AKP teşkilatlarında ilk kriter FETÖ mü olacak?

Türkiye gündemi son hızla akarken bir taraftan da yerel seçimler adına takvim işliyor. Hepimiz 2019 yılının Mart ayında yapılması gereken yerel seçimlerin öne çekileceğini düşündü. Ama bugüne baktığımızda buna dair en ufak bir adıma...

Türkiye gündemi son hızla akarken bir taraftan da yerel seçimler adına takvim işliyor.

Hepimiz 2019 yılının Mart ayında yapılması gereken yerel seçimlerin öne çekileceğini düşündü.

Ama bugüne baktığımızda buna dair en ufak bir adıma rastlamıyoruz.

Seçim anlamında siyasetteki tek hareketlilik AKP’nin teşkilat yenilenme takvimini açıklaması oldu.

İktidar partisinin il ve ilçe teşkilat seçimleri genellikle tek liste dayatmasıyla olduğu için pek heyecan vermez.

Ancak bu kez durum biraz farklı.

*****

15 Temmuz FETÖ darbe girişimi sonrasında adeta AKP’yi esir alan FETÖ’cülerin büyük kısmı teşkilat seçimlerinde temizlenecek.

En azından kamuoyunda ve parti içerisinde beklenti bu yönde.

FETÖ ile yakın görünen, kamuoyunda cemaatçi diye tanınan, kısacası cemaatçi tipi olan kim varsa seçmeni iğreti etmesin diye “kenara çekil” denecek.

O isimlerde ısrarcı olunmayacak.

Yok, “ben önceden cemaate yakındım ama bunların Allah belasını versin, bilseydim girmezdim” sözlerine itibar edilmeyecek.

“Tamam anladık, sen de o hain yapıya inananlardan, aldananlardansın ama yeter!

Artık biz bunu ne tabanımıza ne seçmenimize anlatamayız” noktasında olduklarına eminim.

Bu yüzden de eski adıyla cemaatçi diye bilinen kim varsa bir daha görev verilmeyecek diye düşünüyorum.

*****

Tabi bu kişilerin cemaatçi oluşlarından FETÖCÜ oldukları sonucunu çıkaramayız.

Öyle olsaydı, bugün haklarında iddianame dahi hazırlanmayan fakat cemaatçi olduğu bilinen yüzlerce insan sokaklarda rahat rahat dolaşamazdı.

AKP teşkilatlarında da bu emsale uyan çok sayıda insan var.

Örneğin Körfez ilçe başkanı Osman Badem’i ele alalım.

Bir zamanlar FETÖ’nün her kuruma yaptığı gibi Baro’da kendi yapılanmasını oluşturmak için ilimizde kurduğu Cihan Hukukçular Derneği’ni düşünün.

Bu derneğin kurucuları arasında Körfez ilçe başkanı Osman Badem de vardı hatırlarsanız.

Ancak kendisi 17/25 Aralık sürecinden sonra o dernekten istifa ettiğini söylüyor.

Doğrudur, inanırım ama bu bile insanda mide bulandırmaya yetiyor.

“Bir kere yapan hep yapar” gibi geliyor.

*****

Osman Badem’i örnek vermemde bir kasıt aramayın!

Ama bahsettiğim konuya çok uyan bir örnektir kendisi.

Diğer ilçelerde de bu tanıma uyan başkanlar yok mu, elbette vardır!

AKP’nin başına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konularda çok keskin bir çizgi çekeceğini öngörüyorum.

*****

Teşkilat seçimlerinde en can alıcı en merak edilen asıl konu ise

İl başkanı değişimlerinde yaşanacak.

AKP bugüne kadar milletvekilliği veya belediye başkanlığına aday adayı olacakların

Teşkilat başkanlıklarına aday olmaması kuralını uyguluyordu.

Fakat bu kez bu kuralı işleme koymuyor.

2019’da hedefleri olan il ve ilçe başkanları da zamanı gelince aday olabilecek.

Bu nedenle de mevcut başkanların hemen hepsi adaylık için kulisleri sıklaştırıp, Ankara’nın yollarını aşındırmaya başladılar bile.

Ama ne yaparlarsa yapsınlar tek liste çıkacak ve buna AKP genel merkezi karar verecek.

*****

Peki genel merkez neye göre karar verecek?

Yukarıda bahsettiğim FETÖ kriteri başta olmak üzere, başka hangi kriter ele alınacak?

Kimileri diyor ki, ilçe başkanının performansına bağlı.

Kapı kapı gezmeyi sürdürüyor mu, belediye başkanıyla uyumlu mu, il teşkilatı kendisinden memnun mu, ihale peşinde olmuş mu, yamuğu yıkığı var mı?

Ben bu soruların çok önemli olmasına rağmen çok fazla kayda değer görüleceğini sanmıyorum.

Çünkü Kocaeli PATRONLAR kentidir.

Kocaeli’de patron kimse o taşları tek tek yerine koymak onun işidir.

Şu ana kadar da Kocaeli’nin patronu Bakan Fikri Işık gözüküyor.

Ancak olası bir Bakanlar kabinesinde yapılacak değişiklikte Fikri Işık’ın akıbeti ne olur, henüz belli değil.

Işık’ın Milli Savunma veya herhangi bir Bakanlıkta kalması halinde Kocaeli siyaseti bu çizgide devam eder.

İl başkanı Ceyhan da aynen görevine devam eder.

*****

Diyeceksiniz ki Ceyhan’ın kalması-gitmesi sadece Fikri Işık’a mı bağlı?

“Bu adam başarısızdı ama arkasında Bakan var, ona bir şey olmaz” mı demek istiyorum, tabi ki hayır!

Ama bunun önemli bir etken olduğunu da inkar edemeyiz.

Çünkü Ceyhan il başkanlığı koltuğuna bir ekip hareketi içinde geldi.

Fakat bunu söylerken de Sezar’ın hakkını Sezar’a da teslim etmeliyiz.

*****

Ceyhan, eski il başkanının hakkındaki bütün spekülasyonlara rağmen il başkanlığında çıtayı yükselten birinden (Civelek’ten) görevi devraldı.

O bayrağı yere düşürmemek için var gücüyle çalıştı ve rakamsal olarak AKP Kocaeli’de geçmişin gerisine düşmedi.

Teşkilatlarda bir karmaşa da olmadı, olduysa da aman aman dışarı sızmadı.

Bütün bunlar göz önüne alınırsa Ceyhan görevine devam eder gibi duruyor.

Ama siyaset bu, kime hangi tokadın nereden geleceği hiç belli olmaz.

*****

Bir bakmışsınız ortada ne Fikri Işık kalmış, ne Şemsettin Ceyhan ne de diğerleri.

Ama bir bakmışsınız Kocaeli’de yaprak kıpırdamamış, taşların biri bile yerinden oynamamış.

İki farklı sonuca da açık bir yapı gibi duruyor.

Hele ilçelerde delege hareketliliği başlasın, o zaman yavaş yavaş fotoğrafı daha iyi görürüz.

Tüm bunların sonucunda AKP teşkilatlarında kim kalır kim giderden öteye;

Teşkilatların FETÖCÜLERDEN ve FETÖ sempatizanlarından temizlenmesi çok önemli!

AKP bunu yapmazsa 2019’da öyle büyük hayallere kapılmasın!

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları