Ceyhan çok içten konuştu “Bu kente söz verdim”
AKP İl Başkanı Ceyhan hakkında bundan bir hafta önce bir yazı yazmıştım. 'AKP'de il başkanı sorunu var mı yok mu” başlıklı. İşte orada yaklaşan kongreler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın partinin başına geçmesiyle Teşkilatlarda...
AKP İl Başkanı Ceyhan hakkında bundan bir hafta önce bir yazı yazmıştım.
“AKP’de il başkanı sorunu var mı yok mu” başlıklı.
İşte orada yaklaşan kongreler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partinin başına geçmesiyle
Teşkilatlarda yapacağı revizyonda Şemsettin Ceyhan’ın durumu ne olur, kendimce analiz yapmıştım.
Vardığım kanaat, Ceyhan’ın teşkilatı yönetmede, partisinin oylarını korumada hatta arttırmada, muhalefete yön vermede başarılı olduğunu sıralamıştım.
************
Ceyhan görevden alınacaksa bunun iki sebepten dolayı olabileceğini, bu sebeplerin birincisi FETÖ, ikincisi akçeli işler olabilir demiştim.
FETÖ konusunda Ceyhan çok rahat, benim de gözüme bariz takılan bir şey yok.
Aynı şekilde akçeli işlerde de elle tutulur bir şey gelmedi demiştim.
Evet, pek çok siyasetçi gibi Ceyhan ile alakalı bilgiler ulaşıyor fakat somut hiçbir bilgi, belge ya da şahitlik ederim diyene rastlamadım. Hep havanda su dövme…
Diğer türlü Şemsettin Ceyhan ‘X’ bir kuruma, işletmeye mobilya satmış, bunlar çok dikkate alınır şeyler değil. Ta ki o satışlar SIRALI olmadığı sürece..!
************
Kendinizi bir an için Ceyhan’ın yerine koyun!
15 yıldır yıkılmayan bir partinin önemli bir kentinde il başkanısınız.
Bu öyle büyük bir güç ki, adamın kimyasını bozar, sarhoş eder.
Bu gücün esiri olmak an meselesidir, kim olsa büyülenir.
İşte tam da bu noktada nefis devreye girer.
Nefsine hakim olma dediğimiz şey, bu gibi güçler elindeyken çok lazımdır insanoğluna.
Siz nefsinize hakim olmak için çabalarken bir taraftan da bulunduğunuz makamın gücünden yararlanmak isteyenler sıraya gider.
Sırf yalakalık olsun diye sizden alış veriş eder.
Ben bunların hepsini bir yere kadar anlayabilirim.
Fakat altındaki koltuğun gücü ile iş yaptığın pazarı talan etmeni anlayamam, anlamak istemem.
*************
Hatırlar mısınız, bir zamanlar bu kentte ofis mobilyaları, hastane yatakları, laboratuvar tezgahları deyince aklımıza ilk kim gelirdi?
BEŞGEN MOBİLYA…
Hani şu FETÖ’nün finans kaynaklarından yalnızca bir tanesi olan…
İşte o Beşgen mobilya varken, o zamanki cemaatin gücü sayesinde girmediği kamu kurumu kalmamıştı.
Kafanızı nereye çevirirseniz çevirin Beşgen’in mobilyalarını görüyordunuz.
Çünkü birileri o kurumları buna mecbur tutuyordu.
Bunu yaparak, FETÖ terör örgütüne gücüne güç katması için destek sağlanıyordu.
Biz bunların hepsini yaşadık gördük. Aynı şekilde AKP’de bunu yaşadı ve şimdi çok pişmanım diyor!
Nasıl oyuna getirildiklerini fark etmeleri hepimize nelere mal oldu?
Bundan sonra en azından bazı konularda titiz davranacaklarını düşünüyorum.
********
İlimiz ölçeğinde de AKP il başkanı Ceyhan’ın bu tür akçeli işlere bulaşacağına ihtimal vermiyorum.
Söylendiği gibi belediyeleri, kamu kurumlarını parselleyip kendi markası olan mobilyaları dayatacağına inanmıyorum.
Bunun er ya da geç karşısına çıkacağını iyi bilecek kadar tecrübe sahibi.
Ha, bulunduğu makamın mutlaka işine artı getiren tarafı olmuştur ki bu son derece doğaldır.
Ama bir hak çiğneyerek, adrese teslim yaptırarak milletin ekmeğiyle oynayacağını daha doğrusu buna tenezzül edeceğini düşünmüyorum.
*********
Böyle düşündüğüm için, kalktım bugün hakkında çıkan spekülasyonlar için Ceyhan’ı aradım.
Çünkü az buz değil, yazacağımız kişi iktidar partisinin il başkanıydı.
Bir siyasetçiyi harcamak öyle kolay olmamalıydı, sonuçta bu siyasi eleştiri değildi, bir ithamdı!
Bizde bir belge var mı, yok!
Karşı haberde bir belge var mı, yok!
E ama ağır bir itham var ortada. Ulusalda çıkan bir haberi yerelde görmemek ne kadar doğruydu?
***********
Hiç yorum yapmadan çıkan habere yer verdik ve hemen akabinde Şemsettin Ceyhan’ı aradım.
Bugün haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamanın benzerini yaptı Ceyhan.
Belki ilaveten fazla üç beş cümle daha kurdu.
Ben Ceyhan’ın açıklamalarını gayet samimi bulmanın yanı sıra, kendinden emin gördüm.
En ufak bir suçluluk psikolojisi taşımıyordu.
Bu yüzden o içten konuşmasını noktasına virgülüne dokunmadan sizinle paylaşmak istedim.
*************
Ceyhan başarılı bir politikacı. Onu yemek isteyenler çıkacaktır, bu işin doğası bu.
Belki bu da bu işin bir kıvılcımı olsun istendi, bilemiyorum.
Ama ben somut belge olmadan kendisine olan inancımı korumaya niyetliyim.
Geçmişte yine AKP il başkanıyla ilgili bu tür haberleri çok yapmıştım.
Onu yaparken asla altı boş yazmadım, belli dayanaklarım vardı.
Dönemin il başkanına komplo kurulmuştu deniyor, bu mümkün olabilir.
Ama o kısmı o an için bizi ilgilendirmiyordu.
Şayet bir partinin il başkanı iseniz, açık vermeyeceksiniz, ucuz işlerle anılmayacaksınız, oyuna gelmeyeceksiniz.
Sonra hiç hak etmediğiniz halde ağır bedeller ödersiniz.
O yüzden siz siz olun, yerinizi konumunuzu iyi bilin!
Hem siz hem biz üzülmeyelim yok yere!
Bu sözlerden sonra size Ceyhan ile olan konuşmamı olduğu gibi aktarıyorum.
CEYHAN NELER SÖYLEDİ?
“Buna inanın konunun iftiranın ötesine geçen bir tarafı yok!
Bu haberi mesela siz yapsanız bende size sorsam, dayanağın ne?
O zaman bana senin şunu demen lazım.
Şemsettin Ceyhan iki buçuk yıldır il başkanı ve şu belediyeye yüz bin lira fatura kesmişsin demen gerekmez mi?
Ben Sözcü’den arayan adamla 20 gün önce görüştüm.
Adam beni aradı, “siz kamuya mal satıyormuşsunuz” dedi.
“Nereye satıyormuşum kardeşim”
İşte belediyeye, üniversiteye falan…
“Peki kardeşim bunu ispat edecek bir belgen var mı”
Yok, bana gelen bilgi böyle…
*
“Bak kardeşim ben il başkanıyım. İl başkanı olmadan önceki işim de buydu, ben 15 yıldır bu işi yapıyorum.
Ama il başkanı olurken bu kente, kamuoyuna dedim ki; kardeşim ben bu firmayla bu kentte ticaret yapmayacağım, kamuya mal satmayacağım diye açıklama yaptım dedim.
Ve devam ettim, “kardeşim bununla alakalı bir belge, bir fatura bulursan bana söyle sözümü geri alayım ama yok dersen iftira atmış olursun” dedim.
Bunun üzerine bana, “o zaman ben bir bakayım, belgeleri araştırayım size dönerim” dedi.
Yani Sözcü, bu altı boş habere bir ispat bulamadığı için iftira atmayı seçerek haberi yazmış.
İşin özü bu.
***
Ceyhan’a sordum; yaklaşan kongre sürecinin bu işle alakası olabilir mi, yani siyasi yıpratma olabilir mi diye;
“Herhalde onunla alakalı. Hem iftira, hem çamur atma, hem de kongrelerle ilgili bir pozisyon” diye konuştu.
Ceyhan içten açıklamalarına devam etti:
“Ben bu işi eski firmamdayken de yapıyordum. Yaptığım için de sürekli dayak yiyordum ama ben dedim ki, kardeşim bu benim ekmeğim.
İl başkanı olurken de dedim, ben il başkanı olduğum sürece kendi kentimde yapmam şık olmaz dedim. Bundan mütevellit de kendi içimde bir mücadeleyle zorlanarak bu işi yapmama rağmen partimin ve şahsımın zarar görmemesi için uğraştım.
E şimdi buna karşılık sen ulusal gazete olarak bir haber yapıyorsan bunun yanına üç tane fatura koyacaksın, -mış, miş değil yani.
Yarın dersin ki, sen yapmıyordun ama misal Aysun Erenkaya üzerinden yapıyorsun dersen bu işin önünü alamayız.
Ben de Aysun hanım Akit gazetesinin ortağı diyeyim o zaman, olur mu hiç? Bu iş bu kadar ayağa düşmemeli.
Bu adam beni 20 gün önce aradığında yüzüne kapatmamışım, güzel güzel anlatmışım. Bul belgeni getir demişim. Hani yüzüne kapatsam belki diyecek, şunun karizmasını bir çizeyim falan ama öyle de bir şey yok. Yani bir il başkanı daha ne yapmalı?”
Hatta yazının birinde demişsin, il başkanıyla alakalı bir şey duymadım demişsin ki duyacakların başında da sen gelirsin. Bunlar düpedüz iftiradan başka bir şey değil”
*******
AKP il başkanı Ceyhan’ın önemli açıklamasına aynen yer verdim.
Bu kadar kendinden emin bir insana evelallah bir şeycik olmaz!
Biz de Ceyhan’ı siyasi yönüyle eleştirmeyi tercih ederiz.
Siyasi mekanizmanın temiz kalması için çaba etmek oldukça önemli!
Bu konuda asla ön yargılı olmam!
Ama siyaseti kirleten babamın oğlu olsa kendi açımdan şans tanımam..!