Doğan ve Köşker gidiyorsa Üzülmez’in neyi eksik?

Dün gazetemizde duyurduğumuz “başkanların doğuya atanması” haberi oldukça ses getirdi.

Olayı ilk duyduğumda tam olarak ne ifade ettiğini anlayamadım.

Önce Büyükşehir Belediye Başkanı Karaosmanoğlu’nun, kayyum atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne danışmanlık yapacağını duydum.

İlk anda garip gelmedi bana.

En nihayetinde Başkan Karaosmanoğlu 3 dönemdir Kocaeli gibi zor bir kentte Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapıyor.

İcraatlarını ve vizyonunu bir tarafa ayırırsak, mevzuat açısından olaylara hakim ve tecrübeli bir yönetici diye düşündüğüm için

Bunun olmasını doğal karşıladım.

***

Hem, Karaosmanoğlu bütün olumsuzluklara rağmen hala Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güvendiği ekipte yer alıyordu.

Bana göre bu doğru mu? Orası çokça tartışılır ama ana muhalefet partisinin il başkanı bile

“Karaosmanoğlu 4. Dönemi isterse karşısına partisinden kimsenin çıkamayacağını” söylediğine göre

Demek ki toplumda böyle bir algı yerleşmiş.

“Karaosmanoğlu istemediği sürece kimse onu yerinden edemez” diye düşünüyorlar nedense (!)

***

Başkan Karaosmanoğlu’nun Diyarbakır’a görevlendirilmesini duyduktan sonra onun yanına bir isim daha eklendi.

O da Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker…

Köşker, tıpkı Karaosmanoğlu gibi doğuya görevlendirilen başkanlardan biriydi.

Hem de Diyarbakır’ın Silvan ilçesine…

Durum böyleyken her iki başkanı aynı haberde duyurduk.

“Başkanlar Diyarbakır’a atandılar” dedik.

Kafamda bunun nedenini sorgularken haber yayına girdi ve o andan itibaren telefonlarım hiç susmadı.

***

Herkes ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

“Yahu bir şey yok! HDP’den boşalan belediyelere kayyum atanmıştı, bizim başkanlar da o kayyumlara yardımcı olacak, tecrübelerini paylaşacak.

Ayın belli günleri Diyarbakır’da görev yapacaklar” dediysem de, bu durum kimseye normal gelmedi.

Tabi bu arada haber aldı başını gitti, gazeteye tam 63 tane onaylanacak nitelikte yorum geldi.

Bir o kadar da onaylamadığımız ağır, galiz yorumlar vardı.

Ben bu işin bu kadar ciddiye alınacağını düşünmemiştim hiç.

Herkes bir şey söylüyor, farklı farklı yorumlar yapılıyordu.

Derken birkaç saat sonra bu kez İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan’ın Ağrı’nın Diyadin ilçesine görevlendirildiğini duydum.

“Allah Allah, neler oluyor acaba” dedim!

***

O arada Büyükşehir Belediyesinden aradılar ve konuyla ilgili bilgilendirme yaptılar.

Haberin doğru olduğunu ancak henüz ellerine resmi bir belge ulaşmadığını ama bunun görüşüldüğünü söylediler.

“Nereden duydunuz” der gibiydiler ama yalan olmadığını ifade ettiler.

Sadece “ATAMA” kelimesinden dolayı başkanı ve etrafını arayanların çok olduğunu söylediler.

Ben de “bizim seçilmiş başkanlarımız ayın belli günlerini bize hizmet yerine başka bir şehire hizmet ederek geçirmek zorundaysa bu bir atamadır” dedim.

Öyle ya; biz kendilerinden tam mesai bekleriz.

Bir sorun oldu mu, biliriz ki başkanlara anında ulaşırız.

Ulaşamadığımıza göre, onun yeni bir görev yeri daha olmuş demektir.

O görev yerine seçilerek gitmediğine göre atanarak gitmiştir.

Gittikten sonra tecrübe mi paylaşır, koltuğa mı oturur, koltuğun kenarında mı oturur, orası bizi ilgilendirmez!

***

Ancak isimleri yan yana getirdiğimizde, Başkan Karaosmanoğlu’nu bir nebze ayrı tutarak ki, bu ayrı tutma benim ayrıcalığım olduğundan değil, Erdoğan’ın ayrıcalık vermesindendir;

Her iki başkan da kamuoyunda en sorunlu isimler olarak öne çıkıyor.

Hal böyleyken milletin aklına başka başka şeyler geliyor.

Mesela MHP eski il başkanı Ruhi Çavdar bu durumu, “Kocaeli’de FETÖ operasyonlarının habercisi” şeklinde nitelendirmiş.

Karaosmanoğlu’ndan sonra Köşker ve Doğan listeye eklenince birçok kişi olaya bu pencereden bakmış.

Kimi, yavaş yavaş kızağa çekildiklerini, kimi bunun bir ceza olduğunu ifade etmiş.

Hiç iyi tarafından bakan olmamış. “Bu başkanlar il ve ilçelerinde çok sevilen ve başarılı başkanlar olduğu için, İç İşleri Bakanlığı tarafından ödüllendirildiler” diyen çıkmamış.

***

Aslında yorumlarında çokta haksız sayılmazlar hani.

Bu listeye bakınca bazı şeyler cuk diye oturuyor.

Ancak yine de bir eksiklik var.

Bence bu listenin olmazsa olmazı Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez’dir.

Son dönemde malum olaylardan dolayı başı çok ağrıyan belediye başkanına “ağrısı” geçsin diye Şırnak’ın Silopi ilçesine görev verilebilirdi.

Hem Üzülmez’in Doğan ve Köşker’den neyi eksik? Fazlası vardır, eksiği yoktur!

O da belediyecilikte çok tecrübeli bir isim (!) yol yordam bilir, mevzuatları çok daha iyi bilir!

***

Kim bilir, belki daha sonra Üzülmez de bu listede yerini alacaktır, doğrusu ben bekliyorum.

Çünkü isimlere bakınca “tesadüfen” yapılmış bir görevlendirme gibi durmadığını söylüyor bu millet!

Millet ne diyorsa doğrudur, öyle değil mi?