CHP asıl meseleyi iyi anlatabilecek mi?

MİT Tırları meselesi ilk gündeme geldiğinde anlamıştım.

Bu konu ileride büyük bir kaosa sebep olacak demiştim.

Benim gibi pek çok kişi aynı görüşü paylaşıyordu ki bugün gelinen nokta bu düşünceyi haklı kıldı.

Gazeteci Can Dündar’ın köşeye sıkışınca bu bilgiyi solcu bir milletvekilinden aldığını itiraf etmesi ise

gazetecilik mesleği açısından ayrı bir rezalet!

Bugün bize kimlerden ne bilgiler belgeler ulaşıyor.

Yeri geliyor mahkemelik oluyoruz fakat o mahkemede bile haber kaynağının açıklanmamasına saygı duyan bir görüş var.

****

Diyeceksiniz ki bu mesele çok farklı, artık ok yaydan çıktı.

Eyvallah bunu anlarım ama sonuç ne olursa olsun Can Dündar gibi bir gazeteci bu aymazlığa düşmemeliydi.

Kötü örnek oldu vesselam…

Diğer yandan, Can Dündar’ın bilgi kaynağı olarak deşifre ettiği CHP milletvekili ve eski gazeteci Enis Berberoğlu konusuna gelince;

Birincisi, CHP dokunulmazlıklar konusunda tarihi bir hata yaptı.

Kabul ediyorum, CHP politik geçmişinde sürekli milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasından yana tavır gösterdi.

Hatta bunu seçim vaatleri arasına dahi koydu.

Doğrusu da buydu, bu memlekette milletvekili olmak demek, adaletten yırtmak anlamına gelmemeliydi.

Ama CHP’nin o düşüncesini destekleyecek bir hukuk sistemi yitip gideli çok olmuştu.

Hani diyorlar ya, eski Türkiye- yeni Türkiye diye;

İşte CHP’nin aradığı o Adaleti beğenseniz de beğenmeseniz de ancak eski Türkiye koşullarında bulabilirdiniz.

****

CHP’nin bunu anlaması için önünde yığınla yaşanmışlıklar vardı oysa.

AKP iktidara geldiğinden beri ne milletvekillerine ne bakanlara ne bürokratlara hukuk sistemi işletildi mi?

Hadi bunları geçtim; bu ülke bir cemaat örgütlenmesi sebebiyle büyük bir belanın eşiğinden döndü.

Bu belanın failleri belliyken, felaketi hazırlayanlar kabak gibi ortadayken bir tanesine bile dokunulmadıysa bunun neresi ADALET?

Tüm bunları gören CHP, kalkmış bir de TBMM’de dokunulmazlıkların kaldırılması için el kaldırıyor.

Yapmayın Allah aşkına! Bu sopanın gelip size döneceğini göremeyecek kadar kör ve siyaset cahili olamazsınız!

Ne sandınız? Dokunulmazlıklar kaldırıldığında BY-LOCK kullandığı tespit edilmiş milletvekillerinin cezalandırılacağını mı düşündünüz?

Ya da adı yolsuzluklara bulaşmış eski Bakanların cezasını çekeceğine mi inandınız?

Adamlar bırakın milletvekillerini, FETÖ’cü olduğu bariz ortada olan siyasi aktörlerin damatlarına bile kıyamamışken buradan bir ADALET çıkacağına nasıl inanırsınız?

Size o kadar çok kızıyorum ki, anlatamam.

****

Hayır, anlamıyorum… içinizde hiç mi akıllı adam kalmadı?

Bunun yanlış bir adım olduğunu parti içerisinde anlatamıyor musunuz, fikrinizi kabul ettiremiyor musunuz, ortak akılla yürüyemiyor musunuz?

Ya Enis Berberoğlu…

MİT Tırlarıyla ilgili gizli bilgilere nasıl ulaştı, hiç düşündünüz mü?

Hadi ulaştı, bunu partisiyle paylaşmak yerine niçin bir gazeteciye anlattı?

Asıl işi siyaset yapmak ve yurt meselelerine eğilmek değil mi?

Aklın gazetecilikte kaldıysa hiç milletvekili olmasaydın.

Yanlışlar-yanlışlar-yanlışlar…

Ve şimdi geldik bugüne…

****

CHP, milletvekilinin hapse atılmasının ardından nihayet kendine geldi.

Burada Enis Berberoğlu’nun haklı ya da haksız olmasıyla zerrece ilgilenmiyorum.

Velev ki Berberoğlu bu bilgilere FETÖ kanalıyla ulaştı.

Velev ki CHP milletvekili FETÖ aracılığıyla bu mertebeye ulaştı ve FETÖ o milletvekilini lazım olduğu yerde kullandı.

İyi de, AKP içinde ki milletvekillerinde bir tanecik bile FETÖ’cü yok mu Allahınızı severseniz?

Vatan hainliğinin ölçüsü olur mu?

CHP’den olunca vatan haini, AKP’den olunca çıt yok, öyle mi?

Berberoğlu devlet sırrını ifşa etmiş anladık, ya diğer milletvekilleri, belediye başkanları, bürokratlar?

Onların içinde vatan haini yok mu?

****

Ama kabahat CHP’de, eğer CHP bunu iyi dillendirebilse, iyi anlatabilse bu anlamda AKP’li veya değil milyonlarca insanın aklında yer edinir.

Ve bu işten en çok AKP tabanı, AKP gönüldaşları rahatsız.

Bekliyorlar ki siyasete operasyon yapılsın ama tık yok!

CHP derseniz tepki olarak ANKARA’dan İSTANBUL’a bir yürüyüş başlattı.

Bu yürüyüşün başlangıcı çok önemliydi ve sabah pür dikkat takip ettim.

Dedim işte şimdi tam sırası…

****

Bütün dünyanın gözü kulağı burada, yandaşı da candaşı da Kılıçdaroğlu’na mikrofon uzatacak.

Bugüne kadar yapamadığı, dile getiremediği ne varsa söylesin!

Ama yok arkadaş!

Varsa yoksa aynı şeyler, dön dolaş aynı şeyler.

“Barış içinde yaşamak istiyoruz, Adalet istiyoruz, insanca yaşam istiyoruz”

Bunların hepsine katılırım eyvallah ama bu söylemlerle hiçbir yere varamazsınız.

Kitleleri harekete geçiremezsiniz.

Oysa bunun tam zamanı. Yoksa bu girişimden bir netice almak çok güç.

****

Tam 23 gün sürecek bir süreçten bahsediyorsunuz.

O tansiyonu iyi tutacak, tüm kesimlerle ortaklaşacak bir zemin yaratabilecek misiniz?

Yanlış anlaşılmasın… ben Gezi’de olduğu gibi ortalık karışsın, yer yerinden oynasın tarzı bir uyanma beklemiyorum.

Haksızlıklardan hukuksuzluklardan bıkan milyonlarca insana liman olabilecek misiniz, onu soruyorum.

Yoksa yürü de dur. Yollar yürümekle, dağlar aşınmakla bitmez.

Söyler misiniz, bunun sonunda ne hedefliyorsunuz?

Sadece Enis Berberoğlu’nun özgürlüğe kavuşmasını mı?

Şayet öyleyse hiç yorulmayın derim…

****

Bu işin sonunda ADALET geleceğine inanıyor musunuz, onu bilelim.

Ve şuna inanın… Bu millet sizin istikrarsız politikalarınız karşısında çok çaresiz..!

Gönül isterdi ki bunlar yaşanmasın ama madem böyle bir noktaya gelindi,

O zaman CHP’ye düşen, temel meseleyi halka iyi anlatmak!