Çarpık ilişkiler deşifre oluyor…
Bir zamanlar öyle inşaat şirketleri vardı ki, maşallah yağmur gibi iş yapıyorlardı. Kamu ihalelerine giripte alamadıkları iş yok gibiydi. Bunlardan biri de Elyapı İnşaat idi. Elyapı İnşaat'ın adını ilk kez Uzunçiftlik belde belediyesi...
Bir zamanlar öyle inşaat şirketleri vardı ki, maşallah yağmur gibi iş yapıyorlardı.
Kamu ihalelerine giripte alamadıkları iş yok gibiydi.
Bunlardan biri de Elyapı İnşaat idi.
Elyapı İnşaat’ın
adını ilk kez Uzunçiftlik belde belediyesi eski başkanı Yaşar Sönmez ile sosyal konutlar yapmasıyla duyduk.
Uygun fiyata yapılan konutlar peynir ekmek gibi kapanın elinde kalmıştı.
Firmanın sahibi Yalçın Eldoğan bu sayede isim yapmış, yavaş yavaş tanınmaya başlamıştı.
Yaşar sönmez ise -arada nasıl bir anlaşmayla olduğunu bilmediğimiz şekilde- belde halkına ucuz konut temin eden belediye başkanı olmanın forsunu yaşamıştı.
***
Elyapı İnşaat
Uzunçiftlik’te yaptığı sosyal konutların ardından hızlı yükselişe geçti.
Kamuya iş yapmaya başladı.
Özellikle Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne taahhüt işi yapan kadrolu firmalardan biri olmuştu.
Elyapı İnşaat’ın
hızlı yükselişinin ardında yatan gerçek;
Çok kaliteli, eşi benzeri bulunmayan işler yaptığından falan değil;
Yalçın Eldoğan’ın içinde bulunduğu ilişkiler manzumesinden kaynaklı idi.
Dilerseniz burayı biraz açayım.
***
Hatırlarsanız, doğum yeri İzmit olan ES GRUP adında bir firma vardı.
Yenişehir Mahallesi’nde faaliyetine başlayan Erol Demirbaş ve Şenol Demirbaş’a ait bu firma Türkiye’de ve yurtdışında inanılmaz işlere imza attı.
Kısa sürede farklı sektörlere yayıldılar.
İnşaat, Denizcilik, Endüstri ve Çevre sektörlerinde milyonluk işler yaptılar.
ES GRUP’un
adı daha çok Petkim ve Star Rafinerisi’ne iş yapmasıyla tanındı.
İstanbul’da, İzmir-Aliağa’da lüks ofisleri oldu.
Ancak 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye’de saman alevi gibi yükselen pek çok firmaya olduğu gibi ES GRUP’a da operasyon yapıldı.
FETÖ’
nün hızlı yükselişine paralel olarak büyüyen firmanın sahipleri FETÖ operasyonu kapsamında gözaltına alındı.
***
Olay yerel ve ulusal basında geniş yankı bulmuştu.
Hatta o günlerde bu konuyu haberleştirdiğimiz için ES GRUP’un Avukatlarıyla muhatap olmak durumunda kalmıştık.
Birkaç kez telefonda, bir kez de yüz yüze yapılan görüşmelerde ES GRUP’un FETÖ ile bağlantısı olmadığı masalları anlatıldı.
Nazikçe iş birliği teklif edildi. Güya basına desteği çok önemsiyorlarmış(!)
Kimi önemsediklerini ziyadesiyle biliyoruz ya, neyse (!)
O günlerde basına göstermelik birkaç kutlama ilanı geçildi.
İzmir’deki şantiyeye davet bile aldık.
Bizim böylesi büyük bir konuda devletin verdiği bilgiler dışında yazacak fazladan bir bilgimiz yoktu.
Konu zaten yargıya intikal etmişti.
Ama ta İzmir-Aliağa’dan kalkıp buraya kadar gelip şirinlik yapmaları kafamın netleşmesi adına benim için çok büyük bir ölçüydü.
***
Biz kimseye oturduğumuz yerden FETÖ damgası vuracak değiliz.
O günlerde devlet bu firmaya FETÖ operasyonu yapmışsa bu durduk yere olmamıştır dedik.
Yani olanı haberleştirdik.
Sonrasını takip edemedim.
Yanılmıyorsam kardeşlerden biri tutuklu diğeri serbest bırakılmıştı.
Bir ara Demirbaş kardeşlerin adının, Rus Büyükelçisini öldüren polisin para transferlerinde geçtiği iddiasını haberleştirdik.
***
Diyeceksiniz ki yazının başında Elyapı’dan başladınız şimdi ES GRUP’u anlatıyorsunuz.
Arada organik bir bağ olmasa neden daldan dala atlayayım, değil mi?
İşte, özelleştirmeler kapsamında FETÖ’nün iyiden iyiye çöktüğü kurumlardan biri olan Petkim’deki büyük ihaleleri ES GRUP alırken
İzmit menşeili firmanın buradaki bir ayağında ise Elyapı vardı.
Yalçın Eldoğan
’ın, Demirbaş kardeşlerle ortak olduğu bilgisi dilden dile yayıldı.
Dönemin Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı ile olsun, alt ekipleriyle olsun son derece iyi ilişki içerisindeydi.
İhalelerin biri geliyor diğeri gidiyordu.
Elyapı’
nın önünü açan güçleri ise tahmin etmek hiç de zor değildi.
***
Elyapı İnşaatın
büyükşehir belediyesinden aldığı son ihale ise Kandıra Belediyesi yeni hizmet binası idi.
Ancak 15 Temmuz’dan sonra darbe olaylarına paralel olarak bazı firmalar hızla inişe geçti.
Bunlardan biri de Elyapı İnşaat idi.
Eski yönetimin son kıyağı olarak verilen Kandıra Belediyesi hizmet binası için taahhüdünü yerine getiremeyen Elyapı,
Bugün itibariyle büyükşehir belediyesinin ihalelerinden bir yıl süreyle men edildi.
Kimse onu idare falan etmedi, dahası gözünün yaşına bakılmadı.
***
Firma ilk sıkıntıya girdiği günlerde adeta kadrolu müteahhidi olduğu büyükşehir belediyesine sığınmış,
Elindeki oteli ve birkaç arsayı Kent Konut’a vermek için Karaosmanoğlu’nun kalıntılarıyla işini gördürmeye çalışmıştı.
Bu olaya köşe yazılarımın birinde yer vermiştim.
“Büyükşehirde kimler aracılığa soyunuyor”
diye sormuştum.
İsimler belliydi. Onlar kendini anladı, biz de onların ne anladığını anladık.
Yani ortalık batan şirketten geçilmezken Elyapı’ya ayrıcalık tanınmasının yanlış olduğunu yazdım.
Öyle sanıyorum ki büyükşehir belediyesinde aracılığa soyunanların hevesleri kursağında kalmış.
Bugün yaşanan “ihalelerden men” olayı bu tezi doğruluyor.
İsteseler idare edebilirlerdi. İlave işlerle firmayı ayaklandırabilirlerdi.
Hiç birimizin de ruh duymazdı.
Ama yapmadılar.
Hakkaniyetsizliğe ve de hukuksuzluğa
yol vermediler.
Yavaş yavaş da olsa dip temizlik yapıldığını görmek insanı sevindiriyor.
***
Kimsenin içine düştüğü duruma zil takıp oynayacak değiliz.
Ama kimsenin de bizi, bu milleti, sektördekileri aptal yerine koymasına müsaade etmeyiz.
Kim kiminle iş tutuyor, kimler kime aracılık ediyor, kim kiminle ortaklık ediyor,
Para nerede toplanıyor, kimler paylaşıyor, bunların medya ayakları kimler, kime örtülü destek veriyorlar; hepsini biliyoruz.
Daha fazla derine inmenin gereği yok, en azından şimdilik.
***
Malum yapıya karşı işte böyle kararlılıkla mücadele edin,
Gerisini bu milletin ferasetine bırakın.
Tek istediğimiz biraz SAMİMİYET !