Hürriyet, algıyı düşürmüyor

Pazar günü Fatma Kaplan Hürriyet’in SKM açılışı vardı.

Aynı anda Sibel Gönül’ün proje tanıtım toplantısı oldu.

Her ikisine de davetliydim.

Sibel Hanım’ın ki bir saat erken başladığından ilk önce oraya gittim.

Program uzayınca Hürriyet’in toplantısının sonuna yetişebildim.

Ara ara cep telefonumdan canlı olarak Hürriyet’in konuşmasını takip etmeye çalıştım.

***

CHP toplantılarını iyi bilirim.

Toplanan topluluğun sayısını, niteliğini ölçme ve değerlendirmede zorlanmam.

Sayısız mahalle mitingleri ve toplu organizasyonlar görmüş biri olarak Fatma Hanım’ın dün akşamki toplantısını değerlendirmeye çalışacağım.

Ben dün akşamki toplantıda çok ciddi bir inanmışlık gördüğümü söyleyerek başlamak istiyorum.

***

Öncelikle şunu belirteyim:

Hürriyet kolay insan değildir. Hırslıdır, bazen hırsı ona hata da yaptırabilir.

Bazı tavırları en yakınındakileri kızdırıp küstürebilir.

Ama kabul etmek lazım müthiş çalışkan biridir.

Yorulmak nedir bilmez, beyni sürekli üretim halindedir.

Şov olacak yerde şovun kralını yapar.

Zaten siyasette bu değil midir?

Başka türlü insan aklına girmek, akıllarda yer edinmek mümkün değildir.

Hürriyet işin bu kısmında son derece başarılı bir algı yönetiyor.

Bile bile, başına gelecekleri göre göre İzmit belediye binasına gitmesi de kampanyanın bir parçası.

Kim akıl etmişse bravo demek gerekiyor.

Önemli olan bu işler olduktan sonra elde ne kaldığıdır.

Hürriyet’in buradan eli boş döndüğünü ise hiç sanmıyorum.

***

Dün akşamdan devam edersek…

Hani dedim ya; Hürriyet zor insandır, en yakınındakileri küstürebilir diye!

İşte bunların hepsi oluyor -ki olması doğaldır.

Ancak ne var ki hiç kimse onun yanından uzaklaşmayı göze alamıyor.

Hürriyet’in tarzına saygı duyarak susmayı tercih ediyor.

O ne yaparsa yapsın, yanında gözükmek için çabalıyor.

Bazen ittifak ortaklarının bazen de partililerinin tepkisini çekiyor.

Fakat ona rağmen tek çatlak ses çıkmıyor.

İşte bunun adı İNANMIŞLIKTIR…!

***

Evet, Fatma Kaplan Hürriyet’in etrafında sayısız inanmış insan topluluğu vardı dün akşam.

Üstelik topluluğu oluşturan insan profilinin çoğu farklı kesimlerdendi.

Duyan gelmiş gibiydi.

Adaylık açıklamasında yaşanan coşkunun bir benzerini yaşattı Hürriyet.

Konuşması son derece akıcı, akılda kalıcı, coşkulu, ikna ediciydi.

Yüzlerde tebessüm, gözlerde umut…

***

Seçime son 20 gün kala Hürriyet yarışta önde gözüküyor.

Bu seviyeyi nasıl muhafaza eder bilemiyorum.

Çünkü her ne oluyorsa son 10 günde oluyor ve CHP kaybediyor.

Buna dair Hürriyet’in değişik planları olduğunu az çok tahmin edebiliyorum.

Kendisiyle oturup konuşup bir şey bildiğimden söylemiyorum.

Sadece onu iyi tanıdığım için yorum yapıyorum.

***

Hürriyet örgütten gelme birisi.

Geçen seçimlerde Sirmen’in son hafta nasıl olupta seçimi kaybettiğini unutmaz.

Rakibi Sibel Gönül’e güç katmak için İzmit’e gelecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın

yaratacağı pozitif enerjiyi dağıtmaya dair mutlak planları olduğuna da adım kadar eminim.

Dediğim gibi, benim görüşüme göre Fatma Hanım şu an önde gidiyor ama makas o kadar açık değil.

Asıl önemli olan kritik eşikte nasıl bir yol izleyeceğidir.

-----------------------------------------

SİBEL GÖNÜL, YALNIZ BIRAKILIYOR

Hafta sonu siyaset yine çok hareketliydi.

Yarışın en heyecanlı olduğu ilçelerden biri olan İzmit’te kadın adaylar adeta gövde gösterisi yaptı.

İlk önce AKP adayı Sibel Gönül yürüyüş yolu üzerinde seçim ofisini açtı.

Görkemli bir tören oldu.

Zaten AKP toplu organizasyonlarda hiç fire vermiyor. Kalabalıkları toplamakta zorlanmıyor.

Yani bunun Sibel Gönül ile alakası yok.

İktidar olmanın verdiği avantajlar doğrultusunda insanlardaki umut hiç eksilmiyor.

Kan kusup kızılcık şerbeti içtik demeyi biliyorlar.

Ama sanki bu kalabalıklara rağmen bu kez durum farklı bir hal alıyor.

Demem o ki, AKP’deki kalabalıklarda artık o samimi birlik beraberlik görüntüsü yok, hepsi zoraki…

***

Aynı duyguyu Sibel Gönül’ün proje tanıtım toplantısında da hissettim.

Sibel Hanım aslında AKP içerisinde hala genel kabul görmüş bir aday değil.

Geçen süre zarfında bu anlamda teşkilatlar bazında bir aşama kaydedilmemiş.

Milletvekilleri bile gövdesini ortaya koyup çalışmıyor.

Bırakın çalışmayı, ortalıkta dahi görünmüyorlar.

***

Gönül’ün proje tanıtım toplantısında kadı vekillerden Emine Zeybek yoktu mesela.

Radiye Sezer Katırcıoğlu derseniz silik bir görüntü çizmeye devam ediyor.

Ne kürsüye çıktı, ne de ortada arz-ı endam etti. Metazori gelmiş gibiydi.

Vekillerden ise yalnızca Mehmet Akif Yılmaz konuşma yaptı, çok gereksiz uzattı ve salondakileri baydı.

İlyas Şeker ile Sami Çakır derseniz varla yok arasındalardı.

Daha önce İzmit’e talip olan aday adaylarından Ali Korkmaz, Hasan Ayaz ve Zekeriya Özak da oradaydı.

Özak nedense hep geri planda duruyor, hissettikleri yüzüne yansıyor, içindekini gizleyemiyor.

Keza, Hasan Ayaz da öyle. Sibel Gönül’ün konuşması bitmeden programdan ayrılması dikkatimi çeken bir detaydı.

Sizin anlayacağınız Sibel Hanım tam anlamıyla hazmedilmiş falan değil.

***

Peki, Sibel Gönül’ün projeleri, sahne ışığı nasıldı?

Benim ilgimi çeken prestij projesi diyebileceğim bir şeye rastlamadım.

Genellikle Büyükşehir koordineli yürüyecek projeler öne çıkartılmış.

Ki, biz onları Tahir Büyükakın’ın lansmanında görmüştük.

Belki de bu durum, ilçe belediyelerinin yetki alanlarıyla alakalıdır, bilemiyorum.

Ama Sibel Hanım’ın projeleri beni bambaşka bir İzmit hayaliyle buluşturamadı.

Kazanırsa kadın eli değen her yerin güzelleştiği gibi İzmit’in de güzelleşeceğine eminim.

Bazen kervan yolda düzülür, bu da onun gibi olabilir.

Zaman ve yaşanan gelişmeler beraberinde farklı işleri gerektirebilir.

Ama şimdiki görünen tabloda ufak dokunuşlar diyebileceğimiz işler bize proje olarak sunulmuş.

***

Sibel Gönül’ün sahne ışığına gelince…

Gönül’ün ses tonu ve üslubu, Türkçe’yi kullanışı son derece kibar ve kulağa hoş geliyor.

Ama hitabet konusunda rakibi Hürriyet’ten epey geride kalıyor.

Salonun tansiyonuna göre coşku vermede, tezahüratları karşılamada biraz eksik gördüm.

Her zamanki gibi gençlik kolları büyük bir açığı kapatmak için çırpındı durdu.

Ancak Gönül, konuşmasının kesilmesinden sanki rahatsız oluyor gibiydi.

Bu da profesyonellik gerektiren şeylerden biridir, hatırda olsun.

***

Toparlayacak olursam;

İzmit’te kıyasıya bir yarış yaşanıyor.

Bu yarışın iktidar kanadında yer alan Sibel Gönül, belki de bugün varlık sebebi olan rakibi Hürriyet’i yakalamak için çok çabalıyor.

Yakalamak için diyorum çünkü kamuoyunda Hürriyet’in algısı hala çok yüksek.

Kalan 20 günlük süre zarfında Sibel Gönül rüzgarı terse çevirebilir mi, yaşayıp göreceğiz.

Ama teşkilat ayağının hala aksak yürüdüğünü varsayarsak, işinin kolay olmadığını söylemek gerek.

2014 yılında Sefa Sirmen CHP İzmit adayı olduğunda, AKP Nevzat Doğan için topyekûn İzmit’e yüklenmişti hatırlarsanız.

Ben öyle bir sahiplenme göremediğimi anlatmaya çalışıyorum.

Yanılıyor muyum dersiniz?