Doğan gitti, Talus geldi
Gölcük'te faaliyet gösteren Özel Aile Konak Hastanesi isim değişikliğine gitti. Bu isim değişikliği sadece Gölcük'teki değil, Gebze ve Sakarya'daki Konak Hastanelerinde de yaşandı. Bildiğim kadarıyla yalnız İzmit'teki...
Gölcük’te faaliyet gösteren Özel Aile Konak Hastanesi isim değişikliğine gitti.
Bu isim değişikliği sadece Gölcük’teki değil, Gebze ve Sakarya’daki Konak Hastanelerinde de yaşandı.
Bildiğim kadarıyla yalnız İzmit’teki Konak Hastanesi bu gruptan ayrılıp kendi yoluna devam ediyor.
*
Konak Hastanesi deyince nedense insanın aklına Nevzat Doğan geliyor.
Doğan’ın belediye başkanı olmasından kısa bir süre sonra hisselerini devredip ayrıldığı söylenmişti.
Ama Doğan’ın aslında Konak Hastanesi ile bağını hiç koparmadığı bilinen bir gerçekti.
Başkanlığının yanı sıra ondaki girişimci ruh hep diri kaldı.
Hatta öyle ki, İzmit’te kendinden başka özel hastane açanlara kan kusturduğu dönemler oldu.
Bunlar şimdi afaki gelebilir ancak geçmişte yaşananlar dün gibi akıllarda.
*
Ve gün geldi Devlet tarafından Konak Hastanesi’nin SGK anlaşması iptal edildi.
Gerekçesi ise Nevzat Doğan’ın “sakıncalı iş ortağı” Bünyamin Dal idi.
Çok fazla ayrıntıya girmeye gerek yok.
Şu an İzmit Konak Hastanesi tüm zararlı hücrelerinden arınıp ilimizin önemli Hekimlerince işletiliyor.
Bünyamin Dal derseniz İstanbul’un en gözde caddesinde diş hekimliğine devam ediyor.
Yer yer İzmit sokaklarında görülüyor.
*
Görüyorsunuz, kimsenin dümeni bozulmadı.
Nevzat Doğan belediye başkanlığı bitince hastanesine geri döndü.
Gebze’deki Konak Hastanesinin başına geçti.
Gölcük ve Sakarya ile organik bağı devam eden Gebze Konak’ın adı da MEDAR Hastanesi oldu.
Önceki gün isim değişikliğiyle ilgili lansman toplantısı düzenleyen Gölcük Medar Hastanesi’nin vitrin yüzü ise Dr. Şahin Talus idi.
*
Şahin Talus kamuoyunda güven veren bir isim.
Hiçbir şaibesini duymuş değilim.
Siyaseti sevdiği kadar işini de seviyor.
Ama bir ayrıntı dikkatimi çekti.
Yeni isimle yeni hekimlerle yeni bir heyecan yaşayan Medar Hastanelerinin lansmanında Nevzat Doğan’ın olmaması garip geldi.
Nasıl bir şema ile birbirine bağlılar bilemiyorum ancak aynı ismi taşıyan hastanelerin böylesi önemli bir gününde Nevzat Doğan’ın olmaması ilgimi çekmedi değil.
Dediğim gibi, Medar’ın vitrin yüzü galiba Şahin Talus olacak.
İsabetli bir seçim.
Ne de olsa Nevzat Doğan’ın kamuoyunda yıpranan bir tarafı da var.
Geri planda kalması hastaneler adına hayırlı olmuş.
Şahin Talus’a ve onun nezdinde tüm çalışma ekibine başarılar diliyorum.
--------------------------------
AMİRİNDEN İŞÇİSİNE KÜFÜR…!
Dün bir arkadaşım yanıma geldi.
Oldukça sinirli, “hayırdır” dedim, başladı anlatmaya.
*
“Çarşıda yürüyüş yolundaydım, bir olaya tanık oldum, tepem attı” dedi.
-Bana geldiğine göre haber değeri var sanırım, ne oldu anlat hele…
Başladı anlatmaya.
“Yürüyüş yolunda yürüyorum, İzmit Belediyesi Temizlik İşçilerinden biri kendi halinde bir şeyler yapıyor.
Pat diye çift kabinli kamyonet işçinin yanında durdu.
İçinden üç kişi indi.
Belediyenin temizlik işleri amiri, çavuş diye tabir edilen biri ve bir kişi daha araçtan artistik biçimde inip, temizlik işçisini ortaya aldılar.
‘Ne yapıyorsun bakalım’ dedi içlerinden biri.
‘Buraları temizliyorum’ dedi işçi.
Aralarından bir tanesi adama çıkıştı, ‘Hani senin süpürgen nerede’ diye sordu
‘Sapı kırıldı’ tarzında ürkek bir sesle cevap verdi işçi.
İsminin Muhammet olduğunu öğrendiğim amir mi, çavuş mu her ne halt ise adama dönüp, (burada affınıza sığınıyorum)
“O süpürgenin sapını ……… so……m” diye küfür etti.
İşçi başını öne eğdi gık diyemedi.
Nasıl fena oldum bilemezsin.
İşçiye küfür eden insan kılıklı adama bir an dalasım geldi.
Üç kişi çok büyük iş yapıyormuş pozlarında altlarındaki arabaya atlayıp gitti.
Temizlik işçisi adamın yanına yanaştım. ‘Niye kendine küfür ettiriyorsun’ dedim.
‘Ne diyebilirim, ekmek parası kardeş, işten atarlar beni’ dedi.
Yaşı da ilerde olan adamcağıza acıdım.
Tamam belki o an savsaklıyordu, bilemem ama kimse kimseye bu şekilde hakaret ve küfür edemez.
Benim duyduğum gibi oradan geçen vatandaşlardan da duyan oldu.
O işçinin hiç mi onuru yok?
Bir yere baş oldum diye kendinden alttakileri ezmek mi lazım”…
*
Evet, arkadaşım yürüyüş yolunda önünde cereyan eden olayı bu sözlerle anlattı.
Bir daha benzer şeylerin olmaması için bunun yazılmasını, yetkililerin uyarılması gerektiğini söyledi.
Bu yolla ilgililere duyurmuş olalım.