Yok saymakla kimse yok olmuyor !

CHP'nin ADALET yürüyüşü ilimizin göbeğinde tam gaz devam ediyor. Adalet adına Ankara'dan İstanbul'a yürüyüş kararı ilk açıklandığında bana pek heyecan vermedi. Çünkü uzun zamandır eylemsellik ruhunu yitiren ana muhalefet...

CHP’nin ADALET yürüyüşü ilimizin göbeğinde tam gaz devam ediyor.

Adalet adına Ankara’dan İstanbul’a yürüyüş kararı ilk açıklandığında bana pek heyecan vermedi.

Çünkü uzun zamandır eylemsellik ruhunu yitiren ana muhalefet partisinin bunda başarı elde edeceğini veya bir sonuç alacağını düşünmedim.

Organize olma konusunda bile eksik kalacaklarına emindim.

Ama geldiğimiz noktada gördük ki CHP yürüyüş ile olağanüstü gündem yarattı.

Bugün hemen herkesin ağzındaki tek konu CHP’nin ADALET yürüyüşü…

*****

Beğenen de var beğenmeyen de, katılan da var katılmayan da…

Küfür eden de var, takdir eden de…

Ama bir gerçek var ki, ön yargılarından sıyrılabilen her Türk vatandaşı bu yürüyüşün etkilerini çok derin hissedebiliyor.

Tıpkı iktidar gazetecilerinden Abdurrahman Dilipak’ın söylediği sözlerdeki gibi.

Abdurrahman Dilipak’ın muhalefete bakışını bilirsiniz.

Yağmurlu havada su vermez. Ortada doğru bir iş yapılsa dahi o mutlaka aşağılayacak şeyler bulur.

Ancak bundan birkaç gün önce yazdığı yazı ile beni, kendi kitlesini, muhalefeti şaşırtmayı başardı.

*****

Ne diyordu Dilipak?

“Başımızda gelen felaketler, şeytanın ve düşmanlarımızın hilelerinin sonucu değil,

bizim zaaf ve yanlışlarımızın sonucudur.

Biz zalimlerden olduk. Allah’ın ipini bıraktık, Allah da bizim ipimizi bıraktı.

Bugün iktidar ve servet bizi şımarttı. Gücümüz ve servetimiz aklımız ve imanımızın

önüne geçti.

Sabrı ve şükrü bırakıp dünya malı, makamı için birbirimizle didişmeye başladık.”

*****

Abdurrahman Dilipak’ın “kendilerini ve yaptıklarını gözden geçirme, empati kurma” becerisini ortaya koyduğu ifadeler çok ama çok önemli!

Dilpak’ın sözleri, Türkiye’nin bugünkü karmaşık ortamının müsebbiplerinin nasıl kendinden geçtiklerini çok iyi anlatıyordu.

Bu bir bakıma CHP’nin Türkiye’yi etkisi altına alan yürüyüşün ülkemiz adına fayda sağladığının da göstergesiydi.

Bu sayede bazıları her ne kadar belli etmeseler de empati duygusunu devreye soktu, yanlışlarını görmeye başladı.

Dilipak resmen “Zalimleştik” dedi, “Allah’ın ipini bıraktık” dedi, bunun ötesi var mı?

*****

CHP nasıl ki seçimlerden önce asgari ücrette çıtayı yüksek tutarak halkın gönlünü kazanmış ve

AKP iktidarı asgari ücreti yükseltmek zorunda kalmıştı, bu da ona benziyor.

Kararlılıkla yapılan, taşkınlık içermeyen her iş mutlaka doğru sonuca ulaşacaktır.

Ben bu ülkenin yargısına, adaletine bir şekilde tekrar güven duyulacak hale geleceğine inanmak istiyorum.

Senden olan, benden olmayan şeklinde ki adaleti artık kimse istemiyor.

İktidar içinde bile bu anlamda rahatsız olan binlerce insan var.

Kime haksızlık ediliyorsa adalet devreye girecek. Kime torpil yapılıyorsa adalet “dur” diyecek.

O nedenle CHP’nin ADALET yürüyüşünden ülkemizin mutlaka kazançlı çıkacağına inanıyorum.

*****

Bu yürüyüşe HDP katılmış, o gelmiş bu gitmiş safsatalarına ise hiç itibar etmiyorum.

HDP de bir dönem adaleti AKP’nin kayığında arayanlardan değil miydi?

Açılım adı altında yaşadığımız ve sonuç alınamayan rezillikleri hangimiz unuttu?

Ama sonucu ne oldu gördüler. Bu iş öyle çadır mahkemeleriyle, megri megri söylemeyle olmuyor.

Birbirini kullan at ile hiç olmuyor.

Doğru tektir ve o doğru Türkiye Cumhuriyeti’nin Hukuk Sistemine, yargısına saygı duymaktır.

******

Bana soruyorlar, HDP’lilerin yürüyüşte olmasından rahatsız olmuyor musun diye?

Neden olayım ki! Onlara meclis yolunu ben mi açtım?

Şivan Perver ile ben mi kol kola girdim?

Apo ile İmralı'da ben mi görüştüm?

Barzani geliyor diye sözde Kürdistan bayrağını ben mi göndere çektim?

Benim ülkemin Cumhurbaşkanından daha mı iyi bileceğim bunlara nasıl davranılacağını?

Demek ki muhatap alınmaları gerekiyormuş ki almış!

Ülkemin menfaatineyse neden tepki göstereyim?

*****

O yüzden kimse bu tür ayrıntılara takılmasın.

Kimse birbirini yok saymakla yok olmuyor maalesef.

Yok saydığımız sürece elimize geçen tek şey, daha büyük bir sorun yumağından başka bir şey değildir.

Bunlara takılan varsa onların düşüncesine de saygılıyım.

Ve bu gazete her görüşten fikre ve onu savunmaya açık bir gazete.

Bizde kimse aklını kiraya vermez.

Ben de akılları kiralayan olmak istemem !

Bu da benim gazetecilik anlayışım..!

SON DAKİKA HABERLERİ

Aysun Özcan Diğer Yazıları