin yerine getirilmediği,

**Fabrika alanında bulunan belediyeye ait alanın (6500m2) kullanıldığı ve Nuh Çimento tarafından satın alınması ve beş yıllık ecrimisilin belediyeye ödenmesi, ayrıca bugüne kadar bu alandan alınan malzeme bedelinin belediyeye ödenmesi

**Birçok yapıların işletme ruhsatı olmadan kullanıldığı ve yapı kullanma izin belgelerinin bulunmadığı,

**Nuh Çimento fabrikasının çevreye verdiği sıkıntılar dolayısıyla zamanla belediyeye şikayetler yoğun bir şekilde geldiği bilinmektedir. Çevreye duyarlı bir kurum haline getirilmesi,

**Meri mevzuat kapsamında; fabrika sahasında birçok eksiklerin olduğu, ruhsat ve eklere aykırı yapıların olduğu şikayetlerin gelmesi,

TÜPRAŞ RAFİNERİ FABRİKASI İÇİN İSE:

**Ülkemizde ve ilçemizin en büyük sanayi kuruluşu olan Tüpraş Rafinerisi ve bağlantılı tesisleri kentsel yaşam alanı ile iç içe geçmiş bulunmaktadır.

**Tüpraş’ın yeni yatırımlardan sonra kentimizde çevre konusunda birçok sorunları da beraberinde getirmiştir. Buna rağmen;

**Sosyal sorumluluk anlamında 40 yıldır kentimize hiçbir katkı sunmadığı görülmektedir.

**Bacalardan yükselen yüksek ateş, koku ve duman gibi vatandaşı tedirgin eden birçok faaliyetleri olmaktadır.

**Meri mevzuatı uymayan birçok konunun çözüme kavuşturulmadığı görülmektedir, denilmiş.

***

İnsan okuyunca hayrete düşüyor.

Baran bugüne kadar neredeydi diye sormadan edemiyor!

İşte bu bilgiler eşliğinde yaptığım habere şöyle bir başlık attım:

“BARAN O İŞ İÇİN CHP’LİLERİ Mİ KULLANACAK?”

Çünkü dersine iyi çalışmıştı, kafaya koymuştu.

CHP’li meclis üyelerinin de kabulüyle Baran, Nuh Çimento ve Tüpraş’ı köşeye sıkıştıracaktı.

Bir bakıma hem kamuoyunu hem de CHP’li meclis üyelerini uyaran bir haberdi aslında.

Baran’la oturup anlaştılar demedim!

CHP kendini kullandırıyor yazmadım!

Adamın niyeti belli, ayık olun anlamındaydı.

Vay efendim, sen misin bunu diyen!

***

Okuduğundan ne anladığını çözemediğim CHP meclis üyelerinden Tayfun Balıkçı beni aradı.

“Bugüne kadar beni kimse kullanamadı, şimdi de kullanamaz.

Siz nasıl gazetecilik yapıyorsunuz, bana sordunuz mu” dedi.

Oysa ona soracak bir durum henüz oluşmamıştı.

Biz olacağı haber vermiştik.

Ama anlamamakta ısrar etti, anlamadı da…

Hatta işi o kadar ileri götürdü ki, İsmail Baran’ı giderayak neden eleştirdiğimizi sorguladı.

Kimseye hesap vermek zorunda olmadığımı ifade ettim.

Dinlese beni anlayacaktı ama nasıl dokunduysa, sadece hakaret etmeye çalışıyordu.

Ben de birkaç bir şey söyledikten sonra telefonu kapattım gitti.

ÜSTELİK İsmail Baran’dan haberlerimize en ufak bir tekzip falan gelmemişti.

O günden sonra neler olacak merakla beklemeye başladım.

Tayfun beyden özür dilemeyi dahi düşündüm.

Niyet okuma olarak algıladı, keşke yazmasaydım bile dedim.

***

Ve nihayet o gün geldi çattı.

Bundan bir-iki gün önce Körfez belediye meclis toplantısı yapıldı.

Toplantının gündem maddelerinden biri tam da bu konuyu içeriyordu.

Yukarıda saydığım mazereteler eşliğinde Nuh Çimento ve Tüpraş’a inceleme başlatılması önerildi.

Ve bilin bakalım ne oldu?

CHP’li meclis üyeleri önergeyi kabul ederek üç komisyona birden havale etti.

Çevre, plan-bütçe ve imar komisyonunda incelemeye alınacak olan her iki fabrikaya

Muhtemelen güzel sürprizleri olacak Baran’ın.

Peki ben ne demiştim?

CHP’lileri de bu işe katacak, kullanacak dememiş miydim?

Buyurun olay ortada.

***

Sakın bana bu konunun emlak vergisiyle ilgisi yok demesinler!

Şayet Baran o paraları tahsil edebilseydi, fabrikalarda giderayak gördüğü eksiklikleri, göz yumduğu yanlışları hiç görmeden öylece çekip gidecekti.

Bir kılıf lazımdı ve buldu.

Reste karşı rest dedi.

Beş yıldır yapmadığını yapmak için CHP’lilerin rızasını alarak işi resmiyete taşıdı.

Şimdi söyler misiniz, Tayfun Balıkçı’dan veya CHP’li meclis üyelerinin tümünden özür dilemeli miyim?

Buz gibi her şey ortada...!

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları